|

Şarbon hastalığı nedir, belirtileri nelerdir?

Bahteriyel enfeksiyon hastalığı olan şarbon, tedavisi geciktirildiği takdirde ölümcül sonuçlar doğurabiliyor. Şarbon sığır, koyun, keçi gibi genellikle otçul memeli hayvanlarda görülen ve insanlara da bulaşabilen bir ölümcül hastalıktır. Şarbonun belirtileri arasında ağrı, sızı, kabartı, ateş, bitkinlik, yorgunluk, soluk alıp vermede güçlük, mide bulantısı, iştah kaybı, karın ağrısı, kusma ve kanlı ishaldir. Zaman zaman ülkemizde görülen şarbon hastalığı en çok merak edilen hastalıklar arasındadır. Şarbonun tanısı, tedavisi, kimlere bulaşır ilgili merak edilen tüm sorular haberimizde...

09:48 - 18/08/2020 Salı
Güncelleme: 09:52 - 18/08/2020 Salı
Yeni Şafak
Şarbon hastalığı / Arşiv
Şarbon hastalığı / Arşiv
Şarbon, genellikle hayvanlarda görülen ve bir bakterinin neden olduğu ölümcül hastalık olarak bilinmektedir. Bakterinin hayvanda etkisini göstermesinin ardından,
nüfuz eden hayvanın etinin yenilmesi halinde, hastalık bulaşmış olabilir.

Şarbon nedir?

  • Şarbon genellikle çiftlik hayvanları ve vahşi av hayvanlarını etkileyen bir hastalıktır. Bu tehlikeli hastalık, hasta hayvanlarla doğrudan veya dolaylı temas yoluyla insanlara da bulaşabilir.

Şarbonun insandan insana bulaştığına dair hiçbir kanıt olmasa da, şarbon kaynaklı cilt lezyonlarına doğrudan temas edilirse bulaşıcı olabileceği düşünülmektedir. Şarbona neden olan bakteriler vücuda genellikle derideki bir yaradan girer. Ayrıca, şarbonlu etleri yiyerek veya sporları soluyarak da bu hastalığa yakalanabilirsiniz.

1. Deri Şarbonu:

Antraks sporlarının deri ile etkileşmesiyle oluşur. Kuluçka süresi 1-12 gündür. Belirtileri vücuda giriş noktalarında oluşan ağrı, sızı ve kabartılardır.

2. Akciğer Şarbonu:

Sporların solunum yolu ile alınması ile oluşur. Kuluçka süresi 3-5 gündür. Belirtiler ateş, bitkinlik, yorgunluk, soluk alıp vermede güçlük gibi soğuk algınlığı belirtilerine benzer belirtilerdir. Hastalığın ilerleyen evrelerinde hasta komaya girerek ölür.

3. Bağırsak Şarbonu:

Sporların yutulması ile oluşur. Kuluçka süresi 1-7 gündür. Belirtileri mide bulantısı, iştah kaybı, karın ağrısı, kusma ve kanlı ishaldir.

Hastalığın akciğer veya sindirim sistemi yolu ile bulaşabilmesi için en az 10 bin bakteri sporunun solunması veya yutulması gerekmektedir. Hastalık maruziyetten hemen sonra uygun antibiyotiklerle yapılacak bir tedaviyle önlenebilir. Şarbon hastalığı bireyden bireye bulaşmaz.

Şarbonun belirtileri nelerdir?

  • Şarbonun belirtileri bulaşma yoluna göre değişiklik gösterir. Bu nedenle aşağıda, şarbonun bulaşma yoluna göre belirtileri sıralanmıştır. Çoğu durumda, belirtiler bakterilere maruz kaldıktan sonraki yedi gün içinde gelişir. Solunum yoluyla bulaşan akciğer şarbonunda ise durum farklıdır. Belirtiler haftalar sonra ortaya çıkabilir.

Şarbon belirtileri nelerdir?

B. anthracis bakterisinin solunum yolu ile alınması sonucu oluşan akciğer şarbonunun kuluçka süresi 1-7 gün arasındadır. Hastalık üst solunum yolları enfeksiyonu gibi başlar. İleri dönemde akciğer yetmezliği, şok ve sıklıkla menenjit gelişir. Antibiyotik kullanımı ve destek tedavilere rağmen ölüm oranı % 90-100 arasındadır.

