Türkiye’ye uygulanan ambargolara her katkıyı sunan Yunan kıskançlığı, savunma sanayi ürünlerini de yansıyor. Savunma sanayisindeki her atılımı radarına alan Yunan medyası “Türklerden bir milli proje daha”, “Yaptılar, ama bu yerli mi?”, “Motor ithal bir kere”, “Azerbaycan’a herkes satar. Sıkıysa Avrupa’ya sat”, “Ukrayna ve Polonya, Avrupa’da sayılmaz” şeklinde manşetlerle küçümsemeye çalışırken bilmeden reklamını yapıyor. Yunan medyası, Türk savunma sanayiindeki gelişmeleri yakından izliyor. Yunan kamuoyunda ürünleri itibarsızlaştırmaya çalışan Yunan medyası, “Türklerden bir milli proje daha”, “Paraları yetmez hayatta yapamazlar”, “Bu tür şeylere bu kadar para yatırmaya gerek yok zaten”, “Biz hazırını alıyoruz daha sorunsuz oluyor”, “Yapsalar da kimseye satamazlar” gelişmeleri okuyucu ve izleyicilerine gibi başlıklarla sunuyor.
SİLAHLARINA DİKKAT
Onlardan biri de televizyon kanalı BluSky. Kanalın spikeri Ioannis Theodoratos, Türkiye’nin savunma sanayisindeki gelişmelerin dikkatle ve yakından takip edilmesi gerektiğini belirterek milli silahları ince ayrıntılarına kadar anlatıyor. Yunanistan’ın savunma sanayi ile ilgili son zamanlardaki en büyük korkusu Tayfun füzesi oldu. Yunan medyası bu başarıyı, “Erdoğan’ın geçen hafta Tayfun uzun menzilli füze denemesi vesilesiyle ülkemize yönelik yeni tehditler savuruyor” şeklinde yazmıştı.
TÜRKİYE’NİN HEDEFİ TAM BAĞIMSIZ SAVUNMA
Proto Thema haftalık gazetesi, Türkiye’nin hedefinin tam bağımsız bir savunma sanayii olduğunu vurgulayarak 25 önemli proje için kritik kararlar alındığını duyurdu. Gazete, Türkiye’nin doğrudan Yunanistan’ı hedef aldığını öne sürerek, “Türkiye, Yunanistan’ı silahlanma ile suçlarken, Ankara 25 yerli savunma sanayi programını açıkladı” ifadelerini kullandı. Kathimerini gazetesi de Savunma Sanayii İcra Komitesi’nin açıklamasına geniş yer verdi ve Tayfun, Atmaca, TRLG-230, Karaok, Gökdoğan ve Bozdoğan füzeleri için seri üretim kararı verildiğini vurgulamıştı.