Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Türkiye'nin işgücü piyasası reformu yapması lazım. Kıdem tazminatını yeniden yapılandırması lazım" dedi.
Başbakan Yardımcısı Şimşek, MÜSİAD Genişletilmiş Başkanlar Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Sultanahmet Meydanı'ndaki patlamaya değinerek, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara da şifalar diledi. Şimşek, “Çok açık ve net bir mesaj göndermek gerekiyor. Terör hiçbir şekilde amacına ulaşamayacak. Hangi ölçekte olursa olsun, nereden gelirse gelsin, terörle mücadeleye sonuna kadar devam edeceğiz. Bu konuda en ufak bir tereddüt yok. Şiddetin kaynağı neresi olursa olsun, hangi sebeple olursa olsun hiçbir şekilde meşru görülemez. Türkiye güçlüdür. Türkiye, terörün her türlüsüyle en güçlü şekilde mücadele ediyor, etmeye de devam edecektir. Bütün bu şartlarda Türkiye olarak biz yolumuza nasıl devam edeceğiz? Bütün bu zor konjonktür, hem küresel konjonktür, hem bölgesel gelişmeler, hem içerideki gelişmeler, bütün buna rağmen ülkemizi nasıl büyüteceğiz, demokrasimizi nasıl geliştireceğiz ve Türkiye'yi daha ileriye nasıl taşıyacağız? Bence esas üzerinde odaklandığımız nokta bu" diye konuştu.
Şimşek, ciddi risklerle karşı karşıya olunan bir dönemden geçildiğini belirterek, “Bir taraftan Fed faiz artışı gündemde. Bir taraftan Çin ekonomisinde yavaşlama. Doların değer kazanması. Emtia fiyatlarının çökmesi, jeopolitik gerginlikler ve bütün bunların beraberinde getirdiği siyasi belirsizlikler. Bütün bunlara rağmen aslında dünya ekonomisi ve Türkiye'de çok ciddi fırsatlarla karşı karşıyayız. Reform yapan ülkeler pozitif yönde ayrışacaklar. Zaten MÜSİAD'ın da önerisi bu. Başından beri iş aleminin önerisi bu. Şimdi önümüzde büyük bir fırsat var" ifadelerini kullandı.
Kredi faizleri yüksekse bu sorunun kaynağının bankalar olmadığını kaydeden Şimşek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bizim finans sektörünün sığlığından derin olmamasından tasarruflarımızın yetersiz olmasından kaynaklanıyor. Doğru teşhisler koymamız lazım. Şu anda mevzuat faiz oranı ortalama yüzde 10.7. Bizim bu noktada yapısal reformlarla önümüzü açmamız lazım. Enflasyonun yüzde 5'in altına çekilmesi kalıcı olmalı. Biz bunu başarırsak o zaman vadeden uzak, o zaman vatandaşımızın tasarruflarını, birikimlerini sistemde değerlendirir üretken alanlara bizim kaydırmamıza imkan sağlar."
Enflasyon, işsizlik ve cari olmak üzere 3 tane temel sorun alanı olduğunu bildiren Şimşek, faizlerin daha da kalıcı bir şekilde düşmesi için mutlaka bizim enflasyonla mücadeleyi önceliklendirmemiz lazım. Enflasyonu tekrar yüzde 5,5-7,5 aralığına düşürebilme imkanımız önümüzdeki 1-1,5 yıl içerisinde rahat bir şekilde olur diye ümit ediyoruz. Hükümetler reform yapmak zorundadır. Bu şekilde bu işgücü dinamikleriyle uzun süre halk desteğini devam ettiremezsiniz" dedi.
