Cezayı iyileştirme süreci olarak görüyoruz

Uluslararası Islah ve Ceza İnfaz Kurumları Birliği (ICPA) 27. Yıllık Konferansı, 89 ülkeden 700’e yakın katılımcıyla İstanbul’da düzenlendi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, cezaevlerinin günümüz standartlarına uygun şekilde rehabilite edildiğini, hükümlülere 200’den fazla meslek dalında eğitim verildiğini belirterek, “Cezayı yalnızca bir yaptırım değil, topluma yeniden kazandırmaya yönelik bir iyileştirme süreci olarak görüyoruz” dedi.

Rabia Şenol
Yılmaz Tunç

Adalet Bakanlığı Türkiye Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünün ev sahipliğinde düzenlenen Uluslararası Islah ve Ceza İnfaz Kurumları Birliği (ICPA) 27. Yıllık Konferansı, İstanbul’da yapıldı. 89 ülkeden 700’e yakın katılımcının bulunduğu bu toplantıda, ceza infaz sistemlerinde personel refahı, dijitalleşme, sürdürülebilir infaz modelleri, insan hakları ve rehabilitasyon gibi başlıklar kapsamlı şekilde ele alındı.

6 HAZİRAN CEZA İNFAZ PERSONELİ GÜNÜ İLAN EDİLDİ

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, buradaki konuşmasında, Türkiye'de ceza infaz sistemini, insan onurunu esas alan, onarıcı adalet perspektifine dayalı ve toplumsal bütünleşmeyi önceleyen yaklaşımla sürekli geliştirmekte kararlı olduklarını vurguladı. Tunç, ceza infaz kurumlarında görevli çalışanların, ceza adalet sisteminin infaz aşamasının başarılı olmasında büyük katkıları olduğunun altını çizerek, "Ceza infaz sistemimizin temel taşı olan personelimizin özverili emeğini görünür kılmak ve bu alandaki mesleki kimliği kurumsal hafızada daha güçlü biçimde yerleştirmek amacıyla 6 Haziran tarihini ülkemizde 'Ceza İnfaz Personeli Günü' olarak ilan ettik" diye konuştu.

CEZA İNFAZ KURUMLARI REHABİLİTE EDİLİYOR

Fiziki koşulları yetersiz 409 cezaevi kurumunu kapattıklarını, yerlerine insan hakları standartlarına uygun, çağdaş ve rehabilitasyon odaklı infaz kurumları oluşturduklarını belirten Tunç, "2002 yılında 25 bin 407 olan Ceza İnfaz Kurumu personelimizin sayısını bugün 84 bin 343'e çıkardık. Ayrıca ceza infaz kurumlarımız için insan kaynağımızı güçlendirecek önemli adımlar attık" ifadelerini kullandı. Tunç, 2002 yılında 77 olan psikoservis uzmanı personel sayısını, öğretmen, psikolog, sosyal çalışmacı, sosyolog ve eğitim uzmanı branşlarında geliştirip, 3 binin üzerine çıkardıklarını anlattı.

3 BİNDEN FAZLA ATÖLYE YER ALIYOR

Bakan Tunç, ıslahın ayrılmaz bir parçası olarak mahkumların eğitimine, meslek edinmelerine ve sağlık hizmetlerine erişimine özel önem verdiklerini, bu yıl 1366 kişinin ceza infaz kurumuna girdikten sonra okuma yazma öğrendiğini, son 8 yılda 145 tutuklu ve hükümlünün hafız olduğunu söyledi. Tunç, şu bilgileri verdi: "Türkiye genelinde 403 ceza ve infaz kurumumuzda 377 iş yurdu müdürlüğünde 3 binden fazla atölye ve tesisimiz bulunuyor. Her yıl bu tesislerde ortalama 70 bin hükümlü üretim faaliyetlerine katılıyor. 200'den fazla meslek dalında da işbaşı meslek eğitimi veriliyor."

KORKUYU DEĞİL UMUDU KONUŞACAĞIZ

Tunç, ceza adalet sistemini Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ortaya koyduğu "Türkiye Yüzyılı" hedeflerine uygun bir şekilde ileriye taşımaya devam edeceklerini belirterek, şunları söyledi: "Cezayı yalnızca bir yaptırım olarak değil, topluma, insana ve geleceğe yönelen bir iyileştirme süreci olarak görüyoruz. Her bir adımıyla insana dokunan, her kararıyla güven veren, her uygulamasıyla medeniyetimizin vicdanını yansıtan bir infaz sistemi için çalışıyoruz. Bugün, bu konferansta cezayı değil dönüşümü, kaybetmeyi değil kazanmayı, korkuyu değil umudu konuşacağız. Adaletin, merhametle disiplinin, insanlıkla güvenliğin, refahla buluştuğu bir gelecek vizyonunu hep birlikte inşa edeceğiz."