|

Türkiye'nin birikimi Yeni Şafak 30 yaşında

Türkiye'nin medya sektöründeki köklü çınarlarından Yeni Şafak, 30'uncu yılını kutluyor. TVNET'te ekranlara gelen 30'uncu yıl özel yayınıyla da konuklar, Yeni Şafak'ın hayat hikayesini anlatarak başarılarla dolu geçmişini dile getirdi. Programa katılan Ticaret Bakanı Ömer Bolat ve İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Yeni Şafak'ı 'çınar' olarak tanımlarken, programa video mesaj gönderen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, "Yeni Şafak cesur yayınlarıyla tarihimize geçti." dedi.

Semih Bozkuş
18:45 - 23/01/2024 Salı
Güncelleme: 13:36 - 24/01/2024 Çarşamba
Yeni Şafak
Yeni Şafak 30'uncu Yıl Özel Yayını
Yeni Şafak 30'uncu Yıl Özel Yayını

Türkiye'nin birikimi Yeni Şafak, 30'uncu yaşını kutluyor.

Yeni Şafak'ın 30'uncu yaşına dolayısıyla TVNET'te Cüneyt Özdemir'in sunumuyla ekranlara gelen özel yayınına katılan konuklar da Türkiye'nin hikayesinin manşetlere nasıl yansıdığını aktardı.

Rami Kütüphanesi'nde yapılan 30'uncu Yıl Özel Programı'nda Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu, Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli, Yeni Şafak İnternet Yazı İşleri Müdürü Ersin Çelik açıklamalarda bulundu.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da programa video mesaj göndererek Yeni Şafak'ın 30'uncu yılını kutladı.




Konukların açıklamalarından satır başları ise şöyle oldu:
-
Ticaret Bakanı Ömer Bolat:

"Ocak 1995'te yayın hayatına başlayan Yeni Şafak şimdi 30'uncu yılını kutluyor. Yeni Şafak'ın 30 yıldır yayın hayatını başarıyla sürdürmesinin Türkiye'nin birikimi sıfatını kazanmasının yetiştirdiği efsane kadrolarının yayınlarıyla halkımızın, Türkiye'mizin, İslam dünyasının ve değerlerimiz için verdiği büyük mücadelenin haklı gururuyla Yeni Şafak bu akşam 30'uncu yılına ulaştı.

Hekimler Birliği Vakfı ile Ocak 1995'te Fatih'te bir apartman dairesinde yayın hayatına başlayan Yeni Şafak, çok kısa süre sonrasında Kış ailesi ve rahmetli Ahmet Şişman ile üç yıl daha yoluna devam etti. Mayıs 1998'ten bu yana da Albayrak ailesinin yönetiminde tam 26 yıldır Türkiye'nin birikimi olmaya devam ediyor. Ben de bu ocakta 23 yıl boyunca sizlerle beraber ülkem için, halkımız için, inancımız için bu kutlu mücadelenin bir neferi olmaya devam ettim.

Yeni Şafak bugün Türkçe, Arapça, İngilizce, Fransızca ve Rusça dillerinde olmak üzere 5 dilde yayın yapan çok müstesna bir yayın kuruluşudur. Yeni Şafak'ta görev almış usta yayın yönetmenleri, yazı işleri müdürleri, yöneticiler, yazarlar, muhabirler, idareciler, tüm çalışan arkadaşlar, Yeni Şafak'a çok büyük katkılar yapmışlardır. Bugün medya, siyaset, iş ve akademi dünyasında görev yapan, geçmişte Yeni Şafak'ta yetişmiş, çalışmış çok sayıda yönetici bulunmaktadır. Bu anlamda Yeni Şafak, bir okul, bir ocak, bir çınar olma fonksiyonunu başarıyla göstermiştir.

Ülkemizin 21 yıldaki güçlü silkiniş ve şahlanış döneminde Asya, Avrupa, Afrika, Balkanlar ve Orta Doğu'da rol model olmasıyla saygı görmesini hep beraber gördük ve yaşadık.

