|
Yedi düvel de gelse, dimdik ayaktayız biz!
Türkiye, bir kez daha
“çokuluslu terör”
saldırısına maruz bırakılmıştır. Güneydoğu'daki ilçelerimizden başlatılan, Anadolu içlerine
servis
edilen,
terör
kapsamının çok ötesine taşınan
bir tür savaş hali görüntüsü
sistematik olarak güçlendirilmektedir. Devletin
iktidar
merkezlerini, ülkenin
başkentini
hedef alan bu tür bir saldırı, terör değil, Türkiye'ye
açık saldırı
dır.


Bu saldırı

PKK

tarafından, onun Suriye kolu

PYD/YPG

tarafından yapılmıştır. Daha doğrusu ona

ihale

edilmiştir.

Kuzey Suriye

'den Türkiye'ye karşı başlatılan

savaşın alanı

genişletilmektedir. Örgütler üzerinden ülkemize karşı bir tür

vekalet savaşı

yürütülmektedir. Türkiye

dizginlenmeye, susturulmaya, uysallaştırılmaya

çalışılmaktadır.



Bize diz çökün, teslim olun diyorlar!


Bize “

diz çökün, teslim olun

, yönetilebilir alanda durun, kafanızı kaldırmayın,

vesayete

direnmeyin, size ihale edilen rollerin dışına taşmayın, coğrafya ile ilgilenmeyin,

Anadolu içine hapsolun

, biz izin vermedikçe

nefes bile almayın

” diyorlar! “Yoksa

etnik savaşlarla

, mezhep savaşlarıyla, iç savaşla yüzleşirsiniz, yoksa parçalanırsınız, yoksa

Suriye olursunuz

” diyorlar.



Yüz yıllık uykudan uyanmak da ne demek

, yüz yıllık kurtuluş savaşı ne demek, yüz yıllık vesayetin sonu ne demek, yeni Türkiye ne demek, Türkiye devrimi ne demek,

Birinci Dünya Savaşı şimdi bitti ne demek

” diyorlar.



Coğrafya yeniden biçimlendirilirken,

haritalar yeniden çizilirken

, bölgenin güç haritası yeniden şekillendirilirken, Türkiye dahil bir çok ülke için

parçalanma senaryoları

belli bir aşamaya gelmişken,

“siz kendinizi ne sanıyorsunuz da ayağa kalkıyorsunuz, yumruklarınızı sıkıyorsunuz, tarihsel bir hesaplaşma içine giriyorsunuz”

diyorlar.



Bu nasıl bir terör ortaklığı


Müttefiklerimiz

harekete geçiyor, tarihi

rakiplerimiz

harekete geçiyor, bize

çok yakın

bildiklerimiz karşı safa geçiyor, bölgedeki bütün

terör unsurları

harekete geçiriliyor, hepsi biraraya toplanıyor, bir

çatı

oluşturuluyor, hepsine

talimatlar

veriliyor, hedefleri seçiliyor.



Türkiye, müttefiklerinin silahlarıyla vuruluyor

.

ABD

'nin verdiği silahlarla,

Rusya

'nın aktardığı silahlarla,

İran

'ın sevkettiği silahlarla vuruluyor. Bize

“IŞİD'le savaşın”

diyorlar, onlar

IŞİD'i koruyor

. Bize YPG ile savaşmayın, onlar müttefikimiz” diyorlar,

YPG teröristlerini Ankara'ya kadar gönderip

terör saldırıları yaptırıyorlar. 20. yüzyılı

terörle mücadele yüzyılı

ilan edenler, terör üzerinden ülkeler parçalıyor,

katliamlar/kıyımlar

yapıyor, ülkeleri istikrarsızlaştırmaya çalışıyor.



İran, sana çok daha kötüsünü yapacaklar


Şimdi biz,

İran'ın PYD'ye gönderdiği silahlar

için ne diyeceğiz? “Tahran sen teröristsin” mi diyeceğiz? Tahran bu silahları sen YPG'ye vermedin mi? Bunları bilmeyen mi kaldı?

Kandil'e gidip “sakın silah bırakmayın” diyen

, Kuzey Suriye'dekilerle Türkiye'ye karşı

cephe

kurmaya çalışan Tahran,

senin etnik zaafların bu coğrafyada her ülkeden daha kırılgan, bunların kat kat fazlasını sana da yapacaklar, asla unutma!


PYD'yi müttefik ilan eden, YPG'yi kara gücü kabul eden, aylardır bu örgüte silah yağdıran ABD'ye ne diyeceğiz, ne demeliyiz? “

Barak Obama,
Ankara'daki saldırıları senin adamların yaptı

” mı diyeceğiz? “Obama bu saldırıda sizin de imzanız var mı” diyeceğiz?



“Onları sizin adamlarınız eğitiyor”

mu diyeceğiz? Artık gizlemeye bile gerek duymadığınız,

“müttefik”

dediklerinize karşı bu ortaklığınız için hangi cümleleri kullanacağız?



Bunlar senin adamların Putin


Suriye'de

muhalifleri

ezen, zalim bir yönetimi ayakta tutma adına Suriye halkının

özgürlük umutlarını boğan

, aylardır ağır hava saldırılarıyla

sivil katliamlar yapan, hastaneleri ve okulları bombalayan

Putin, haftalardır

Afrin'e silah yığdığını

, YPG'ye her alanda askeri destek verdiğini,

Rusya'dan kargo uçaklarıyla ağır silahlar gönderdiğini

, bu terör unsurlarıyla ortaklık kurduğunu bilmeyen mi kaldı?



Kalkmış

“teröre karşı ortak hareket edelim”

çağrısı yapıyorsunuz?

