Flaş, flaş: Altan Ailesi, Avrupa Birliği Piyangosu"ndan "büyük ikramiye" kazanmaya hiç bu kadar yakın olmamıştı!
Cevabı gayet basit bir soruya doğru karşılık vermeleri halinde "talih kuşu" onların da başına konmuş olacak…
O yaman soru şu:
Bankaları tam on iki gün kapalı kalan AB üyesi hangisidir?
*
Avrupa"nın Baronları…
Türkiye"nin AB yoluna taş koyarken, Kıbrıs Rum Kesimi"ni AB üyesi yapmışlardı.
Ya, şimdi?
"Türkiye"nin AB"de yeri yok" diye efelenmeyi pek seven Güney Kıbrıs"ın parçalarını hep birlikte yerlerden toplamakla meşguller!
Kader, ağlarını örmeye devam ediyor…
*
Ekonomik büyüklüğü 17 milyar Euro olan Güney Kıbrıs"ın mali batığı 17 buçuk milyar Euro"yu aşmıştı.
AB, mali yardım karşılığında Rumların bankalardaki paralarının üçte birine el koydu!
"Uçurumun Kenarındaki" Rumlar, banka hesaplarının vergilendirilmesi talebine bozuk çalıp, "bir ara" AB"ye rest çektiler, Rusya"ya yöneldiler…
Moskova"dan para çıkmayınca da, AB"nin (Artı IMF"nin) ağır şartlarına "uymak zorunda kaldılar!"
"Kırk satır mı, kırk katır mı?" hesabı…
*
Angela Merkel"in "Aksi halde Euro"dan atarız" şeklindeki restine boyun eğdiler, şu "bol kepçe gururlu" Rumlar…
Yani? Bir nevi "Mortingen Strasse" oldular!
*
Güney Kıbrıs"ta on iki gün sonra bankalar açıldı, ya…
Bankaların önünde bekleyen bazı Rumlar, galeyana gelip bir "Fransız Turist"in elinde gördükleri Türk Bayrağı"nı yırtıp yakmışlar.
İbretlik bir sahnedir.
… … …
Son dönemde başlarına gelmedik kalmadı…
Kendilerini "zengin dolmuşuna bindirip fakir indiren" ağa babalarının elinde resmen oyuncak oldular…
Kaderin cilvesi, "AB Dönem Başkanı" sıfatını taşıdıkları esnada iflas bayrağını çektiler; sonrasında durumları daha da kötüledi…
Ancak, hala daha eskiden kalma "doldur boşalt" oyununda piyon olmaktan kurtulamadılar.
*
AB"nin Güney Kıbrıs"la ilgili kararı, Rum bankalarında milyarlarca Euro"su bulunan Rusya"yı da can evinden vurdu…
Medvedev, kararı duyunca "Bu düpedüz hırsızlık!" diye feveran etmiş…
*
Medyamızın "eski kulağı kesiklerinden" Refik Erduran…
Medvedev"in işbu öfkelenmesine yazılmadan edememiş:
"Çocukluluğumda değil, gençliğimde de değil, orta yaşlılığımda Rusya komünist ülke sayılıyor, Batılı zenginler orayı mülkiyet düşmanlığının kalesi diye lanetliyorlardı…
Şimdi Güney Kıbrıs yönetimi o zenginlerin vereceği borcun teminatı diye bir hafta süreyle bankaların kapılarını kilitleyip paralara el atınca, Rusya Başbakanı Medvedev kükredi:
"Ayıptır, yanlıştır! Serbest piyasa ekonomisinde mülkiyet hakları var!"
Öfkesinin nedeni belli: Güney Kıbrıs bankalarındaki tonla Rus parası tehlikeye girdi…" (Sabah, 23 Mart 2013)
*
Refik Erduran mı, çok renkli hatıralara sahip bir simadır…
Uzun yıllar önce (1951) Nazım Hikmet"in Karadeniz"de seyreden bir Romanya gemisine binmesine yardımcı olan Refik Erduran"dır.
Bir başka deyişle…
Ünlü şairin İstanbul Boğazı"ndan Karadeniz"e geçmesini sağlayan "deniz yolculuğuna eşlik etmişliği" bir başka deyişle yurt dışına kaçışının ilk aşamasında rol oynamışlığı vardır!
O dönemde, Nazım Hikmet"in "baba bir anne ayrı" kız kardeşi" Melda Hanım"la nişanlıydı, Refik Erduran…
Melda Kalyoncu"nun teyzesinin oğlu da Turgut Sunalp"tir.
*
Erduran, askerliğini "gönüllü gittiği" Kore"deki Türk Tugayı"nda yedek subay olarak yaparken Turgut Sunalp"le de aynı çadırda kalıyorlardı. (Bunu, Tuna Baltacıoğlu"nun Kore anılarını kaleme aldığı kitaptan öğreniyoruz.)
"Rütbeleri tutmamasına rağmen nasıl olup da aynı çadırda kalabilmişler?" sorusunun cevabını ise Tayfun Er, Erguvaniler adlı kitabında "ikili arasındaki akrabalık ilişkisiyle" izah ediyor.
*
Turgut Sunalp, 1948"de kontrgerilla eğitimi için ABD"ye gönderilen ilk subaylar arasında yer almıştır.
Halid Özkul"un "Gizli Ordular-CIA" adlı kitabında şu satırlar yazılı: "NATO üyesi olmadığı halde en önemli Gladio şebekelerinden birisi de küresel finans merkezi İsviçre"de kurulmuştur. Gladio"nun İsviçre organizasyonu P26 adı altında faaliyete geçmişti. Örgüt, 1990"da ortaya çıkarıldı. İsviçre"de 1979"da "Karanlıklar Ordusu Skandalı" ile ünlenen P26"nın eski şeflerinden Albay Backmann"dı. (…)
Albay Otto Backmann"ın yakın dostları arasında emekli orgeneral Turgut Sunalp de vardı…"
*
Özkul, kitabında -mason localarındaki unvanı ile- Doktor Backmann"ın, o yıllarda Montreux kentinin Caux kasabasındaki şatosunda Avrupa"nın çeşitli yerlerinden gelen misafirleri ağırladığından…
Bu misafirler arasında, Rauf Denktaş ve Kasım Gülek"in de yer aldığından söz ediyor! (Sayfa: 215-216)