Yeni Şafak iyilikten yana oldu, kötülüğü bertaraf etmeye çalıştı. Yeni Şafak, baskı ve zulüm dönemlerinde 28 Şubat'ın yıkıcı ortamında hürriyetin ve hakların sesi olarak, mazlumların sesi olarak, başka yerde yazmalarına müsaade edilmeyen kalemler için de fırtınalı denizlerde güvenilir liman olmuştur."



-İletişim Başkanı Fahrettin Altun:

"Yeni Şafak Gazetesi hakkaniyetli haber anlayışıyla müstesna bir yere sahiptir. Ben Yeni Şafak Gazetesi yayın hayatına başladığında sosyoloji tahsiline başlamıştım. Yeni Şafak Gazetesi yayın hayatına başlar başlamaz bizim jenerasyonumuz için müstesna bir yere sahip oldu. Birincisi siyasi perspektif kazanmamızda önemli bir rol oynadı. İkincisi ise entellektüel zenginlik elde etmemize katkı sunan önemli bir mecra oldu.

Eleştirelliği de kronik muhaliflikten yahut da devlet düşmanlığından dolayı da yapmadı. Hakikatperverliğinden ötürü yaptı.

Yine şehit Mustafa Cambaz olmak üzere ahirete intikal eden bütün Yeni Şafak çalışanlarının ruhu şad olsun, mekanları cennet olsun. Yeni Şafak gazetesi gerçekten habercilik ve düşünce okuludur. Yeni Şafak nice insanların altında gölgelendiği bir çınardır.

Günümüz Türkiye'si artık üniversite kapılarından kovulan başörtülü öğrencilerin olmadığı, kılık kıyafeti, dini inancı ne olursa olsun özgürce eğitim almanın ve aynı zamanında eğitim vermenin mümkün olduğu Türkiye'dir. Günümüz Türkiye'si demokratik iradesi cuntacılar tarafından balans ayarı yapılamayan, iç ve dış birtakım mihraklarla darbe yapmak isteyenleri bizatihi milletimiz tarafından derdest edildiği bir Türkiye'dir.

Elbette nasıl ki bir dönem Büyük Doğu gibi yayınlar zorlu dönemde varlık göstererek bir değer ve fikir aktarımına imkan tanıdıysa, aynı şekilde 1990'ların çetin koşullarında da Yeni Şafak bu değer zincirini başarıyla temsil etmiştir. Bu değerler olmasaydı biz bugünün medya ekosisteminde nefes alıp veremezdik. Bu gayretler olmasaydı medyada hala Batıcı tahakküm arzı endam etmeye ve milletimizi Batılı sömürge düzeninin beklentileri doğrultusunda büyük bir rahatlıkla manipüle etmeye devam edecekti. hamdolsun ki bu rahatlığa sahip değiller.

Dezenformasyonla mücadele noktasında Yeni Şafak gibi güçlü ve kurumsal, geleneksel medya kuruluşlarının da gayretlerine çok önem veriyoruz. Zira bizler ortak bir mücadele ediyoruz. Bu mücadelenin adı kelimenin tam anlamıyla hakikat mücadelesidir. Bu dönemde hakikat için verilen mücadele en şerefli mücadeledir.

Yeni Şafak'ın analog dönemde ortaya koyduğu başarıyı dijital dönemde de sergilemesi çok önemli ve bu yöndeki gayretleri de gerçekten takdire şayan gayretlerdir. Bu gayretleri için de Yeni Şafak ailesinin yöneticilerini takdir ediyorum.

Yeni Şafak'ın tarihe geçme sebebini de rahmetli Akif Emre'ye referansla ifade etmek isterim. O, Yeni Şafak için, 'okuyucusunun beklentilerinden, duyarlılıklarından beslenen bir gazetedir' derdi. Gerçekten Yeni Şafak okuyucusunun beklentilerinden ve duyarlılıklarından beslendiği için tarihe geçmiştir."



-Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu:

"Tabi Yeni Şafak birincisi Türkiye'nin birikimi. Dolayısıyla bu birikimdeki insanların kurduğu bir yayın kuruluşu. Aynı zamanda bir okul. Dolayısıyla ben o okulda yetişen yayın yönetmeniyim. Dolayısıyla benden önceki yayın yönetmenlerinin hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum bizleri yetiştirdiler. Şu anda Yeni Şafak Gazetesi'nin üst düzey kademesindeki yöneticilerin nerdeyse tamamı bu okulda yetişti. Ben, Nabi Avcı hariç Yeni şafak Gazetesi'nin benden önceki yayın yönetmenlerinin tamamıyla çalıştım. Stajyer muhabir olarak başladım. Muhabir olarak devam etim, editörlük yaptım, haber müdürlüğü yaptım, Ankara temsilciliği yaptım, son olarak genel yayın yönetmenliği yaptım. Bu okulda yetiştim, bu okulda öğrendim ve şu anda gerçekten bu anlamda kendimi şanslı hissediyorum. Hasbel kader Yeni Şafak Gazetesi'nin genel yayın yönetmeniyim. Bize bu anlamda önemli sorumluluklar düşüyor. Biz yetiştirilen insanlarız. Bizimle şu anda 30 yılların devam etmesi için insan yetiştirmeye mecburuz. Sadece gazete yapmıyoruz. Sadece gazetecilik yapmıyoruz. Bu güçlü markanın daha 30 yıllar daha yayın hayatına devam etmesi için bu okulun yöneticisiyiz. İnsan kaynağı yetiştirmekle mükellefiz. İnşallah en çok arzu ettiğim şey bu. Geriye dönüp baktığım zaman 'iyi ki falanca arkadaşla uzun süre çalıştık.' demeyi çok arzu ediyorum. Allah mahcup etmesin. yayın yönetmenliğimden daha önemli bir durum olarak görüyorum bunu. Bizden öncekilerden daha iyi nesillerin, gazetecilerin, fikir adamlarının, yetişmesini arzu ediyorum."



-Albayrak Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli:

"Yeni Şafak Gazetesi'nin kuruluşunun 30'uncu yılında ülkemize yönelik operasyonların ivme kazandığı, böyle bir sürecin içinde olduğumuzu görüyoruz. Türkiye köklerinden kopartılmak misyonundan uzaklaştırılmak ve dünya siyaset sahnesinin dışına itilmek istenmektedir. Türkiye'ye yönelik operasyonların temel amacını ise bu toprakların İslamsızlaştırılması olduğunu biliyoruz ve görüyoruz. Çok acıdır ki Türkiye, kendi içinden devşirilmiş misyonerler bu amaç için yoğun bir şekilde araç olarak kullanılmaktadır. Yine ne acıdır ki başka ülkelerde uluslararası sömürü ve ezici kapitalizmin karşısında tüm emekçilerin ve haklının yanında bağımsızlık, özgürlük ve hak mücadelesi veren sol sosyalist ve sosyal demokrat organizasyon kuruluş ve topluluklar ve hareketlerin büyük bir bölümü maalesef Türkiye'de küresel sermayenin yanında ve emrinde yer almaktadır. Ve bunların çalışmaları da son dönemde ivme kazanmıştır. Bu açıdan bakıldığında Türk milletinin mücadelesi de gerçekten çok çetin bir mücadele.

Gençlerimizin bilinçlendirilmesi, dezenformasyon üzerine kurulu enformasyon bombardımanından gençlerimizden korunması için Yeni Şafak ve Albayrak Grubu son derece başarılı ve sonuç alıcı çalışmalar gerçekleştirmektedir. Bu çalışmalar yapılırken dijital teknolojini tüm avantajları, sınırları zorlayacak derecede kullanılmakta ve hem gençlerin zihin ve ruh dünyalarına nüfuz ederek, doğal, nötr, rasyonel tüm araç ve yöntemleri hayata geçirmektedir.

