|

Kafirun Suresi okunuşu ve anlamı: Kafirun Suresi oku, dinle, anlamı, fazileti ve Diyanet meali

Kafirun Suresi okunuşu, Diyanet meali, fazileti, konusu, tefsiri haberimizde. Kafirun Suresi, Mekke döneminde inmiştir ve 6 ayettir. "Kâfirûn", inkârcılar demektir. Haberimizde Kafirun Suresi'nin Arapça ve Türkçe okunuşunu, yazılışını, Kafirun Suresi Diyanet mealini, fazileti ve tefsirini bulabilir ve dinleyip ezberleyebilirsiniz.

12:05 - 26/07/2021 Pazartesi
Güncelleme: 12:27 - 2/06/2022 Perşembe
Yeni Şafak
Kafirun Suresi
Kafirun Suresi

Kafirun Suresi, Mekke döneminde inmiştir ve 6 ayettir. “Kâfirûn”, inkârcılar demektir.

Kafirun Suresi dinle, ezberle

Kafirun Suresi Arapça okunuşu

Kafirun Suresi Arapça yazılışı

قُلْ يَٓا اَيُّهَا الْكَافِرُونَۙ ﴿١
لَٓا اَعْبُدُ مَا تَعْبُدُونَۙ ﴿٢

﴾وَلَٓا اَنْتُمْ عَابِدُونَ مَٓا اَعْبُدُۚ ﴿٣

﴾وَلَٓا اَنَا۬ عَابِدٌ مَا عَبَدْتُمْۙ ﴿٤

﴾وَلَٓا اَنْتُمْ عَابِدُونَ مَٓا اَعْبُدُؕ ﴿٥

لَكُمْ دٖينُكُمْ وَلِيَ دٖينِ ﴿٦

Kafirun Suresi Diyanet meali



﴾1﴿
De ki: “Ey inkârcılar!
﴾2﴿
Ben sizin tapmakta olduğunuz şeylere tapmam.
﴾3﴿
Siz de benim taptığıma tapıyor değilsiniz.
﴾4﴿
Ben sizin taptıklarınıza tapacak değilim.
﴾5﴿
Siz de benim taptığıma tapıyor değilsiniz.
﴾6﴿
Sizin dininiz size, benim dinim banadır.

Kafirun Suresi Türkçe okunuşu

1- Kul yâ eyyuhe’l-kâfirûn.

2- Lâ a’budu mâ ta’budûn.

3- Ve lâ entum âbidûne mâ a’bud.

4- Velâ ene âbidun mâ abedtum.

5- Velâ entum âbidûne mâ a’bud.

6- Lekum dînukum veliye dîn.

Kafirun Suresi'nin nuzülü

Mushaftaki sıralamada yüz dokuzuncu, iniş sırasına göre on sekizinci sûredir.
nden sonra,
nden önce Mekke’de inmiştir. Medine’de indiğine dair rivayet de vardır (bk. Şevkânî, V, 597). Tefsirlerde anlatıldığına göre Kureyşliler
Hz. Peygamber’den
bir sene kendi ilâhlarına tapmasını, bir sene de kendilerinin onun ilâhına tapmalarını istemişler.
Hz. Peygamber
de “Allah’a bir şeyi ortak koşmaktan yine O’na sığınırım!” demiş; bu defa Kureyşliler, “
Bizim ilâhlarımızdan bazılarını istilâm et
(öp, el sür),
biz de seni tasdik edip ilâhına ibadet edelim
” demişler. Bunun üzerine Kâfirûn sûresi inmiştir (Taberî, XXX, 213-214; Kurtubî, XX, 225).

Kafirun Suresi'nin konusu

Sûrede
Hz. Peygamber’in
inkârcılarla şirk ve sapkınlıkta birleşemeyeceği kesin bir üslûpla ifade edilmekte ve inancın şirkten uzak tutulması istenmektedir.

Kafirun Suresi'nin fazileti

Müfessirler bu sûrenin faziletiyle ilgili olarak Hz. Peygam­ber’in, “Kul hüvellahu ehad Kur’an’ın üçte birine denktir, Kul yâ eyyühel-kâfirûn ise dörtte birine denktir” buyurduğunu; Sahâbe’den birine, “
Uyumak üzere yatağına yattığında Kul yâ eyyuhel-kâfirûn sûresini oku; bunu okursan şirk inancına sapmaktan korunursun
” dediğini naklederler (İbn Kesîr, VIII, 526; Şevkânî, V, 597-598).

Kafirun Suresi'nin tefsiri

Tevhid ilkesinin sembolü olarak Mekke döneminin ilk yıllarında inen bu sûrede Mekkeli müşriklerin şahsında bütün putperestlere ilân edilmek üzere iman ile şirkin ayrı şeyler olduğu, bu iki inanç sistemi arasında bir benzerlik bulunmadığı, dolayısıyla ikisinin birlikte bulunmasının, iki inanç arasında bir uzlaşmaya gidilmesinin mümkün olmadığı kesin olarak ifade edilmiştir.

Bazı müfessirlere göre 2-3. âyetlerde, gelecekte
Hz. Peygamber’in
müşriklerin taptığına tapmayacağı, onların da
Hz. Peygamber’in
taptığına tapmayacakları ifade edilmiş; 4-5. âyetlerde ise halihazırda da onların tutumlarının farklı olmadığı bildirilmiştir. Ancak Şevkânî bu yorumu reddetmekte, 4-5. âyetlerin 2-3. âyetlerdeki gerçeği pekiştirdiğini söylemekte; bu tekrarlara dil kurallarından ve Arap şiirinden örnekler getirmekte,
Hz. Peygamber’in
hadislerinde de benzer tekrarların bulunduğunu ifade etmektedir (bk. V, 599-600). Bizim tercihimiz de bu yöndedir. Zira 2-3. âyetlerde
Hz. Peygamber’in
şahsında müminlerin sadece bir Allah’a kulluk etmeleri emredilmiş, Allah’a ortak koşanlarla gerek inanç gerekse ibadet bakımından hiçbir şekilde benzerliklerinin bulunmadığı vurgulanmıştır. 4-5. âyetlerde ise
Hz. Peygamber’i
kendi dinlerine döndürmek isteyen putperestlerin ümidini kırmak maksadıyla söz tekrar edilmiştir.
“Sizin dininiz size, benim dinim banadır
” şeklinde tercüme ettiğimiz 6. âyet, daha geniş kapsamlı ve daha vurgulu bir şekilde önceki âyetleri tekit eder ve bu iki din arasında uzlaşmanın olamayacağını gösterir. Zira bu iki dini uzlaştırmak, hak ile bâtılı uzlaştırmak anlamına gelir.

Son âyetten din, vicdan ve ibadet özgürlüğünün esas olduğu, kimse­nin herhangi bir dine girmeye zorlanamayacağı anlamının da çıkarı­labileceğini düşünen bir kısım müfessirler bu âyetin müşriklere karşı savaşılmasını emreden âyetle (bk. Tevbe 9/36) neshedildiğini yani hükmünün kaldırıldığını ileri sürmüşlerdir. Ancak bizim de katıldığımız görüşe göre âyetin hükmü kaldırılmamıştır; çünkü burada bir emir veya yasak değil, bir vâkıanın tesbiti ve ifade edilmesi (haber) söz konusudur; haber ise Allah’tan olduğu için gerçektir, hükmü değişmez (bk. Şevkânî, V, 600).


Fatiha ve Kısa sureler


#Kafirun Suresi
#Diyanet
3 yıl önce