Sabretmeyi başaran, orucundan daha çok lezzet alır ve ibadetinin sebeb-i hikmetini tefekkür eder. Peygamber efendimiz, sabrın ancak çaba ve gayretle kazanılacağını bildirmiştir. Bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır, “Kim dilenmekten çekinir, iffetli davranırsa Allah onu iffetli kılar. Kim tok gözlü olmak isterse, Allah onu başkalarına muhtaç olmaktan kurtarır. Kim de sabretmeye gayret ederse Allah ona sabır verir. Hiçbir kimseye sabırdan daha hayırlı ve büyük bir lütuf verilmemiştir."Sabır, birçok insanın zannetiği gibi sadece beklemek değildir. Aksine sabır; direnmek, mukavemet etmek ve tahammül göstermektir. Ancak sabrın, beklemekten farkının olması için, sadece Allah için ve Allah uğrunda gösterilmesi gerekir. Yani çaresizlikten veya elden bir şey gelmediğinden beklemenin adı sabır değildir. Dolayısıyla Ramazan ayında oruç tutan bir müslümanın, bu orucu sadece Rabbi emrettiği için tuttuğunun ve Rabbi emrettiği için açlığa sabrettiğinin bilincine varması gerekir.
Gadban'a göre bu 8 madde, oruçlu iken sabredilmesi gereken şeylerin başında gelmektedir. Sabredilecek şeyler çok olunca, mükafatı ve bereketi de beraberinde taşır. Çünkü insan bu ay gayret edip çabalarsa, diğer aylarda yakalayamadığı bir takva ölçüsünü yakayabilir. Bakara Suresi'nin 183. ayeti şöyle buyurur, “Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, takvâ sahibi olmanız için size de farz kılındı." Bu ayet, orucun insanı takvâlı kıldığının en büyük delilidir.