|

'Kurdukları düzen SOS veriyor'

Yeni Şafak yazarlarının Türkiye ve dünyadaki gündeme dair analizlerini sizler için özetledik... Hasan Öztürk köşesinde sadece Halkbank ve THY'nin değil Türkiye hedefte olduğunu analiz etti. Özlem Albayrak, Yusuf Kaplan, Hayrettin Karaman ve Kemal Öztürk de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yeni Şafak
09:38 - 31/03/2017 Cuma
Güncelleme: 09:56 - 31/03/2017 Cuma
Yeni Şafak
Hayrettin Karaman, Hasan Öztürk, Kemal Öztürk, Özlem Albayrak, Yusuf Kaplan.
Hayrettin Karaman, Hasan Öztürk, Kemal Öztürk, Özlem Albayrak, Yusuf Kaplan.

Hasan Öztürk, Özlem Albayrak, Yusuf Kaplan, Hayrettin Karaman ve Kemal Öztürk'ün yazılarının en dikkati çeken bölümleri:


İşin başka bir boyutu daha var…

Kurdukları düzen çatırdıyor. Kurdukları düzen SOS veriyor. Kurdukları düzen elbet bir gün yıkılıp gidecek. Çünkü adil değil, çünkü insani değil.




Kurdukları düzende sadece kendilerine yaşam hakkı tanıyorlar. Diğerlerinin yaşam hakkı yok, ya da teslim alınmış halleriyle sadece nefes alıp verebilirler; o kadar..!




Ötekinin asla gelişmesine, güçlenmesine izin vermemek üzerine bir düzen tutturmuşlar. Buna da “Uluslararası düzen”, “Uluslararası toplum” gibi afilli kılıflar uydurmuşlar.




1979 İran Devrimi'nden sonra o ülkeye sözüm ona ambargo ve müeyyideler koydular. İran ile ticari ilişki geliştirmek isteyen bütün ülkeleri ve firmaları cendereye aldılar. Müsaade ettikleri kadar ilişki geliştirilmesine, ticaret yapılmasına fırsat verdiler.





Ama bakalım Avrupa'nın ortak paydası mıdır?

Geçtiğimiz günlerde, Avrupa Birliği liderlerinin Papa'yla birlikte verdiği poz, -hele de Türkiye'de- çok konuşuldu. Bu pozun, medeniyetler savaşını, hatta Haçlı Seferleri'nin modern versiyonunu başlatacak bir işaret fişeği olup olmadığı yönünde hatırı sayılır yoğunlukta da, komplo teorisi üretildi.




Doğrusu, Avrupa ve ABD'de yıllardır varolan ama son aylarda giderek ivmelenen yabancı düşmanlığına zemin yaratan karar ve uygulamalar, komplo teorilerine gülüp geçmeyi güçleştiriyor. Zira, bu karar ve uygulamalar, Avrupa ya da ABD'de yaşayan çoğunlukla Müslüman yabancı nüfusu az ya da çok etkiliyor.




Nitekim, ABD'de demokrat yönetimler döneminde kamusal alanda örtük ırkçılık olarak tezahür eden yabancı düşmanlığı, Trump döneminde vize kısıtlamaları, duvar örme girişimleri, Ortadoğu merkezli havayollarını sıkıntıya sokan kararlarla, neredeyse ekonomik görünümlere de bürünen bir devlet politikasına dönüştürüldü. Keza, Avrupa'da örneklerini giderek daha sık ve dozajı artan bir şekilde duymaya başladığımız İslamofobik uygulamalar, burka ve peçe yasağından sonra AB Adalet Divanı'nın işverenlere başörtülüleri işten çıkarma “hakkı” veren kararıyla resmileşti/tescillendi/legalize edildi.




Hicret, bir 'bahar' mevsimi şarkısıdır

Önce, üç aylar'ın ruhunu özetleyen kışkırtıcı bir aforizma:




Yürek-ülkesi diye bir yer var. Yürek-ülkesininçocuklarına bu dünya çok dar. Dolaşma boşuna diyar diyar...Baksana, iyi bak ama! Sana Şah damarından daha yakın O Yâr.




Rahmet, bereket ve mağfiret mevsimi üç aylara girdik Allah'a (cc) hamd olsun.




Bahar mevsimiyle başlıyor üç aylar bu yıl: Çiçeklerin açtığı, yüzlerin güldüğü, Rahmân'ın Rahmet kanatlarını yeryüzüne bütün cömertliğiyle gerdiği bir toparlanış ve diriliş mevsimi bu.




Burada daha önce yazdığım bir üç aylar yazımı gözden geçirerek, genişleterek sizlerle paylaşıyorum yeniden.





'ülü'l-emre de...' denilmesi

"Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygamber'e itaat edin, sizden olan ulü'l-emre de. Eğer bir hususta anlaşmazlığa düşerseniz –Allah'a ve âhirete gerçekten inanıyorsanız– onu, Allah'a ve Peygamber'e götürün. Bu, elde edilecek sonuç bakımından hem hayırlıdır hem de en güzelidir” (Nisâ: 59).




“Hayır, Rabbine andolsun ki, aralarında çıkan anlaşmazlık hususunda seni hakem kılıp sonra da verdiğin hükümden içlerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın onu kabullenmedikçe ve boyun eğip teslim olmadıkça iman etmiş olmazlar” (Nisâ: 65).




“Kim Allah'a ve Peygamber'e itaat ederse işte onlar, Allah'ın kendilerine lütuflarda bulunduğu peygamberler, sıddıklar, şehidler ve sâlih kişilerle beraberdirler; bunlar ne güzel arkadaşlardır! / Bu lütuf Allah'tandır; bilen olarak Allah yeter”(Nisâ: 69,70).





İhraç süreci durduruluyor

9 Şubat 2017'de, Gazi Üniversitesi, Prof. Yüksel Öztürk'e, açığa alındığını belirten bir yazı tebliğ etti. Gerekçe, Bank Asya'da bulunan hesabıydı. İddiaya göre Öztürk, FETÖ'nün, “varınızı, yoğunuzu satın, Bank Asya'yı kurtarın” çağrısından sonra, vadeli bir katılım hesabı açmıştı ve 1500 dolar yatırmıştı.




Ancak Prof. Öztürk böyle bir hesabının olmadığını söyledi. Fakat üniversitenin elinde bulunan, TC kimlik numarasının olduğu belgeyi görünce o da şok oldu.




'Burada bir usulsüzlük var' diyerek Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Sonuç alamadı.




Bununla kalmadı, TMSF'ye devredilen Bank Asya yetkililerine yazı yazarak, bu hesabın açılmasına neden olan kendi imzaladığı dilekçeyi ya da talimatı görmek istediğini söyledi. Uzun uğraşlardan sonra, banka yetkilileri böyle bir talimat yazısının arşivlerinde bulunamadığını ilettiler.





#Hasan Öztürk
#Özlem Albayrak
#Yusuf Kaplan
#Hayrettin Karaman
#Kemal Öztürk
7 yıl önce