Halk arasında sık kullanılır; “yarım hekim candan, yarım hoca dinden eder”. Futbolda ne kadar fedakar bir yönetici olursanız olun yarım bıraktığınız her iş koltuğunuzdan eder. Üstelik kimse düne bakmaz. Dün, sadece tarihtir, belgesele, kahvehane veya sanal kıraathane sohbetlerine konu olur. Ama bugün sahadadır…
Ersun Yanal “yarım” bir teknik adam mıdır? Trabzonspor'u başından beri disipline düşkün, tutkulu bir yabancı teknik adamın çalıştırmasını düşünen biri olarak bu soruya kolayca “evet” diyemem. Kolayca “evet” demek de ayıp olur. Denizli, Ankaragücü, Gençlerbirliği, Milli takım, Trabzonspor, Eskişehirspor, Fenerbahçe… 2. Trabzonspor dönemine kadar Allah var, Yanal hangi takımı çalıştırdıysa giderken arkasında ya bir derece, ya iyi kadro veya değerli oyuncular bıraktı. Sonrası malum…
2. Trabzonspor dönemi her anlamda “bohem” bir teknik adam görüntüsü verdi Yanal. Şampiyonluk yarışından kopmuş bir takımın en iyi sağ bekini stoper oynattı mesela. “Madem seneye hazırlanıyorsun Bosingwa'yı stoper mi oynatacaksın seneye ?” diye soranlara da cevap vermeye tenezzül etmedi. Bu tenezzül etmeme hali bir yana sene sonu geldiğinde "elde ne var?" sorusuna olumlu cevap çıkmadı zihinlerde. Tıpkı şu anda aradan geçen 8 ay sonrasında aynı soruya olumlu cevap çıkmadığı gibi. Trabzonspor'un zirveye yarışacak bir kadrosu yok. Bunu sezon başında da söyledik. Ama bu takımın disiplin sorunu, oyun felsefesi yokluğu, üstüne koyan oyuncu eksikliği de “kadro yetersiz” cümlesiyle açıklanmayacak kadar ciddi. Transfer menajer vesaire dedikodularını bir yana bırakalım. Taraftar bilmeli ki transfer menajerle olur. Ve hangi menajerle çalışırsan çalış, kontrol sende olduğu sürece kaybedeceğin rakam seni batırmaz. Yeter ki teslim olma ve senin elinde bir yol haritası olsun. Ha bu anlamda Türk futbolu temiz mi? Hayır… Futbol, en az dünya kadar kirlidir. En az diyorum çünkü oyun bir büyüteç ve iyi olanı da kötü olanı da büyütme kabiliyeti var. Neyse, dönelim Trabzonspor'a...
Ersun Hoca'nın “yetersiz kadro” izahına mesela bizzat yorumcu olarak kendisinin “gümüş karma” ya seçtiği Zeki ve Uğur dahil mi? Değilse hadi Azerbaycan Türkü oyuncuyu saymayalım 6 transfer yapıldı. Onur'la birlikte ikisi hoca tarafından gümüş karmaya seçilmiş 3 oyuncu da elde. Etti 9…Hadi diyelim “Mustafa Yumlu ve Mustafa Akbaş kalsın” raporunu da camianın “hastalıklı abilerini” mutlu etmek için verdi, onu da camianın sorunu olarak sineye çekelim. Peki, Allah aşkına sormayalım mı; sen bu takıma ne kattın hoca? Transferlerde karar verici sen değilsen nasıl buna itiraz etmedin? Hocanın özrü kabahatinden büyük, dedikoduların şuy-u vukuundan beter…
Trabzonspor'un mevcut maddi koşullarda ayağa kalkması için çok ciddi emeğe ihtiyacı var. “Hayat çok kısa değmez üzülmeye” anlayışı ile mesleğine bakan birinin bunları aşması mümkün değil. Ve hocanın tüm mazeretleri yukarıdaki cümleyi akıllara getiriyor ne yazık ki? Bunu aşmanın ve “yeniden” demenin ilk adımı ise samimiyetle ortaya konmuş öz eleştiri. Samimiyetle yapılmış bir bilgilendirme toplantısı olmadan Ersun Hoca'nın kaybettiği krediyi geri alması en azından kısa vadede mümkün görünmüyor. Ve eğer devre arası transferleri sonrası da işler ters giderse yazının başındaki cümlenin futbol versiyonu kurulur. Geçen sene Hami Hoca kararı bu sene Ersun Hoca kararı… Saha dışında ne yaparsanız yapın, topun çizgiyi geçmesi de değil; takımın önce futbol oynaması gerekiyor. Taraftar abartır; iyi olanı da kötü olanı da ve neyin abartılacağına kararı veren, sorumlu olan yönetimdir vesselam…
#Ersun Yanal
#Trabzonspor
7 yıl önce
Ersun Yanal üzerine
Bir şey yap
Efendimiz’in (sav) orucu-2
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Efendimiz’in (sav) Zekâtı-2
Orlando katliamıyla ilgilenmezseniz, o sizinle ilgilenir...
