|
Öpüşen din adamları ve evlenen eşcinseller

Benetton reklam firması, homoreklamicus inancıyla değerleri sonuna kadar harcadı! Papa 16. Benediccus ve El-Ezher İmamı El-Tayyib''i ağız ağıza öpüşen iki erkek din adamı fotomontajlarıyla reklam kampanyası yürüttü. Kampanya süresi dolunca da özür dileyerek ahlaki bir erdem göstermiş oldu! Her nasılsa gerekli hasılat sağlanmıştı, artık bunu yapmada bir sakınca yoktu. Obama da eş cinseller de evlenebilir diye açıklamalarda bulundu. Yeni Fransız Cumhurbaşkanı F. Hollande ise seçim zaferini evlenmeden beraber yaşadığı bir kadınla birlikte kamuoyuna duyurdu. Bütün bunlar bir şeyi anlatıyor. Evlenebilecekken evlenmeme, evlenemeyecekken evlenme ve din otoritelerinin ağız ağıza öpüşmeleri olağan değilken bunu yapabilme gösterisi. Bütün bunlar Batı değerlerinin yaşadığı değişimi anlatan pratikler. Yani her şeyin mümkün olması, sınırların kaypaklığı ve göreliliğin zaferi...

Burada özgürlük, bütün mahremiyet sınırlarını imha ederek cinsellik ve tüketim üzerinde kendini ortaya koyuyor. Batı değerleri görelileşerek cinsellik ve özgürlük adına her şeyi yapabilir noktasına yaklaşıyor. Üç örnek de cinsellik, aile ve din ilişkileri ile ilgili. Mahremiyetle ilgili alanı temsil ediyorlar. Cinselliğin, ailenin ve dinin ilişkilerinden geçerek kurgulanan modern değerlerin ulaştığı oynaklığı haber veriyorlar. Kiliseden katılaşarak modernliğe geçen bu değerler, batı dünyasında şimdi soğuyarak her tarafa yayılıyorlar.

Bu üç örnek de Batı toplumlarının siyasal ve reklam kampanyalarında geçiyor. Reklam kampanyası ve siyaset faaliyetleriyle somutlaşan bu değişme durumunun içerdiği imgesel durum oldukça önemli. Ancak cinselliğin, dinin ve aile meselesinin reklam ve siyaset kampanyalarından geçerek hiçleşmesini de düşünmeliyiz. Görelilik cinsellik, din ve aile bağlamında neden reklam ve siyaset kampanyalarından geçerek kendini ifşa ediyor? Bu sorunun cevabı, cinselliğin, dinin ve ailenin değerler olarak neden görelileşerek buharlaştıkları kadar önemli.

Reklam kampanyası ve siyaset kampanyası iki önemli alana işaret ediyor. Birincisi, doğrudan tüketim çılgınlığını besleyen ideolojiler ve imgelerin seferberliğine dayanıyor. İnsanları metaların tüketimi etrafında çeşitli imgeler ve ideolojilerle hem harekete geçiriyor hem de "tüketim sosyalleşmesini" süreklileştiriyor. Din ve cinselliğin seçilmesi, bu temaların insanların hayatında taşıdıkları "öz" boyutlar olmasından kaynaklanıyor.

İkincisi, " kendim yönetiyorum" çılgınlığına bürünen bir siyasal tüketim pratiği. Çünkü siyaset kampanyaları kitleleri özgürlük, katılım ve "kendim yönetiyorum" duygularıyla beslemeye çalışan birer reklam kampanyasından başka bir şey değil. Oysa bütün bunlar, insanların kendilerini yönettikleri yanılsamasını süreklileştiren siyasal sosyalleşmelerdir.

Her iki sosyalleşmenin cinsellik, din ve aile üzerinde yürütülmesi tesadüfi değil. Çünkü üç tema insanın en yetkin özellikleri arasında yer almakta. Tam manasıyla insanların hayatlarını stabil kılmak için en fazla içinde sabitlendikleri konulardır. Özellikle din ve aile bu açıdan önemli. Ancak bunlar, üzerinde siyasal sosyalleşme ve tüketim sosyalleşmesi için rahatlıkla oynanıp durulacak pozisyona sokuluyorlar. Reklamcılar tanrıya dönüşerek sınırlar üstü bir varlığa dönüşüyorlar, siyasetçiler de öyle. Bütün değerler üstünde sonuna kadar oynama cüretkarlığını gösteriyorlar.

Aile, cinsellik ve din ilişkilerinin yeni durumu Batı modernliğinin küresel akışkanlıkla birlikte değerler dünyasında yaşadığı rölativizmi, kaosu ve belirsizliği anlatmakta. Post-modernite ile gelen büyük hakikatlerin sonu, yerini hakikatsizliğe bırakıyor. Bu da evlenemeyeceklerin evli yapılmasına, öpüşemeyeceklerin birbirini öpmelerine ve evlenebileceklerin evlenmeme durumunu doğuruyor. Doğru ve yanlış, iyi ve kötünün anlam sınırları muğlaklaşıyor, bunlar sabit anlamlarını kaybediyorlar. Bunun sonucunda cinsellik, din ve aile iyi-kötü, doğru-yanlış kodlarının dışına çıkıyor. Giddens''in mahremiyetin dönüşümünü dediği olguyu da aşan bir gelişmedir bu. Mahremiyetin mahremiyetsizleşerek içten çökmesidir.

12 yıl önce
Öpüşen din adamları ve evlenen eşcinseller
Ecnebilerin emrindeki “Altın Makas” Medyası!
Kara dinlilerle milletin savaşı
Dövizde çözülme hızlandı: Bir haftada 15 milyar USD
“Evine dönemezsin...”
Antisemitizm, 7 Ekim ve Biden’ın Vietnam’ı