Daha önce “Maşuk’un Nefesi” isimli belgesel ile Mevlid geleneği üzerine bir film çeken yönetmen Murat Pay, bu kez de “Miraciyye Saklı Miras” ile unutulmaya yüz tutmuş bir geleneğimizi gün yüzüne çıkarıyor. Mirâciyye, Peygamber Efendimiz (sav)’in Mirâç Hadisesi’ni konu edinen ve Mevlid-i Şerif gibi müzikal bir altyapı ile okunan bir eser. Beste ve güftesi 17. yüzyılın sonları ve 18. yüzyılın başlarında yaşamış olan Nâyi Osman Dede’ye ait. Mirâciyye, Türk Mûsikîsi’nin en büyük eserlerinden birisi olarak kabul ediliyor.
Yönetmen Murat Pay, Mevlid-i Şerif ile ilgili filminin ardından bir arkadaş sohbetinde Miraciyye’yi ilk kez duyduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Maşuk’un Nefesi filmi vesilesi ile Türk müziğiyle ilgili araştımalar yapmama rağmen Miraciyye’yi hiç duymadığıma içerledim. Mirâciyye'nin, münacaat kısmıyla birlikte yedi bahirden oluştuğunu öğrendim. Arkadaşım dördüncü bahrin kayıp olduğunu söyledi. Bu kayıp bahir meselesi de beni bu filmi çekmeye teşvik etti.” Daha sonra araştırmaya koyulan yönetmen, bu konuda bilgi ve belgenin çok kısıtlı olduğunu görüyor. Bursa’da bu işi devam ettiren Safiyüddin Erhan Efendi ile karşılaşınca filmi çekmeye karar verdiklerini dile getiren Pay, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Safiyüddin Erhan Efendi bu işi amcasından devr alıyor ve 40 yıldır devam ettiriyor. Her yıl Miraç Gecesi'nde Miraciyye okutuyor. Ondan bu işin arka planıyla ilgili bilgiler öğrendik. Ama nihayetinde kaynak sıkıntısından, bu belgeseli yapmakla ilgili umutsuzluğa düştük. Safiyüddin Efendi’nin gayretini gördükten sonra bu emek karşısında bizim de birşeyler yapmamız gerektiğini düşündük. Onun gayreti bizi motive etti. Benim gibi Miraciyye’yi hiç duymayan insanlara bu geleneği anlatmak için yola çıktık ve filmimizi çektik.”
Rasathane Film’in yapımcılığını yaptığı belgesel, dört ayrı hikâyeyle saklı miras Mirâciyye’nin peşine düşme serüvenini konu ediniyor. Birinci hikâyede küçük Raci ve arkadaşları, Anadolu’da bir köy evinde Fatma Teyzenin dilinden Miraç mucizesini dinlemeleri konu ediliyor. İkinci hikâyede 20’li yaşlarda bir konservatuvar öğrencisi olan Raci’nin sema meşk etme çabalarına yer veriliyor. Üçüncü hikâyede Mirâciyye’nin kayıp bestesinin peşine düşmüş kırklı yaşlardaki musikişinas Raci karşımıza çıkıyor. Dördüncü hikayenin anlatıcısı ise çocukluğundan beri Mirâciyye meşklerinin ve Nûmâniye Dergâhı’nın içinde bulunan ve bugün Mirâciyye icralarını özel gayretiyle sürdüren şahsiyetlerden Mehmed Safiyüddîn Erhan Efendi oluyor. İlk gösterimi Malatya Film Festivali'nde gerçekleşen "Miraciyye Saklı Miras"belgeseli 30 Kasım'da TRT 1’de izleyicinin karşısına çıkacak.
