RTÜK üyesi Emin Başer'in çocuklarının kurduğu İntel isimli şirketin TRT ihalelerini alması RTÜK'ü harekete geçirdi. RTÜK, Çarşamba günü yapacağı toplantıda Başer'in çocuklarınının TRT ihalesini kazanmasının RTÜK Kanunu'na aykırı olup olmadığını görüşecek. Emin Başer'in oğulları Alper Fazıl ve Burak ile kızı Burcu Müveddet Başer'in İntel isimli bir şirket kurdukları ve bu şirketin, TRT'den 6 Kasım 2000 tarihinde 32 milyar keşif bedelli Haber Dairesi Çalışma Ünitesi ihalesini kazandığı ortaya çıktı. Aynı şirketin, davet usulüyle düzenlenen 250 milyar keşif bedelli stüdyo yapım ihalesini de 179 milyar 91 milyon karşılığında aldığı tespit edildi.

RTÜK Kanunu'na aykırı

RTÜK Kanunu'nun 9. maddesi "Üst Kurul üyeleri ile 3'üncü dereceye kadar (dahil) kan ve sıhri hısımları, özel radyo ve televizyon şirketlerinde, bu şirketlerde doğrudan veya dolaylı ortaklık bağı bulanan şirketlerde ortak ya da yönetici olamazlar; Üst Kurul üyeliği süresince resmi veya özel başkaca hiçbir görev alamazlar. Özel veya kamu yayın kuruluşlarının görev ve yetki alanına giren konularda doğrudan doğruya veya dolayısıyla taraf olamaz ve bu konularda hiçbir menfaat sağlayamazlar, aksine davrananlar görevlerinden çekilmiş sayılırlar" hükmünü taşıyor.

RTÜK'ün çarşamba günü yapacağı toplantıda Emin Başer'in çocuklarının kazandığı ihalelerle ilgili görüşme yapılarak Başer'in üyeliğinin düşürülüp düşürülmemesine karar verilecek. İddiaların araştırılması için RTÜK'e bizzat başvuruda bulunan Emin Başer ise çocuklarına ait olduğu söylenen şirketle hiçbir ilgisinin olmadığını, çocuklarının kurduğu şirket, aldıkları ihale hakkında da bilgisi olmadığını, bu durumun RTÜK Kanunu'nun 9. maddesine aykırı olmadığı belirtti.

Sorumlu yayıncılığa çağrı

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Başkanı Nuri Kayış, yayın kuruluşlarını sorumlu yayıncılık yapmaya çağırdı. Kayış, RTÜK'ün Bilkent Oteli'nde düzenlediği "Radyo ve Televizyonlarda Şiddet ve İntihar Haberlerinin Sunumunun Toplum Üzerindeki Etkileri" konulu sempozyumda yaptığı konuşmada, "Çocuklar süt içecekleri saatlerde ceset, masal dinleyecekleri saatlerde acı çeken, yaralı insan görüntülerine hedef yapılmamalıdır" dedi.

"Yayın kuruluşları çocukların önüne ülkenin en yoz, en çürümüş kesimlerini model olarak koymamaya azami özeni göstermelidirler" diyen kayış, "Bugün Türk televizyonlarının bir çoğunu seyredenler, toplumun en saygın kişileri olarak görgüsüz kara para sahipleri, gerçek işleri belirsiz pavyon şarkıcıları, sosyete ve podyum ünlüleriyle cinsel sapkınlık içinde olanları sanabilir" diye konuştu. RTÜK'ün çocukların izleyebilecekleri programları belirleme konusunda bir çalışma yaptığını bildiren Kayış, programların içeriklerine göre simgelerle belirtme yükümlülüğünün getirileceğini açıkladı.

Şiddete karşı kampanya

Televizyon Yayıncıları Derneği Başkanı Nuri Çolakoğlu da dayak ve şiddetin Türk toplumunun bir parçası haline geldiğini ve gün geçtikçe daha da arttığını belirterek, "Bizim şiddete karşı bir hareket başlatmamız lazım. Bunu, şiddete karşı bir kampanyaya dönüştürmek lazım" dedi.

Gazeteciler Cemiyeti ve Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Nazmi Bilgin ise 5 yıl önceye göre televizyonların şiddet konusunda daha kötü bir konuma geldiğini ifade ederek, "5 yıl önce biri bizi gözetlemiyordu. Bir ev içinde geçinememenin reyting aldığını 5 yıl önce görmüyorduk" diye konuştu.