|

Dünya 7 Ekim’de duydu çünkü o gün İsrailli öldü

Sultanbeyli Kısa Film Yarışması’nda özel ödüle layık görülen Gazzeli yönetmen Muhammed Almughanni, “Herkes Ekim’in 7’sinden bahsediyor ama ondan çok kısa bir süre önce de insanlar öldürülüyordu, kadınlara işkence yapılıyordu. Dünya 7 Ekim’de duydu çünkü o tarihte İsrailliler öldü” dedi.

Sevda Dursun
04:00 - 28/11/2023 Salı
Güncelleme: 09:58 - 28/11/2023 Salı
Yeni Şafak
Muhammed Almughanni.
Muhammed Almughanni.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğünün desteğiyle, Sultanbeyli Belediyesi tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen “Uluslararası Sultanbeyli Kısa Film Yarışması”nın ödülleri sahiplerini buldu. Festival boyunca İstanbul’da bulunan Filistinli yönetmen Muhammed Almughanni’ye “İnsan Hakları Özel Ödülü” verildi. Almughanni, filmlerinde genellikle uzun yıllardır süren savaşın Filistinlilerin sosyal hayatını nasıl etkilediğini anlatıyor. 17 yaşına kadar Gazze’de yaşayan yönetmen, daha sonra Batı Şeria’ya, ardından da Polonya’ya gidiyor. Ancak kız kardeşi hâlâ Gazze’de, anne ve babası ise Batı Şeria’da. “Ramallah bizim ana vatanımız değil, Gazze’ye dönme hayaliyle yaşıyoruz” diyen Muhammed, babasının her yıl “Bu yıl durumlar düzelirse döneceğiz” diye diye iki yıl önce emekli olduğunu ve hâlâ dönemediğini söylüyor.

FİLM ŞİRKETİNİN ADI GAZZE

İsraillilerin Gazze’yi boğazlarındaki diken gibi gördüğünü söyleyen Almughanni,“Gazzeli olmaktan gurur duyuyorum. Gazze direnişin sembolüdür. İsrail eski başbakanı ‘Keşke bir gün uyansak, Gazze bir anda yok oluverse’ demişti. Gazze’nin kelime anlamı bile acıdan doğan güç demek. Ama bu acıyla tıpkı Anka Kuşu gibi her zaman küllerinden yeniden doğmuştur. Ben de film şirketime bu gücü sembolize etsin diye ‘Gazze’ adını verdim” dedi.

RAKAMLARI DEĞİL HAYATLARI MERAK EDİYORUM

Filmleriyle birçok ödül alan Muhammed, bombalardan sonra devam eden yaşamlara çevirdiği kamerasıyla, Filistin gerçeğini dünyaya anlatmak istiyor. Gösterimde izlediğimiz “Sokağın Çocukları” belgeselinde Lübnan’da mülteci kampında kalan çocukların hikayesini anlatıyor. “Falafala”da kalp ameliyatı için Hollanda’ya gönderilen çocuğun, orada bir hayat kurmasını ve yaşlılık döneminde ancak kardeşlerine kavuşmasını konu ediniyor. Shujayya’da ise evine düşen bombayla tek ayağını kaybeden bir adamın, aynı bombardımanda iki ayağını kaybeden eşini bir daha görmek istemeyişini öyle bir anlatıyor ki, bu gerçeklik size ölen ve yaralananların sayıdan ibaret olmadığını hatırlatıyor.

Yaralı ve ölü sayıları olarak gündemimize girenlerin her birinin hayatları ve hayalleri olduğunu belirten Almughami, “Çocukken haberlerde rakamlardan bahsedildiğini duyardım. Ama hep arkada duran çocuğun hayatını merak ederdim. Şimdi bu işi yaparak hem onların hayatına yaklaşıyorum hem de bu hikayeleri herkese duyurmak istiyorum” diyor.

İSRAİLLİLER ÖLÜNCE DÜNYA DUYDU

“7 Ekim’de ne değişti peki?” diye sorduğumdaysa, “Herkes Ekim’in 7’sinden bahsediyor ama ondan çok kısa bir süre önce de insanlar öldürülüyordu, kadınlara işkence yapılıyordu. Dünya 7 Ekim’de duydu çünkü o tarihte İsrailliler öldü. Gazzeliler 17 yıldır bir hapishanede. İçilebilir suları yok, elektrikleri yok, herkes yoksulluk içinde olmasa bile herkes muhtaçlık içinde ve normal bir şekilde yaşayamıyor. 17 yıldır insanları gözetleyen drone sesi hiç susmadı. Sınırlar hep kontrol altındaydı, ama insanlar yine de dönme umuduyla anahtarlarını yanlarında taşıyor” diye cevap verdi.

ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU

Sinema eleştirmeni Suat Köçer’in direktörlüğünde gerçekleşen 3. Sultanbeyli Kısa Film Yarışması’nın ödül töreninde Oyuncular Hikmet Körmükçü, Zihni Göktay ve Bedia Ener ile sinema tarihçisi ve yazarı Burçak Evren’e "Onur Ödülü" verildi. Ulusal Kategoride En İyi Film “Farklı Bir Yas”, En İyi 2. Film “Babamın Öldüğü Gün”, En İyi 3. Film ödülü ise “Ben Tek Siz Hepiniz” adlı yapımların oldu. Uluslararası En İyi Film “Scrapyard” filmiyle yönetmen Miguel Angel Olivares, Jüri Özel Ödülü ise “Kara Tavuk” ile Zeynep İncetekin’e takdim edildi.



#Gazze
#Filistin
#İsrail
7 ay önce