|

Şangay'a alın, AB'den kurtarın

Başbakan Erdoğan, St. Petersburg'da biraraya geldiği Rusya Devlet Başkanı Putin'in, AB üyeliğine ilişkin yorumuna '50 yıllık tecrübe kolay değil. Şangay İşbirliği Teşkilatı'na Türkiye'yi alın. Bizi de bu sıkıntıdan kurtarın' sözleriyle cevap verdi.

Abdülkadir Selvi
00:00 - 23/11/2013 Saturday
Güncelleme: 22:55 - 22/11/2013 Friday
Yeni Şafak
Şangay'a alın, AB'den kurtarın
Şangay'a alın, AB'den kurtarın

Başbakan Tayyip Erdoğan ve Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, St. Petersburg Konstantinovski Sarayı'nda düzenlenen Türkiye-Rusya 4. Üst Düzeyli Stratejik Konsey toplantısının ardından, mutabık kalınan anlaşmalarının imza törenine katıldı ve ortak basın toplantısı düzenledi.

Konuşmasının başında Putin'e 'değerli dostum' diye hitap eden Erdoğan, kendisine ve heyetine gösterilen evsahipliğinden dolayı teşekkür ederek, Kazan'daki uçak kazasında hayatını kaybeden 50 Rus vatandaşı için Rus halkına başsağlığı diledi. İki ülke arasındaki ilişkilerin güçlenerek geliştiğini belirten Erdoğan, 'Bölgesel konuları enine boyuna değerlendirdik. Öncelikle Azerbaycan - Ermenistan arasındaki sorunu aramızda değerlendirdik. Suriye, Irak, Mısır, Libya bütün bu bölgelerdeki gelişmeleri değerlendirme fırsatımız oldu' dedi.

ARAŞTIRILMAMASI MANİDAR

BM'nin gerekli adımları atmakta geç kaldığını belirterek, 'kaybedecek vakit yok' ifadesini kullanan Erdoğan, 'Demokrasiye dayalı, özellikle halkın iradesini yansıtacak oluşumlara müşterek çalışmayla nasıl bir zemin hazırlayabiliriz bunları görüşme fırsatı bulduk. Bugün Suriye'de 150 bine varan insan öldürülmüş vaziyette. Tabii kimyasal silahlarla öldürülen bin 500, bin 600 kişinin araştırıldığı, incelendiği dünyada, konvansiyonel silahlarla öldürülen 100 binlerce insanın araştırılmaması manidardır' diye konuştu.

LAHEY'DE YARGILANMALI

Erdoğan, isyancıların kimyasal silah kullandığına inanmadığını belirtirken, buna rağmen rejim kuvvetlerinin kimsenin gözünün yaşına bakmadığını belirtti. Erdoğan, 'Kimyasal silahlarla 1500'den fazla insan öldürülmüştür. İsyancıların elinde en fazla uzun namlulu silahlar olduğunu düşünüyoruz. Ancak rejim kuvvetleri ellerindeki her güçle saldırıyor' dedi. Beşşar Esed rejiminin işlediği suçların Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde görüşülmesi gerektiğini belirten Erdoğan, BM'nin gerekli adımı atmakta geri kaldığını belirtti.

CENEVRE'Yİ DESTEKLİYORUZ

Erdoğan, 'Şu an Türkiye'de 600 bin Suriyeli göçmen yaşıyor. Bu insanlar sebepsiz yere gelmediler. Maalesef ilk barış görüşmelerinden sonuç alınamadı. Ancak Türkiye Cenevre 2 konferansını sonuna kadar destekliyor. Artık kaybedecek vakit yok. Gecikilen her an rejimin lehine işliyor. Son olarak diyorum ki, Suriye halkının önünü açalım, bırakalım kendileri iradesiyle kendi yöneticilerini seçsinler' dedi.

TÜRKİYE ÇOK TECRÜBELİ

Putin'in, Ukrayna'nın AB üyeliğine ilişkin bir soruyu yanıtlarken, 'Bu konunun siyasi boyutu yok. Mesela, Türkiye'nin AB ile görüşmelerinde büyük bir tecrübesi var. Biz Türkiye'den soracağız neler yapabiliriz' demesi üzerine Başbakan Erdoğan, 'Çok doğru, 50 yıllık tecrübe kolay değil' dedi. Erdoğan, 'Ben sayın başkanın tabii bu tespitine karşı bir başka tespitle diyorum ki Şangay İşbirliği Teşkilatı'na gelin Türkiye'yi alın. Bizi de bu sıkıntıdan kurtarın. Biz bunun yanında Avrasya'daki ülkelerle ilgili de serbest ticaret anlaşmasına varız. Ama dediğim gibi Şangay İşbirliği Teşkilatı olayını daha öncede Sayın Başkana izah etmiştim. Bunu önemsiyoruz' değerlendirmesinde bulundu.

Nihai hedef barış

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise ortak basın toplantısında Erdoğan ile görüşmesinde Suriye konusunu ayrıntılı biçimde ele aldıklarını anlattı. Suriye'deki insani krizin son bulması için çözüm üretecek yollar üzerinde çalışma konusunda mutabık kaldıklarını ifade eden Putin, 'Bugün bu konuyu Başbakan ile ayrıntılı bir şekilde konuştuk . Başbakan'ın endişelerini paylaşıyorum. Sonuç olarak Suriye konusunda bizim nihai hedeflerimiz aynı, barışın sağlanması' diye konuştu. Rus lider, 2007 yılından beri Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ile hiçbir teması olmadığını ifade ederek, 'Geçen gün kendisiyle telefonda konuştuk. Esed Suriye'deki insani durumdan endişeli. Bu durumun sorumlusunun kim olduğu konusunda ise farklı değerlendirmeler var fakat hiç kimse aşırı grupları tartışmıyor. Masum insanların dramlarını unutmamalıyız' dedi.

