Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: Ermenistan doğrudan sivilleri hedef alıyor, bu esasen savaş suçudur

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Ankara’da ortak basın toplantısı düzenledi. Çavuşoğlu, "Ermenistan doğrudan sivilleri hedef alıyor. Bu esasen savaş suçudur. Fransa açıkça Ermenistan'a destek veriyor" dedi. Çavuşoğlu, başta NATO olmak üzere herkesin, Ermenistan'a Azerbaycan topraklarından çekilmesi çağrısında bulunması gerektiğini söyledi.

Bakan Çavuşoğlu

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Ankara’da ortak basın toplantısı düzenledi.

Çavuşoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile Bakanlıkta yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.

Ermeni güçlerinin Azerbaycan'daki sivil bölgelere yönelik son saldırılarıyla ilgili Ermeni güçlerinin Hocalı'da çocuklar ve kadınlar dahil 630'dan fazla sivili hunharca katlettiğini ve temmuz ayında da Ermenistan'ın yine sivillere saldırdığını hatırlata Çavuşoğlu, "Ermenistan önce çatışma hattında hemen Azerbaycan'ın bulunduğu bölgelere hem askerlere hem de sivillere saldırdı, çocuklar dahil birçok sivil şehit oldu. Diğer taraftan son günlerde de sıkışan Ermenistan, Gence'ye ve hatta Bakü'ye yakın yerlere de füze göndermeye başladı. Yani doğrudan sivilleri hedef alıyor, bu esasen savaş suçudur." ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, Azerbaycan'ın ise kendi topraklarını teröristlerden ve işgalcilerden geri almak için mücadele ettiğini söyledi.

Ukrayna ve Gürcistan'ın toprak bütünlüğü söz konusu olduğunda herkesin haklı olarak bu ülkelere destek verdiğini belirten Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

DÜNYA
Azerbaycan, Ermenistan'ın Gence'ye gerçekleştirdiği saldırının bilançosunu açıkladı: 24 kişi hayatını kaybetti, 121 kişi yaralandı

Azerbaycan'da bir milyon insanın yerinden edildiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, Ermenistan'ın bu işgalin tadını çıkardığını ve güçlü bir şekilde destek bulduğunu vurguladı.

Stoltenberg ile Doğu Akdeniz, Libya, Suriye konuları yanında Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarına düzenlediği saldırıların değerlendirildiğini belirten Çavuşoğlu, "Biz Türkiye olarak diğer müttefiklerle olan ikili meselelerimizi NATO gündemine getirmemeye çalışıyoruz. fakat bazı müttefiklerin sürekli Türkiye'yle olsun, başka ülkelerle olsun meselelerini NATO'nun gündemine getirdiğini görüyoruz" dedi.

Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de kendisinin ve Kıbrıs Türklerinin çıkarlarını korumak için adımlar attığını kaydeden Çavuşoğlu, Yunanistan'ın Türk gemilerinin sismik araştırma yaptığı bölgelere askeri gemiler göndermesiyle müttefikler arasında bir çatışma riski ortaya çıktığını belirterek şunları kaydetti:

"Afganistan'dan aceleci bir şekilde çekilmenin doğru olmadığını düşünüyoruz"

Çavuşoğlu, NATO müttefiklerinin Türkiye'ye desteğini esirgediğini belirterek, "İdlib'de rejimin ve destekçilerinin saldırganlığını durdururken NATO'dan bir destek talebi olmuştu. Fakat üzülerek söylemek isterim ki müttefiklerin değişik gerekçelerle bu desteği Türkiye'den esirgediğini görüyoruz" ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, bu konuda Türkiye'ye Polonya'dan destek geldiğini hatırlattı.

Görüşmede Afganistan'ın da masaya yatırıldığını aktaran Çavuşoğlu, "NATO Genel Sekreteri ve biz müttefikler, Afganistan'dan aceleci bir şekilde çekilmenin doğru olmadığını düşünüyoruz. Afganistan'da tam anlamıyla istikrarı gördükten sonra, Afganlarla istişareler ederek, NATO içinde de samimi bir istişareden sonra karar vermemiz gerektiğini düşünüyoruz" dedi.

Çavuşoğlu, Irak'taki sorunların da çözülmesi için uluslararası toplumun desteğine ihtiyaç duyulduğunu belirterek Türkiye'nin NATO müttefiklerinden terörle mücadele konusunda somut destek beklediğini söyledi.

