Mesela
alev alev yanarken bizler
kıvranıyorduk. O günlerde, “
diye yazılar yazdığımı hatırlıyorum. Doksan yıl önce yaşanan çok büyük bir zaferin hafızalarımızda hiçbir yeri yoktu. Kimse yazmıyor, hatırlatmıyordu. Sanki
söz ediyorduk. Irak'ın işgal edilmesi,
isminin haber bültenlerinde geçmesi bile bizi uyandırmıyordu.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu
. Yıllarca
haberleriyle üstü örtülen bu büyük zaferin gerçek mahiyetini bile yeni yeni kavrıyoruz.
zaferi hafızalarımızdan silinmişti ama Çanakkale'yi bir şekilde bugünlere taşıyabilmiştik.
'dan tam yüz yıl sonra, Kut-ul Amare zaferi üzerine yapılan yayınlar işte bu yüzden çok güçlü
. Böyle güçlü vurgularla gündeme getirilmesinin
vardır. Son yirmi yılda, son on yılda, aslında yapmaya çalıştığımız her şey, giriştiğimiz her mücadele,
bu özel anlamla bağlantılıdır.
Bir
, bir hafıza tazeleme, kendini yeniden kurma,
olma hesaplarımız söz konusudur. Yaşananların
olarak nitelememiz bundandır.
dememiz bu yüzdendir. Türkiye'nin
, siyasi aklının, gücünün ve perspektifinin
, milletimizin
yok edilmesi girişimleri de bu yüzdendir.
On üç yılda
. Bugün öyle bir
tanık oluyoruz ki, bu kritik dönemi atlattığımız anda belki
. Bu yüzden mücadele çok büyüktür ve her alanda devam etmektedir. Bu yüzden ardı ardına saldırılar, müdahaleler, senaryolar devreye sokulmaktadır.
Terör üzerinden
girişimlerine
açıktan destek vermesi de bu yüzdendir. Biz Türkiye'yi yeniden kurmaya,
kurtarmaya çalışırken onlar
için saldırılarını daha da güçlendirmektedir. Aslında yüz yıl önce,
söz konusudur.
Bin yıllık tarihimizde yaşadığımız
bu mücadeleyi kazanmak zorundayız.
keşfetmek buna göre kendimizi ve ülkemizi yeniden kurmak zorundayız. Bu büyük mücadele verilirken,
müdahalelere direnmeye çalışılırken,
bize engel olmamalı.
Coğrafyada
elden ele dolaşırken, dışarıdan gelen tehditleri savuştururken
çok büyük talihsizlik olacak. Bu yüzden de
görüyoruz. Bu saldırılarda
, tehlikelidir, bu büyük mücadelenin karşısındadır. Onlar açıktan bir
olarak değerlendirilmelidir.
2016 Kut zaferi üzerinden bir hafıza tazelemeyse
yüzüncü yıl dönümüdür. Bu tarihi de, o savaşları da, büyük çoğunluğumuz hatırlamayacaktır.
. Ama
oralarda neler yaşandığını gün gün hatırlamak boynumuzun borcudur. Çünkü sadece Kudüs'ün savunmasında 25 bin şehit verdik.
1917 Gazze Savaşları'ndan bir not bu. Böyle yüzlercesi var. Şarkı sözleri, ağıtlar, şiirler, askeri değerlendirmeler, siyasi analizler ve daha bir çok şey.
15 Eylül 1917: Tabur Bombay'dan
adlı savaş gemisiyle yola çıktı. 27 Eylül'de
'na ulaşıp karaya çıktık. Aynı gece
'ya ulaştık. 27 Ekim:
'dan 10 mil mesafedeki
'ye yürüyoruz. Düşman hendekleri bizden bin beş yüz yarda uzaklıkta, onun önünde de
bulunuyordu.
28 Ekim: Sabah 3-4 civarında düşman hendeklerine ağır bombardıman başladı. Aslında o mevzileri ve
. 6 Kasım: Gece 11'de Gazze'ye saldırmak üzere hendeklerimizin önünde mevzi aldık. Hill'deki üç kampı ele geçirdik.
9 Nisan 1918: Tümenler şafak vakti hattın ortasındaki düşman mevzilerine saldırdı.
ve
köyleri hedef alındı.
. Barukin köyünü üç kez alıp kaybettik. Hücumun ilk safhasını sabah 8'de tamamlamalıydık ama ağır çarpışmalar öğleden sonra 3'e kadar devam etti. Topçularımızın hedefleri tepelerdeki düşman (Türkler) makineli tüfekleriydi. İlerleme sağlayamadık. Başarısızlığımızın iki sebebi: Topçu desteğimizin yeterli olmaması.
”
“10 Mayıs 1918:
. 22 Mayıs: Türkler yine ön mevzilerimizin ağır bombardımana tuttu. 13 Temmuz: Türklerin yoğun bombardımanı bir buçuk saat sürdü. Ardından hücuma uğradık. Türkler Almanlarla birlikte Rafet'te
ateşledi….”
Bunlar da İngiliz subaylarının cepheden tuttuğu notlardan çok az bölümler.
1917 Gazze Savaşları,
, ardından
.
. Neler yaşandı, bu savaşlar dünyayı nasıl değiştirdi?
bu süreç sonrasında 20. yüzyıl boyunca kendimizi korumayı başardık.
Şimdi, yeniden yükselişin, yeniden varoluşun, coğrafyaya bir şeyler söylemenin, tarihin akışını değiştirmenin tartışıldığı bir dönemdeyiz.
, yaşamamalıyız.
Bugün bölgemizde, ülke içinde verilen mücadele budur.
. Kut-ul Amare ile başlayıp, Anadolu çocuklarının bütün coğrafyada
verdiğini keşfetmek, hatırlamak zorundayız.
İşte bu yüzden,
Dışarıdaki saldırılar kadar içerideki
dikkat edin. Mısır senaryosuna,
senaryosuna,
çabalarına dikkat edin.