Kahramanmaraş merkezli yıkıcı depremlerin ardından yıllardır dönüşümü sağlanamayan dayanıksız yapılar gündeme geldi.
Her gün binlerce hastanın tedavi olduğu, yüzlerce doktorun hizmet verdiği, öğrencilerin ise eğitim aldığı İstanbul Üniversitesi Çapa ve Cerrahpaşa Tıp Fakültelerinin 2000’li yılların başında ‘depreme dayanıksız’ olduğu tespit edilmişti.
Tahliye için sunulan tüm çözümler reddedildi
Uzun yıllar fakültelerin tahliye edilmeleri adına sunulan çözümler reddedildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakan olduğu dönemde Cerrahpaşa ve Çapa Tıp Fakültelerine tahsis ettiği araziler, İstanbul Üniversitesi genel kurulundan çıkan %98 karşı oyla reddedildi. 2017 yılında ise Çapa’nın Hasdal’a taşınacağını açıklayan Erdoğan, muhalif yayın organları tarafından eleştirildi. Çapa Tıp Fakültesi’nin önünde, İstanbul Tabip Odasının başını çektiği eylemler günler sürdü. Oda Başkanı Prof. Dr. Pınar Saip, devleti ‘depremi fırsata çevirmekle’ itham ederek Hasdal’a taşınma girişiminin durdurulmasını talep etti.
Tahliye kararı verildi
Bu kapsamda önlemler hayata geçirilirken İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne tahliye kararı verildi. Üniversitenin inşaat fakültesi öğretim üyeleri, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa yerleşkesindeki tüm yapıları inceledi.
Binaların deprem riski taşıdığı belirlendi
Değerlendirmeleri sonucunda, dahili ve cerrahi bilimleri içerisinde barındıran toplam 17 ayrı binadan oluşan monoblok binalar, yemekhane ve öğrenci yurt binalarının emniyetle hizmeti yerine getirecek güvenlik seviyesinde olmadığı, risk taşıdığını tespit edildi. Acil ve Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları birimi haricindeki tüm erişkin ayaktan ve yatan hasta kabulü ve tüm ameliyatlar durduruldu. Kapatılan bölümlerde tahliye ve hastaların sevki yapılırken, bazı bölümler farklı hastaneye taşınıyor.
İstanbul Tabip Odası ve SES üyesi çalışanlar eylem yaptı
Gelişmelerin ardından görev yerlerinin değiştirileceğini öne süren İstanbul Tabip Odası ve SES üyesi hastane çalışanları, eylem yaptı.
Grup adına basın açıklaması yapan SES Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi temsilcisi Muhsin Uysal, "Hepinizin bildiği üzere depreme dayanıksız olduğu bilinen çok sayıda hastane bugüne kadar hiçbir önlem alınmayıp yaşadığımız deprem felaketiyle apar topar oldukça kaotik bir taşınma, birleştirme sürecine girmiş olması hastanelerde çalışan bizleri oldukça endişelendirmiştir." dedi.
"Kurduğumuz düzen göz ardı edilmesin"
Uysal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu planlamalar yapılırken ne hastanemizin fiziki koşulları ne de çalışan sayısı göz önünde bulundurulmayıp hastane yöneticilerimizin dahi fikri alınmamıştır. Biz hastane çalışanları daha bu fikre adapte olamamışken dün itibariyle bizlerin farklı hastanelerde görevlendirileceğimiz bilgisini öğrenmiş bulunmaktayız.
Hastanelerimiz olası bir depreme karşı yenilensin, yeniden inşa edilsin ama bütün bu yenilemeler yapılırken o hastanelerin içerisinde çalışan bizlerin yaşamları, kurdukları düzenleri göz ardı edilmesin. Burada bulunan her birimizin evleri, çocuklarımızın okulları çalıştığımız hastanemize göre planlanmıştı."
Yekder Temel Eğitim Zirvesi bu yıl dijitalleşme teması ile gerçekleştirilecek
Taksim Camii kültürün de merkezi
Doktorlardan kritik çağrı: Yapay zekayı durdurun
Türkiye'nin Önderleri ikinci mezunlarını verdi
Bahçelievler'de lise öğrencilerinin ürettiği ürünler Dijital Proje Festivali'nde sergilendi
İTO’dan fethe armağan kitap
570. yılında Fetih coşkusu
Padişah olmasaydı ilim adamı olurdu