İzmir esprisi

'2020 Expo Fuarı için İzmir ve Ekaterinburg aday. Bu bağlamda nasıl bir rekabet öngörüyorsunuz?' sorusuna Putin'in, 'En güzel seçenek tabii ki Ekaterinburg ama eğer Ekaterinburg olursa İzmir de olsun. İzmir'den daha iyisi yoktur. Düşünüyorum ki sayın Başbakan tam tersi bir şekilde yorum yapacak' demesi üzerine Erdoğan, 'Ben de aynı şekilde düşünüyorum.

KARŞILIKLI DAYANIŞMA

Fakat en çok korktuğum ikisi birden çıkarsa ne olacak?' ifadesini kullandı. Putin'in, 'Hakikaten bizim ticaret hacminin büyük boyutunu gözönünde tutarak, bizim için hem Ekaterinburg'da hem de İzmir'de bu fuara katılmak ilginç olur ama tabii ki rekabet içerisindeyiz' sözlerine Erdoğan, 'Biz karşılıklı bir dayanışma göstereceğiz' karşılığını verdi.

Hedef 100 milyar dolar

Başbakan Erdoğan, Rusya'nın enerji alanında Türkiye'nin en büyük ortağı olduğuna dikkat çekerek işbirliği yapılan alanların artacağını belirtti. Erdoğan, 'Türkiye-Rusya ilişkilerinde her alanda gelişme kaydediyoruz. Tüm alanlarda, bir yıl öncesine göre ilişkilerimiz çok daha güçlenmiş durumda. 2012 itibariyle 35 milyar dolara yaklaşan bir ticaret hacmi söz konusu. 2020 için 100 milyar dolarlık bir hedef belirlemiş bulunuyoruz. Sayın Putin'in de ifade ettiği gibi, farklı adımlarda atacağımız adımlarla bu hedefe ulaşmamak için bir engel görmüyorum. Türk müteahhit firmaların yatırımı 50 milyar dolara ulaştı. 2012 sonu itibariyle Rusya'dan 4 milyon turist gelmiş bulunuyor. Ankara'da Rusya'ya ait bir vakfın, Moskova'da ise Türkiye'ye ait Yunus Emre vakfının kurulmasını düşünüyoruz' dedi. Enerji alanındaki yatırımlarda, ilk nükleer enerji projesini 20 milyar dolarlık yatırımla Rusya ile yaptıklarını vurgulayan Başbakan, 'Enerjide en büyük ortağımız Rusya olduğu gibi, Denizbank'ı alarak Türkiye'deki bankacılık sektörüne giren Sberbank'ta bu alanda önemli bir adım atmış durumda. Bir diğer önemli adım da müşterek otomobil üretimi konusu. Bölgesel sorunları ele almak üzere bu konuları titizce değerlendirdik' diye konuştu.

Eşiyle geldi nasıl götürsün

Rusya'da tutuklu bulunan Greenpeace üyesi Gizem Akhan'ın kefaletle serbest bırakılmasının hatırlatılarak, 'Sayın Başkanla konuyu görüştünüz mü? Diğer yandan bir dava daha devam ediyor. Rusya dışına çıkış yasağı olduğu söyleniyor, böyle bir şey yoksa beraberinizde Gizem Akhan'ı da götürür müsünüz?' sorusu üzerine, Putin, 'Sayın Başbakan eşiyle buraya geldi. Nasıl götürebilir, nasıl bir soru soruyorsunuz?' diyerek araya girdi ve Başbakan dahil salondakiler kahkahaya boğuldu. Erdoğan da soruya 'Sayın Başkanla biz bu konuyu görüştük. Bana göre kefaletle zaten şu anda bırakılmış olması önemlidir. Tabii yargı süreci devam etmektedir. Ama demir parmaklıkların arkasından çıkmak çok çok önemlidir, özgürlüğün tadını bilenlerdenim' cevabını verdi. Putin ise 'Sayın Başbakan bu konuyu gündeme getirdi. Bu işin hukuki yönüne bizim karışmamız söz konusu olmaz. Kimsenin durumunu kötüleştirmek, tutuklamak gibi bir isteğimiz yok' dedi.

Çar'ın sarayında 1,5 saat görüştüler

Başbakan Erdoğan, Türkiye-Rusya 4. Üst Düzey İşbirliği Konseyi toplantısından önce Konstantinovski Sarayı'nda Putin ile 1,5 saat süren bir görüşme yaptı. Putin, görüşmenin basına açık kısmında yaptığı konuşmada, Başbakan Erdoğan'ı uzun süre görmediğini belirterek, 'Sizinle doğrudan temasımız olmasa da Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkiler çok güzel bir şekilde gelişiyor' dedi. St. Petersburg'daki toplantılarda da bu gelişmeleri daha ileri noktalara taşıyacaklarını ifade eden Putin, 'Tabii ki görevimiz bu ilişkilere katkı sağlamaktır. Bunu başaracağımıza inanıyorum' diye konuştu.

Erdoğan ise 'Ben de değerli dostuma, değerli Başkana, 4. Üst Düzey İşbirliği Konsey Toplantısı'nda bir araya geldiğimiz için mutluluğumu ifade etmek istiyorum. Gerçekten bir özlem içerisinde, gerek ikili, gerek bölgesel işbirliği görüşmeleri yapacağımız bu buluşma gerçekten manidar olacaktır. Müşterek atmamız gereken adımlar var. Bugün bu adımları çok daha güçlendirerek atacağımıza inanıyorum' dedi.


10 years ago