|
Hedef Türk Devleti!..
Meşhur fıkradır. Bilirsiniz herhalde. İki kişi aynı şeyi istemektedir… Kimin o istenen şeye ulaşabileceğini belirlemek için aralarında, kuralları hayli tuhaf, bir oyun oynamaya karar verirler. Biri diğerine bir bilmece soracak. Sorulan kişi yanıtı bilemezse, o işi önce kaybeden taraf yapacakmış… Birincisi sormuş soruyu: “Kışın sıcak yerleri sever. Soba, şömine ya da radyatörün yanında kıvrılıp uyamaya ve ciğer yemeğe bayılır. Miyav, miyav der. Bil bakalım bu hangi hayvandır?”

Beriki, hemen patlatmış cevabı: “Bildim!” demiş “Timsah!.. Timsah!..”

Dünkü korkunç saldırı da bana bu fıkrayı hatırlattı…

Kim, niye düzenlemiş olabilirdi? Sorunun yanıtı aslında o kadar açıktı ki…

Ancak bütün gün TV'lerde lafı evirdiler çevirdiler, biteviye “Timsah! Timsah!” deyip durdular… Tamamen katıldığımız 'Kınama' mesajları ve 'Vefat edenlere Allah'tan rahmet; yakınlarına baş sağlığı, Allah'tan sabır' dilemelerin, 'Bütün Parti'lerin Meclisin ilk günü terör saldırı karşısında ortak tavır almaları' temennilerinin yanısıra; TV'lerde en iyi yorumu yapanlardan biri hiç şüphesiz Kürt kökenli AK Parti Milletvekili
Muhsin Kızılkaya

Bu menfur suikastın hiçbir siyasi partiye yaramayacağını, öküz altında buzağı aranmaması gerektiğini ima ederek, bütün partilerin birlikte çözüm yolları üretmelerinin gerektiğini çünkü hedefin Türk Devleti olduğunu belirtti.

Belki başka siyasiler ya da kişiler de bunu söylemişlerdir de, bizim kulağımıza takılmamıştır. Haklarını yediysek, bağışlana…

Muhsin bey bir adım ileri giderek şöyle bir yaklaşım dile getirdi: Bu iğrenç saldırının arkasında herhangi bir siyasi parti arayarak siyasi yorum yapmaya kalkmak yanlış olacaktır. AK Parti'nin %35 oy aldığı yerde Diyarbakır patlaması sonrası oyları %15'e düştü… Polisiyelerde (örneğin Komiser Kolombo'da mutlaka) detektif, “Bu işteki hedef nedir, kimin çıkarı var?” diye sorar öncelikle…

Son alçak saldırıyla ilgili bu sorunun yantı da fıkradaki kadar basittir aslında.

Türk devletinin hedef alındığını tespit ediyorsak, doğal olarak amaç, Türk devletini hangi reaksiyona doğru itmektir?..

Yanıtı bulmak için siyaset bilimci olmak gerekmez. Kafası normal, tasallutsuz çalışan herhangi bir vatandaşa sorsanız, buradaki amacın Türkiye'yi, bölgeyi tehdit eden ve kendisini de doğrudan hedef alan karanlık gücü yok etmek üzere bir intikam harekâtına girmek konusunda provoke (tahrik) etmek olduğunu söyleyecektir size…

Bunun arkasından hemen ikinci yalın soruyu sorabiliriz artık: Peki; kim, hangi güçler istemektedir Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye bataklığına dalmasını?..

Bunun yanıtını da günlük basını ve TV'leri biraz takip eden herkes verebilir size. Çünkü o güçler açık açık söylemişlerdir bu düşüncelerini…

Yani eğer ille de sorunun yanıtını bilmemek istemiyorsanız; o zaman yanlış yanıt verme şansı pek yoktur…

Pekiyi şimdi ne yapmak lazım?

İşte bu siyasi iletişimin alanına girer…

Her zamanki gibi 'Üç İ' yöntemi geçerlidir. Yani İstişare, İkna ve İttifak…

Bunun için de konunun birinci elden kitlelere çok iyi anlatılması gerekir. Başbakan da bunu önermişti zaten… Dört partiyi birden davet ederek… İlk Meclis toplantısında… Ancak bunun iletişiminin önden ve derinlikli yapılması şarttır…
#Muhsin Kızılkaya
#ak parti
#Hedef Türk Devleti
9 yıl önce
Hedef Türk Devleti!..
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı
Yangından mal kaçırma: Terör örgütü ABD’den tanınma istiyor!
Unutma sakın!