Tıpkı 28 Şubat sürecinde Albayrak ailesine ve Yeni Şafak çalışanlarına yaşatılan işkenceleri, Yeni Şafak ve Albayrak Grubu ve ailesi bu yolda kazanılmış şeref madalyası olarak görmekte ve bu şekilde taşımaktadır. Yeni Şafak'ın mücadelesi, Albayrak Grubu'nun mücadelesi Hak için hakkın mücadelesidir. Yeni Şafak ve Albayrak Grubu antiemperyalisttir, özgürlükçüdür, hukukun üstünlüğünü, Türkiye'nin bağımsızlığını savunur.

Yeni Şafak ve Albayrak Grubu, Türkiye'nin dış politikasını, Türkiye'nin öncelikleri ve çıkarları çerçevesinde değil, ABD'nin dış politikası önceliklerini esas alarak ve bununla uyumlu dizayn edilmesinin dayatılmasına karşı çıkmaktadır."

-Yeni Şafak Gazetesi Yazarı Yusuf Dinç:

"Okuduğum gazetede yazıyorum. Ben şanslı addediyorum kendimi. Türkiye'nin birikiminin bir parçası olmak çok önemli. Ama Yeni Şafak'ın o bağı kurmada önemli bir imkan sağladığını o dostça ortamı, o kardeşçe yaklaşımı sonuna kadar deneyimleyebildiğimizi söyleyebilirim. Böylece markalar 30, 40 yaşlarına gelebiliyor. Umarım biz Yeni Şafak'ın ikinci 30 yılını da karşılayabiliriz."

-Yeni Şafak Gazetesi Spor Yazarı Ali Kemal Yazıcı:

"Yeni Şafak'ın artık herkes tarafından bilinen bir gerçeği var. Türkiye'nin birikimi. Bu sloganla yola çıkmış ve hala devam ediyor. Neden Yeni Şafak erseniz. Türkiye'nin ve sporun itibarı diye cevaplandırırım. Hayali haber yok, toplumu farklı yerlere sürükleyecek ve ya infiale neden olacak yayınlar yapmayan bir anlayış içerisinde. Tekzib yememiş, mahkemelere kapılarına hiç gitmemiş bir gazetede yazmanın onurunu, gururunu yaşıyorum. Meslekte 40'ıncı, Yeni Şafak'ta 12'nci yılım. Ekonomi de yine aynı. Mutlaka her haberin bir dayanağı, bir belgesi, veya yetkili tarafından açıklaması var. Bugün dünya gündemini Filistin ile sıcak tutan sadece Yeni Şafak'tır."

-Yeni Şafak Gazetesi Yazarı İsmail Kılıçarslan:

"İşin şurasını söylemek lazım Cüneyt. Bugün 30'uncu yılını kutladığımız gazetemiz inanılmaz bir yolculukla bugüne geldi. Bu yolculuğun şimdi malum, yolculuğun sonu görülür hep insanlar tarafından. Buraya kadar nasıl gelindiği, Albayrak Medya Grubu'nun Türkiye'nin nasıl en önemli bir medya grubu olduğu meselesi aslında bakanın çok fazla görmediği mesele. Oradaki uzun yolu, 1995-2010 arası o 15 yıllık zorluğu akıllardan çıkarmamak lazım. Önce doğrudan darbecilerle 28 Şubat darbecileriyle ardından vesayetçilerle ve 2010 sonrasında da Fetullahçı terör örgütü başta olmak üzere pek çok karanlık yapı ile Türkiye lehine kavga eden bir gazetenin içindeyiz ve bu kavganın tabiri caizse bekçiliğini yapmak üzere buradayız. Dolayısıyla sorumluluğun da arttığı bir yolculuk bu. Yolculuk hem zorluklarla dolu hem de sonunda ferahlasan bile omuzlarında çok büyük bir sorumluluk hissediyorsun."