  • Hastalıklı etlerin az pişmiş veya çiğ olarak tüketilmesi ile oluşan gastrointestinal şarbonun da (sindirim sistemi şarbonu) kuluçka süresi 1-7 gün arasındadır.

Orofaringeal ve abdominal form olarak ikiye ayrılabilir. Orofaringeal formda dil kökü lezyonları, boğazda tahriş, yutma güçlüğü, ateş görülür. Abdominal formda bulantı, iştah kaybı, kusma ve ateş belirtilerini izleyen karın ağrısı, kan kusma ve kanlı ishal gelişir. Ölüm oranı % 25-75 arasındadır. Erken antibiyotik tedavisinin ölüm oranına etkisi tam olarak bilinmemektedir.

Deri şarbonu; enfeksiyonun en sık görülen tipi olup hasta hayvanların et, yün, post ve derisinin cilt ile teması sonucu oluşur. Kuluçka süresi 1-12 gündür. Cilt lezyonu genellikle ağrısızdır, hastalarda ateş, baş ağrısı görülebilir. Deri şarbonunda yaklaşık % 20 olan ölüm oranı antibiyotik kullanımı ile % 1 ‘in altına iner.

Görülme sıklığı gittikçe azalmasına rağmen şarbon Türkiye'de de görülmektedir. Türkiye'de genel olarak deri şarbonu görülmektedir.

Deri şarbonunda lezyonlar genellikle vücudun açık yerlerinde görülür. Şarbon sporlarının deriden girdiği yerde, ilk önce böcek ısırığına benzer biçimde kabarık, kaşıntılı bir şişlik oluşur.

Bu şişlik 1-2 gün içerisinde içi su dolu kabarcığa dönüşür ve daha sonrada ağrısız, genellikle 1-3 santimetre genişliğinde ortasında karakteristik siyah renkte ölü dokunun yer aldığı bir yara meydana gelir.

Şarbon tedavisi

Şarbon tedavisi olan bir hastalıktır. Uygun antibiyotikler ile kısa sürede tedaviye başlanması durumunda tamamen iyileşme olur.

Hastalıktan korunmak için;

Şarbonlu olduğundan şüphelenilen veya şarbondan ölen hayvanlar asla kesilmemeli, derileri yüzülmemeli ve etleri tüketilmemelidir.

  • Şarbondan şüpheli hayvan ölümleri derhal veteriner hekime haber verilmelidir.
  • Şarbondan ölen hayvanlar 2 metre derinliğinde çukurlar açılarak gömülmelidir.
  • Hasta hayvanların bulundukları yerler ve taşındıkları nakil vasıtaları temizlenmeli ve dezenfekte edilmelidir.
  • Hasta hayvanların temas ettiği yemler, altlıklar ve gübre gibi bulaşık materyaller yakılarak imha edilmelidir.
  • Riskli bölgelerde hayvanlar şarbona karşı aşılattırılmalıdır.

Şarbon neden oluşur?

Şarbon sporları, dünyanın çoğu yerinde toprakta doğal olarak bulunan antraks (şarbon) bakterileri tarafından oluşturulur. Sporlar, hayvan ya da insan gibi bir konağa yerleşene kadar yıllarca uyku halinde kalabilir.

Şarbon endüstriyel olarak gelişmiş ülkelerde daha az gözlenirken Asya, Afrika ve Güney Amerika gibi bölgelerde hala gözlenmektedir. Bunun yanında Avrupa’da enjeksiyon şarbondan 18 kişi ölmüştür. Ülkemizde 2017 yılında raporlanan insan şarbonu vakası 37’dir.

Amerika Birleşik Devletleri'nde şarbon vakası çok az gözlense de, Afrika'dan getirdikleri deriler ile davul yaparken şarbona yakalanan vakalar da bildirilmiştir. Bu nedenle şarbonun endemik halde bulunduğu yerlere seyahat edenlerin de bu konuda dikkatli olması önem taşımaktadır.

Kimler şarbon riski altındadır?

Aşağıda şarbona yakalanma olasılığı daha yüksek olan kişiler sıralanmıştır. Şarbon aşısı, risk altında olan bu meslek grupları için önerilmektedir.