Bazı NATO müttefiklerinin PKK/YPG'ye destek vermesinin açıkça uluslararası hukuka aykırı olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, "Terörle mücadelemizde NATO müttefiklerinden daha somut destek bekliyoruz. Destek veremiyorlarsa da terör örgütlerine destek vermesinler. Bugün maalesef bazı müttefiklerimiz PKK/YPG terör örgütüne açıkça destek veriyor. Bu uluslararası hukuka aykırıdır. Terör listemizde olan örgütlerle bazı müttefiklerin angajmana girmesi kabul edilemez" şeklinde konuştu.

Çavuşoğlu, Türkiye'nin bu siteminin üye ülkelere iletilmesi için Stoltenberg'e iletildiğini de vurguladı.

"Müttefiklerimizden hava savunma sistemi alamadığımız için S-400 almak durumunda kaldık"

NATO müttefiklerinin savunma sanayii ihtiyaçlarıyla ilgili konuları kendi içinde halletmesi gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, "Biz müttefiklerimizden Patriot ya da başka bir hava savunma sistemini alamadığımız için S-400 almak durumunda kaldık ve bunun NATO içinde de yarattığı hassasiyeti görüyorsunuz" diye konuştu.

Türkiye'nin bu ihtiyaçlarını karşılamak zorunda olduğunu, NATO müttefiklerinin de bunu anlaması gerektiğini belirten Çavuşoğlu, "Sadece hava savunma sistemi ile ilgili değil diğer ihtiyaçlarında karşılanmasında müttefiklerin değişik gerekçelerle birbirlerine zorluk çıkarmaması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"Fransa açıkça Ermenistan'a destek veriyor"

Basın toplantısı sonunda Ermenistan'ın Azerbaycan topraklarına yönelik saldırılarına ilişkin soruya cevap veren Çavuşoğlu, hukukun ve ahlakın gereği olarak herkesin Azerbaycan'a destek vermesi gerektiğini söyledi.

Konunun çözümüyle ilgili uluslararası örgütlerin de objektif olması gerektiğini belirten Çavuşoğlu, "Uluslararası örgütler ya çok dengeli olmaya çalışıyor ya da Ermenistan'ı destekleyici açıklamalarda bulunuyor. Örneğin Minsk Üçlüsü'nden Fransa açıkça Ermenistan'a destek veriyor. Bu sorunu çözmek için kurulmuş Minsk Üçlüsü daha aktif olmalı, sorunu çözmek için de somut adımlar atmalı" değerlendirmesi yaptı.

Çavuşoğlu, Azerbaycan'ın kendi topraklarında bir mücadele verdiğini de vurgulayarak, "Herkesin haklının yanında olması gerekiyor. Güçlünün değil haklının yanında olması lazım. Bizim bu konuda tutumumuzu açık bir şekilde ifade ediyoruz. Daha önce de söylediğim gibi Azerbaycan'ın şu anda Türkiye'den herhangi bir destek talebi yok, ama olursa da çekinmeden vereceğimizi başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere hepimiz söyledik" dedi.

Stoltenberg: Türkiye çok değer verdiğimiz bir müttefik

Ankara'da bulunmaktan ve Bakan Çavuşoğlu ile yeniden görüşmekten büyük memnuniyet duyduğunu dile getiren Stoltenberg, sıcak karşılama için de teşekkür etti.

Türkiye'nin NATO'nun "ortak güvenliğine" büyük katkılarda bulunduğunu dile getiren Stoltenberg, "Türkiye müttefiklerle, ortaklarla salgın sürecinde Kovid-19'a karşı mücadelemize çok önemli destek sağlayarak katkıda bulunmuştur" diye konuştu.

Stoltenberg, Türkiye'nin Afganistan'daki NATO misyonuna en büyük katkı sağlayan ülkelerden biri olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:

Genel Sekreter Stoltenberg, NATO'nun Türkiye'nin güvenliğine Suriye'den gelecek füzelere karşı hava savunma sistemlerini desteklemek yanında hava ve denizdeki mevcudiyetini güçlendirerek katkıda bulunduğunu söyledi.