Kıdem tazminatıyla ilgili ise Başbakan Yardımcısı Şimşek, şunları söyledi:
“Şu anda devlet hariç kıdem tazminatı alan işçi oranımız bazı tahminlere göre yüzde 9-10 civarı. 10 kişiden 1 kişi kıdem tazminatı alıyor. Peki sistemi reforme etsek bütün işçi kardeşlerimizin kıdem tazminatını garanti alacak bir modele kim karşı çıkar? Niye karşı çıkar? Dolayısıyla işgücü piyasası reformu derken ezber konuşmuyoruz. Böyle olmaz. Kayıt dışılık, esneklik sınırsız. Ama kayıt içinde esneklik yok. Peki orta yolu bulmak doğru değil mi? O nedenle bu reformlar konusunda milletimizin zaten biz desteğini aldık. Milletimize giderken bu reform paketiyle gittik. Şimdi toplumun bütün kesimlerinin bu reform programına güçlü bir şekilde sahip çıkması ve destek vermesi gerekiyor. Reformların takipçisi olun."
Türkiye'nin 1950'lerden 1970'lere kadar alt gelir grubunda olduğunu belirten Şimşek, alt gelir grubundan orta gelir grubuna çıkmasının 30-40 yılı bulduğunu anlattı. Şimşek, Türkiye'nin AK Parti hükümetleri döneminde reformlar sayesinde üst orta gelir grubuna zıpladığını anlattı.
Şimşek, “Türkiye'nin işgücü piyasası reformu yapması lazım. Kıdem tazminatını yeniden yapılandırması lazım. Kıdem tazminatında dünyanın en yüksek yüklerinden bir tanesi Türkiye'de. İşsizlik, niye diyeceksiniz? Türkiye'de imalat sanayide firmalar işçisini 49 saat çalıştırıyor. Halbuki OECD'de bu 37-38 saat. Niye bu kadar uzun çalıştırıyor? Çünkü işe almak, işten çıkartmak çok külfetli, çok zor. O zaman ne yapıyor. Mevcut işçiyi halbuki daha çok işçi istihdam edecek normalde değil mi? Düşünebiliyor musunuz, işçilerinizi siz 49 saat yerine 38 saat çalıştırsanız o zaman belki 3'te 1'i oranında daha fazla kişiyi çalıştıracaksınız ve işsizlik oranı hızlı bir şekilde düşecek. Peki biz millet olarak daha çok kişinin istihdam edilmesini istemiyor muyuz? Burada biz işçinin yanındayız, işsizin yanındayız. Daha çok istihdama ihtiyacımız var. Bu reformlar Türkiye'nin, işçimizin, sendikalarımızın, iş aleminin, milletimizin menfaatine" değerlendirmesinde bulundu.
“Bugün bu şiddetin bölgedeki Doğu ve Güneydoğu'daki insanlarımızın sıkıntılarının tek kaynağı vardır o da terör örgütüdür" diyen Şimşek, “Tek kaynağı ve tek sorumlusu vardır. O da terör örgütüdür. Çünkü bundan iki yıl öncesinde benim milletvekili olduğum Batman'daki geleceğe umutlu bakışın ihracatın artışı, eğimdeki, altyapıdaki gelişmeleri her alandaki gelişmeyi sağlayan da biziz bunu bozan terör örgütüdür. Terörle mücadele noktasında güvenlik güçlerimize desteğimiz sınırsızdır. Bu mücadele sonuna kadar devam edecek. Sadece güvenlik penceresinden bakmıyoruz bu sorunun çözülmesi için çok kapsamlı bütün diğer alandaki adımları da içerecek şekilde devamını sağlayacağız. Milli birlik ve beraberlik kardeşlik projesi o anlamda güçlü bir şekilde tabi ki yeniden dizayn edilerek devam edecektir. Ama terörle de en büyük şekilde onların anladığı dilden şu anda mücadele edildiği gibi mücadele edeceğiz. Bunun başka yolu yok" şeklinde konuştu.
Şimşek, işadamlarına rekabetten korkmamaları gerektiğini de belirterek, "Esas rekabetin olmadığı yerden korkun. Rekabetin olmadığı yerde yenilikçilik olmaz, verimlilik olmaz, biz bu küresel rekabetten koparız" ifadelerini kullandı.
Konuşmasının sonunda Şimşek'e, MÜSİAD Hatıra Ormanı'na adına dikilen fidanların sertifikası takdim edildi.