  • Laboratuvar ortamında şarbon (antraks) mikrobu ile çalışanlar
  • Şarbonun görülme sıklığı yüksek olan bölgelerde hayvan derileri, kürkler veya yünler ile uğraşanlar
  • Veteriner hekimlikte çalışanlar (özellikle çiftlik hayvancılığı)
  • Eroin gibi yasa dışı uyuşturucular enjekte edenler
  • Hayvan yünü, derisi, tüyü ile hobi olarak uğraşanlar

Şarbonun teşhisi nasıl konulur?

Doktorunuz ilk önce grip veya zatürre gibi belirti ve semptomlara neden olabilecek diğer genel durumları elemek isteyecektir. Diğer testler negatifse, aşağıdaki testler de istenebilir:

Cilt testi:
Cildinizdeki şüpheli bir lezyondan bir sıvı örneği veya küçük bir doku örneği (biyopsi) alınarak laboratuvarda şarbon için test edilebilir.
Kan testleri:
Az miktarda kan alınıp şarbon bakterisi aramak için laboratuvara gönderilebilir.
Göğüs röntgeni veya bilgisayarlı tomografi (BT) taraması:
Doktorunuz akciğer şarbonundan şüpheleniyorsa teşhis için göğüs röntgeni veya BT taraması isteyebilir.
Dışkı testi:
Gastrointestinal (sindirim) sistem şarbonu teşhisi için doktorunuz dışkı örneği isteyebilir.
Omurilik sıvısı incelemesi:
Lomber ponksiyon olarak bilinen bu testte doktorunuz omurilik kanalına bir iğne sokar ve az miktarda sıvı çeker. Bu test şarbon kaynaklı bir menenjit tanısını doğrulamak için yapılır.

Şarbonun tedavisi nasıl yapılır?

Şarbon için standart tedavi, siprofloksasin veya doksisiklin gibi 60 günlük bir antibiyotik kürüdür. Hangi tek antibiyotik veya antibiyotik kombinasyonunun hasta için en etkili olacağı şarbonun nasıl bulaştığına, hasta yaşına, genel
durumuna ve diğer faktörlere bağlıdır. Tedavi en kısa sürede başladığında etkilidir.

Deri ve sindirim sistemi antraks vakaları antibiyotiklere yanıt vermesine rağmen, akciğer şarbonu tedaviye yanıt vermeyebilir. Hastalık ilerledikçe bakteriler ilaçların etkisiz hale getirebileceğinden çok daha fazla toksin üretmiş olabilir.

Şarbon hastalığı önlenebilir mi?

Şarbon tehlikeli bir hastalık olmasına rağmen gerekli önlemler alındığında şehirde yaşayan insanları etkilemesini çok mümkün değildir. Şarbonun süt ürünlerinden bulaşması çok olası değildir. Hastalıklı hayvanlar ancak hastalığın son evresinde süte şarbon mikrobu bulaştırabilir ancak bu evredeki hayvanların sağılması da kesinlikle düşünülmemelidir. Pastorize tüketilen sütlerde şarbon bulunamaz.

Çiğ et yememek, etlerde kırmızılık kalmayacak kadar iyi pişirmek, çıplak elle etlerle uğraşmamak (özellikle ellerde kesik veya yara varken), sindirim şarbonu ve deri şarbonundan korunmak için yeterlidir. Enjeksiyon şarbonundan korunmak için zaten sağlığa oldukça zararlı olan uyuşturucu ilaç enjeksiyonundan uzak durmak gerekir. Solunum şarbonunda ise şarbonu olduğu bilinen ya da şüphelenilen hayvanların derileri ile uğraşılmaması lazımdır.

Kırsal kesimde yaşayanlar ise kestikleri hayvanların kanında siyahlık gözlemlendiğinde ya da yaşayan bir hayvanda şarbon belirtileri gözlemlendiğinde acil olarak veteriner hekime danışılmalı ve bu hayvanları diğer hayvanlardan izole etmeleri gerekmektedir. Ayrıca şarbon mikrobu konusunda risk altında olanlar aşı ile korunabilir.

Şarbon belirtileri sıklıkla aniden ortaya çıkar ve çok ciddi olabilir. Şarbona maruz kalmışsanız veya olası bir maruziyetten sonra belirtileriniz varsa hemen acil servise gitmeniz gerekmektedir.

#Şarbon
#şarbon hastalığı
#bulaşıcı hastalık
#şarbon tedavisi
4 yıl önce