Ankara'yı siz vurdunuz

, bu ülkenin tarihine bu böyle kaydedilecek. Türkiye kamuoyu,

toplumsal hafızası

bunu asla unutmayacak,

Rusya'nın terör örgütleriyle ortaklığını

hiç unutmayacak. Moskova'nın Türkiye'ye karşı açık savaş yürüttüğünü herkes bilecek.



Biz sadece Türkiye değiliz!


Bu saldırılar, bu

kirli ortaklıklar

, bu Türkiye'yi zayıflatma girişimleri bizi korkutmaz.

Biz hiç korkan bir millet olmadık

. Sinen,

pısırıklaşan

, kolay pes eden bir toplum hiç olmadık

. Olmayacağız, olamayız da

. Bunu bir kez daha göreceksiniz, bütün dünya görecek.

Sabırlıyız, temkinliyiz, dayanıklıyız

ama asla

boynumuzu bükme

geleneğimiz olmamıştır.



Biraz

tarih

okuduysanız

bu ülkenin sadece Türkiye olmadığını, bu devletin sadece doksan üç yıllık olmadığını, bu milletin hafızasının sadece modern Türkiye olmadığını, coğrafyamızın sadece Anadolu olmadığını

biliyor olmalısınız. Bilmiyorsanız öğreneceksiniz. Tarih size bunu bir kez daha öğretecek.



Haçlı

koalisyonundan,

Moğol

istilasından,

Birinci Dünya Savaşı

'ndan daha büyük değilsiniz. Bütün bu

buhranların

üstesinden gelme geleneğini birazcık merak ederseniz, nasıl bir

dirençle

yüzleşeceğinizi de göreceksiniz.



Öfkemiz çok büyük


Öfkemiz çok büyük

,

yumruklarımız sımsıkı. Ama sabrımız ve merhametimiz de çok güçlü

. Bu ülkenin, bu şehirlerin, bu sokakların insanları, ülkemizin nerelere sürüklenmek istendiğinin farkında. Coğrafyada ne tür bir hesap yapıldığının farkında. Türkiye'ye nasıl bir tuzak kurulduğunun farkında.



Doğru yerde durduk, sağlam zeminde duruyoruz, sözlerimiz ve bakışımız ahlaki bir olgunluktan besleniyor

. Bu işin üstesinden geleceğiz. İnadına mücadele edecek,

yirminci yüzyıl parantezini

kapatacak,

yüzyıllık direnişi

zafere erdireceğiz.



Bu yolda acıya da, zora da hazırız. Bu yolda çok şeyi göze aldık. Çünkü bir yirminci yüzyıl daha asla yaşamayacağız.

O zillete

bir daha izin vermeyeceğiz.



Fert fert, hepimiz bir Türkiye olacağız


Cizre

'de,

Silopi

'de, İdil'de

sizin silahlarınız

olsa da, örgütleriniz olsa da, bizi

Kamışlı

'dan,

Kobani

'den vurmaya devam etseniz de, bu

rüzgarı

tersine çevirmeyi bileceğiz.

Fert fert, köy köy bu bilinci aşılayacak

, bu idrakle harekete geçecek, bu ülkedeki

her ferdin bir Anodu direncine

dönüşmesi için seferber olacağız.



Asla umutsuz değiliz

, asla gözümüz korkmuş değil. Bizden böyle bir şey beklemeyin. Bu milleti asla

diz çöktüremeyeceksiniz

, böyle bir hesaba girişmeyin. Bu ülkenin

siyasi aklını

asla bulandıramayacaksınız, böyle bir çaba içine girmeyin.



Tam tersine biz

zafer hesabı yapıyoruz

. Biz o ışığa çok az zaman kaldığını düşünüyoruz. Biz, Türkiye'nin

yeni yükseliş dönemi

nin başladığına ve durdurulamayacağına inanıyoruz. Zaman geçtikçe yürüyüşümüz çok daha sağlam adımlarla, çok daha

hızlanarak

devam edecektir. Birinci Dünya Savaşı'ndan bu yana

biriktirdiğimiz

azmimizin, enerjimizin nasıl patlayacağına, coğrafyanın nasıl sarsılacağına tanık olacaksınız.



Selçuklu'yuz, Osmanlı'yız


Dimdik ayaktayız, hep birlikteyiz, omuz omuzayız

. İçerideki

ortaklarınızın

bırakın etkisini,

itibarı

bile kalmadı. Ellerine ne kadar senaryo tutuşturursanız tutuşturun, artık işe yaramayacaktır.



Unutmayın; sizin varsa

bizim de harita çalışmalarımız

var. Bizim de bir

coğrafya algımız

var. Bizim de

hesaplarımız

var. Ve o hesaplar

içeriye değil, dışarıya

dönüktür. Çünkü

gerileme

dönemi çoktan bitmiştir, yüz yıllık

durgunluk

dönemi bitmiştir, yeni bir

yükseliş

dönemi başlamıştır. Tarihin akışı değişmiştir ve yüzyıllarca bu böyle devam edecektir.



Tekrar hatırlatayım;

biz Selçuklu'yuz, Osmanlı'yız, Türkiye'yiz

. Sadece Türkiye kadar değiliz, coğrafyamız da sadece Anadolu değildir. Siz bizi terör örgütleriyle hizaya sokacağınız hesaplarını yaparken bizim hesaplarımızı da bir yere

not edin

.



En büyük

hayal kırıklığınız

şu olacaktır: Asla pes etmeyeceğiz!


#çokuluslu terör
#ankara saldırısı
#pyd
#ypg
#ortadoğu
#cizre
#silopi
#afrin
#kurtuluş savaşı
8 yıl önce
default-profile-img
Yedi düvel de gelse, dimdik ayaktayız biz!
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!
Yerel seçime ramak kala: DEM, Yeniden Refah ve İYİ Parti