|
PKK’nın cinayetleri karşısında Demirtaş ne hissediyordur?
Temiz bir hayat yaşamış bir adama, öldükten sonra melekler bir dileği olup olmadığını sormuşlar.

Hayatı boyunca dünyanın en büyük komutanının kim olduğunu merak edermiş.

“Dünyanın en yetenekli komutanıyla tanışmak istediğini” söylemiş.

Melekler bir adamın yanına götürmüşler.

Acaba kiminle tanışacağım diye heyecanlanmış adam. Fatih mi, Yavuz mu, Alparslan mı, Sezar mı, Napolyon mu, Atatürk mü?

Gösterdikleri kişiyi hiç birine benzetememiş.

Adını sormuş, mesleğini sormuş.

Adam hayattayken kunduracılık yapan biriymiş.

Yanlış kişiyi gösterdiklerini söylemiş.

“Hayır” demiş melekler, “Dünyanın en yetenekli komutanı buydu. Fakat fırsatını bulamadı.”

*

Allah geçinden versin, siz de ileride vefat ettikten sonra, öte tarafta dünyanın en büyük teröristini merak ederseniz, karşınıza kimi çıkartacaklarını düşünürsünüz?

Çakal Carlos, Bin Ladin, Öcalan, M. Ali Ağca veya Murat Karayılan ile karşılaşmayı beklemeyin.

Büyük ihtimal Selahattin Demirtaş'la yüz yüze geleceksiniz.

O da fırsatını bulamayanlardan.

Genç yaşta dağa çıkmak istemiş fakat bir aksilik olmuş.

İçinde bulunduğu grubu götürecek kişi yakalandığı için dağa çıkamamış.

*

Şaka yapıyoruz tabii.

Genç yaşta dağa çıksaydı da dünyanın en büyük teröristi olacağının garantisi yok.

Yalnız, o kunduracı gibi yeteneği olduğu kesin.

Ortalık kavrulurken, uçaklar terör kamplarını bombalarken, teröristler askerleri ve polisleri birer ikişer şehit ederken, böyle şakaların sırası değil aslında.

Fakat bir yandan da moralimizi bozmamak gerek.

*

Bombaların patladığı, asker ve polislerimizin vurulduğuna dair haberler ulaştığında, siyasilerimiz taziye mesajı yayınlıyor, cenaze törenlerine katılıyorlar.

Merak ediyorum, acaba Demirtaş ne düşünüyor?

“Siz böyle yaparsanız, bizimkiler de böyle yapar” mı diyor acaba?

Üzüldüğünü sanmıyorum.

İzmir'de belediye otobüsüne Molotof atarak yakan ve şoförle yolcuların hayatına kast eden yüzü maskeli teröristler yaptıklarından dolayı üzülürse, Demirtaş da üzülür.

“Oh olsun” da diyor mudur?

*

Partisinin bir milletvekili cephane dolu bavulla yakalandığında ne hissediyor, ne düşünüyordur kim bilir?

Yahut, bir diğer milletvekili çıkıp küstahça “PKK sizi tükürükle boğar” diye konuştuğunda…

Bir diğeri, arkalarını terör örgütlerine dayadıklarını açıkladığında…

Doğrusu, ne düşündüğünü, ne hissettiğini tam olarak bilemeyiz.

Belki o güzel açıklamaları kendisinin yapmadığına hayıflanıyordur.

Bildiğimiz, şu günlerde denizde yüzdüğü.

Olan bitenler karşısında twit atmayı tercih ettiği.

Ayşegül Okulda, Ayşegül Tatilde kitapları gibi bugünlerde HDP de bir “Selahattin Tatilde” kitabı hazırlayıp dağıtmalı.

Kapak fotoğrafı bile hazır üstelik.

ÜÇ AŞAĞI, BEŞ YUKARI

Kemal Kılıçdaroğlu, koalisyondan ümitli.

Görüşmelere katılan CHP heyetine “Ülke menfaatini düşünün” talimatı vermiş.

Zira yeni bir seçimin sonucu değiştirmeyeceğini düşünüyor.

“Üç aşağı beş yukarı sonuç aynı çıkar” diye açıklama yaptı.

Azizim, CHP'nin ve AK Parti'nin oylarını bir “3 aşağı” olarak düşünün, bir de “5 yukarı” olarak.

Bakalım değişir mi, değişmez mi?

İSRAİL ASKERİ YARALILARA ACIMADI

Mescid-i Aksa'yı basan ve postallarıyla içeri giren İsrail askerleri, ibadet eden Müslümanlara ateş açtı.

Yaralananların tedavisine dahi müsaade etmedi.

Çanakkale savaşı sırasında yaralı düşman askerini sırtlanıp, karşı tarafın cephe gerisine bırakan Türk askerini hatırladım.

Savaşın bile bir ahlâkı vardır, fakat İsrail askerleri bunu bilmez.

Üstelik oradaki savaş da değil.

Güç ve silah, tek tarafın elinde.
#Mescid-i Aksa
#Selahattin Tatilde
#Çakal Carlos
#Bin Ladin
#Öcalan
9 yıl önce
PKK’nın cinayetleri karşısında Demirtaş ne hissediyordur?
Kürtaj ne zaman caiz olabilir?
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir