Darbeye karşı çıkarak kötü örnek olmuş

Muğla Üniversitesi Rektörü Prof. Şener Oktik, ’Çalıştığım üniversitenin darbeci bir generale kucak açmasından utanıyorum ve protesto ediyorum’ yazısını asan Dilek Hattatoğlu’nun öğrencilere kötü örnek olduğunu savundu. Oktik, Selçuk Özdağ’ın da izinsiz demeç vererek üniversiteyi küçük düşürdüğünü iddia etti

Darbeye karşı çıkarak kötü örnek olmuş

Muğla Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şener Oktik, 12 Eylül darbesinin lideri Kenan Evren’in, Muğla Üniversitesi’nde canlı yayında darbeyi övmesini, kapısına “Çalıştığım üniversitenin bir darbeci generale kucak açmasından utanıyorum” yazarak protesto ettiği için cezalandırılan Muğla Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Dilek Hattatoğlu’nun davranışının ‘öğrenciler açısından olumsuz ve zarar verici” olduğunu savundu.

Yeni Şafak’ın sorularını cevaplandıran Muğla Üniversitesi Rektörü Oktik, “Üniversitemiz Fen-Edebiyat Fakültesi öğretim elemanlarından Öğr. Gör. Dr. Dilek Hattatoğlu, çalışma odasının kapısına ‘Çalıştığım üniversitenin darbeci bir generale kucak açmasından utanıyorum ve protesto ediyorum’ ifadelerini içeren bir yazı asmış, Dekanlık tarafından birkaç kez uyarılmasına rağmen, uyarıları dikkate almamış ve bu davranışı bilinçli olarak yaptığını ifade etmiştir. Kurumun itibarını sarsıcı ve özellikle öğrenciler açısından olumsuz ve zarar verici sonuçların doğmasına sebebiyet verdiğinden dolayı görev yaptığı Fakülte Dekanlığı tarafından hakkında açılan disiplin soruşturması sonucunda, taşıdığı sıfatın gerektirdiği vakara yakışmayan tutum ve davranışta bulunması nedeniyle Dekanlık Kararı gereğince uyarma cezası ile cezalandırılmış olup, soruşturma sonucundan Rektörlüğümüz bilgilendirilmiştir” dedi.

Oktik, Hattatoğlu’nun yardımcı doçentlik kadrosunun alınmasını ise, ‘yeterli sayıda bilimsel çalışma yapmadığı, çalışmalarının akademik ölçülere uymadığı, bölüm içindeki tutum ve davranışlarının olumsuz olduğu ve yardımcı doçentliğe atanma şartlarını taşımadığı’ gerekçelerine dayandırdı.

İZİNSİZ DEMEÇ VERDİ VE ATILDI

Şener Oktik, Dr. Selçuk Özdağ’ın üniversiteden atılmasının ise ‘izinsiz demeç’ vermesinden kaynaklandığını belirtti. Üniversite öğretim üyelerinin siyasi partilere üye olma haklarının olmasına rağmen YÖK Disiplin Yönetmeliği’nin izinsiz demeç verilmesini yasakladığını söyleyen Oktik, “Özdağ, yaptığı açıklamalarla üniversitemizin kurumsal kimliğini toplum önünde küçük düşürmeye ve kamuoyunda yanlış düşüncelerin yer etmesine neden olan davranışlar sergilemiştir” dedi. Rektör Oktik, Danıştay saldırısını protesto için Muğla’da yapılan yürüyüş yürüyüşün de yargı mensupları öncülüğünde tertiplendiğini iddia ederek şunları söyledi: “Birçok siyasi parti ve sivil toplum örgütü ile kamu kurum ve kuruluşlarının katıldığı yürüyüşün tek bir siyasi parti ile ilişkilendirilmesi ve bundan dolayı cumhuriyetimize ve cumhuriyetimizin kazanımlarına sahip çıkmak adına yürüyüşe katılan üniversitemizin de bir siyasi parti ile ilişkilendirilmesi eleştiri mahiyetinde değil, tamamen haksız ve asılsız bir suçlamadır”

YÖK BAŞKANINA DA CEZA VERiLSİN

Muğla Üniversitesi Rektörü Şener Oktik’in kendisi hakkındaki açıklamarını hayretle karşıladığını söyleyen Dr. Selçuk Özdağ, izinsiz demeç vermesi konusunda ”Ben siyasi partide genel başkan yardımcısı olacağım ama hiç demeç vermeyeceğim. peki siyasi partide konu mankeni mi olacağım? YÖK Başkanı bile siyasi açıklamalar yapıyor. YÖK Başkanı’na da ceza versinler o zaman.” açıklamasında bulundu. Özdağ ayrıca Muğla’daki yürüyüşü yargı mensuplarının değil, Muğla Barosu’nun organize ettiğini, yürüyüşe CHP, DSP, İşçi Partisi ve Emek Partisi gibi bilumum sol partilerin katıldığını söyledi. Özdağ yürüyüşe katılım konusunda rektör dekanlara ve öğretim üyelerine baskı yaptığını, katılım konusunda senatoda karar bile alınmadığını sözlerine ekledi.