İdlib'de Türk askeri güçlerine yönelik saldırıların ardından, Polonya ve diğer bazı NATO müttefiklerinin Türkiye'ye destek vereceklerini duyurduklarını hatırlatan Stoltenberg, NATO'nun Türkiye'nin güvenliğine taahhüdünü sürdürdüğünü vurguladı.

"Türkiye ve Yunanistan arasında güvenli bir çağrı hattı oluşturuldu"

Stoltenberg, Doğu Akdeniz'de bazı gerilimlerle karşı karşıya olduklarını belirterek, şu anda bir "askeri ayrıştırma süreci" oluşturduklarını söyledi.

Bunun amacının bölgedeki risklerin ve kazaların azaltılması olduğunu aktaran Stoltenberg, "Türkiye ve Yunanistan arasında güvenli bir çağrı hattı oluşturuldu. 7 gün 24 saat kullanıma açık bir çağrı hattı bu. Bu mekanizmada yapıcı bir şekilde Türkiye ve Yunanistan'ın NATO karargahında görüşmeleri de gerçekleştiriliyor" ifadesini kullandı.

Bunu memnuniyetle karşıladığını belirten Stoltenberg, her iki ülkeyi de çabalarından dolayı tebrik ederek, "Biz de bunu daha geliştirmek üzere hazırız" dedi.

Stoltenberg, ayrıştırma sürecinin "diplomatik çalışmalara gereken alanı açmak" için faydalı olabileceğine dikkati çekerek, temelde yatan uyuşmazlıkların "ittifak dayanışması" ve "uluslararası hukuk ruhu" içerisinde müzakereler yoluyla ele alınabileceğini söyledi.

"Türkiye'deki liderlerle bu konuları doğrudan görüşmem benim için çok önemli"

Stoltenberg, şu anda bir dizi zor sorunla karşı karşıya olduklarını belirterek şu değerlendirmede bulundu:

Bakan Çavuşoğlu ile görüşmesinde "Libya ve Suriye'deki karmaşık durumları" ve "Dağlık Karabağ'ın etrafında devam eden olan olayları" da konuştuklarını aktaran Stoltenberg, "Buradaki saldırıların artmasından dolayı derin endişe duyuyoruz. Tüm tarafların hemen ateşkes uygulaması ve barışçıl bir çözüm arayışına girmesi gerekiyor. Türkiye'yi de bu anlamda gerginlikleri sakinleştirmesi için kayda değer tecrübesini kullanmaya davet ediyorum" dedi.

Öte yandan Stoltenberg, Çavuşoğlu ile gündemde olan en acil bazı sorunları da görüştüklerini belirterek, bugün daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmeyi ümit ettiklerini söyledi.

"Enerji altyapısına gelecek tehlikeler endişe duyulan birçok konudan biri"

Stoltenberg, "Ermenistan'ın son zamanlarda saldırılarını Karabağ dışında sivil yerleşim yerlerine de taşımasını nasıl değerlendiriyorsunuz?" ve "Ermenistan son zamanlarda gerek Türkiye gerek İtalya'ya enerji nakli sağlayan boru hattının olduğu bölgelere de saldırılar düzenliyor. Eğer doğrudan doğruya bu enerji nakil hatlarına bir saldırı olursa NATO'nun buna tepkisi nasıl olur?" sorularına "Biz derin bir şekilde Dağlık Karabağ içerisinde ve etrafındaki durumdan dolayı endişe duyuyoruz." yanıtını verdi.

Durumu çok dikkatli şekilde takip ettiklerini belirten Stoltenberg, şunları kaydetti:

Stoltenberg, ilgili tüm taraflara "çok net" bir mesaj verdiklerini belirterek, "Hemen savaşın durdurulması ve biz bu anlamda barışçıl, müzakereye dayanan bir çözümün bulunması için gereken tüm desteği vereceğiz. Çünkü Dağlık Karabağ içerisindeki ve etrafındaki duruma askeri bir çözüm bulunması mümkün değil. Bu benim çok net bir şekilde bu çatışmalar başladığından beri verdiğim mesaj olmuştur. Çünkü (bu) ilgili herkes için tehlikeli bir durum, hem de tüm bölge için ve bütün NATO müttefikleri için tehlikeli bir durumdur" değerlendirmesinde bulundu.

Stoltenberg, tekrar "çok yapıcı" ve "zamanında" bir toplantı imkanı vermeleri dolayısıyla Bakan Çavuşoğlu'na teşekkür etti.