-Yeni Şafak İnternet Yayın Yönetmeni Ersin Çelik:

1994 yılında Türkiye'nin önü aydınlık manşetiyle yayın hayatına başlayan Yeni Şafak gazetesi bugün 30 yaşında. Bu salondaki herkes çok iyi bilir ki Yeni Şafak geride kalan 30 yılda Türkiye'nin en hararetli dönemlerinde memleketin hayrı ve selameti için inisiyatif alan bir aktör olmuştur. Yeni Şafak denince akla 28 Şubat sürecinin siyasi baskılarına ve postmodern darbeye direnen cesur gazetecilik gelir. Yeni Şafak yeri geldiğinde sığınılan liman olmuştur. Çünkü Yeni Şafak demek tarihin doğru tarafında durmak demektir. Kurulduğundan bu yana vesayetin her türlüsüyle mücadele eden gazetemiz en etkili ve hayati yayını 15 Temmuz gecesinde göstermiş ve öncesinde yaptığı özel haberlerin kattığı öngörüyle darbe girişimini fark ederek anında tüm dünyaya duyurmuş, eşzamanlı olarak da medya cephesinin direniş hattını kurmuştur. Yeni Şafak o gece foto muhabiri, Türkiye'nin kahraman gazeteci, çalışma arkadaşı Mustafa Cambaz'ı da şehit vermiştir.

İlkeli ve sağduyulu habercilik anlayışından taviz vermeyen Yeni Şafak bir gazetenin ötesinde aynı zamanda bir ocaktır. Türkiye'nin birikimidir ve bu ülkenin gerçek sahibi olan halkın cesur sesidir. Yeni Şafak bir okuldur ve bugün bu okuldan yetişen, yolu bu okuldan geçen çok sayıda önemli gazeteci farklı medya kurumlarında çalışarak sektöre hizmet etmeye devam etmektedir."

-Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu:

"1990'lar Türkiye'nin en sancılı yıllarıydı. Yeni Şafak faili meçhullerin, siyasi cinayetlerin yaşandığı karanlık bir dönemde Türkiye'nin önü aydınlık manşetiyle yayın hayatına başladı. 28 Şubat sürecinde vesayete karşı sergilediği dik duruşla direnenlerin sesi, hakkını arayanların umudu, ifade özgürlüğünün en güvenli limanı oldu. Bu duruştan rahatsız olanlar bizlere bedel ödetmeye kalkıştı. Gazetenin sahibi Albayrak ailesi haksız bir soruşturmaya tabi tutularak aile fertleri gözaltına alınıp işkenceye maruz bırakıldı. Hiçbir baskıya boyun eğmeyen Yeni Şafak, 27 Nisan e-muhtırasından Gezi olaylarına, 17-25 Aralık kumpasından 15 Temmuz darbe ve ihanet girişimine her zaman milli iradenin yanında yer aldı."

Çınarlara ve emektarlara plaket

Yeni Şafak'ın 30'uncu Yılı Özel Programı'nda plaket töreni de düzenlendi.

'Çınarlarımız', 'Emektarlarımız' ve 'En Eski Okurlarımız' başlıkları altında verilen plaketleri, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu ve gazetemiz kurucularından Adnan Başdemir takdim etti.

'Çınarlarımız' kategorisinde; Gökhan Özcan, Hayrettin Karaman, Mehmet Şeker, Mustafa Kutlu ve Yusuf Kaplan'a plaketlerini Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat takdim etti.

'Emektarlarımız' kategorisinde; Mustafa Yağmur, Hüsnü Ramazan Eren, Fatma Parlar, Halil İbrahim Karaman ve Yavuz Sünter'e plaketini İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun takdim etti.

'En Eski Okurlarımız' kategorisinde ise; Ercan Arslantürk, Ali Osman Emrehan, Baki Çimen ve Mehmet Cingöz'e plaketlerini Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Likoğlu ile Yeni Şafak Gazetesi kurucularından Adnan Başdemir takdim etti.



#Yeni Şafak
#30'uncu Yıl
#TVNET
#Cüneyt Özdemir
#Rami Kütüphanesi
3 ay önce