|

Rusya Cilvegözü'nden insani yardım koridorunu veto etti: Suriye'de 4 milyon kişi aç kalabilir

Rusya, Hatay’daki Cilvegözü Sınır Kapısı üzerinden Suriye’ye yapılan insani yardımların 12 ay uzatılmasını veto etti. BM Güvenlik Konseyi, bugün aksi yönde karar alamazsa ülkenin kuzeybatısında 4 milyondan fazla kişi açlık riskiyle karşı karşıya kalacak. Kızılay Uluslararası İşler Müdürü Alper Küçük, kriz aşılmazsa Türkiye ve Avrupa’ya yeni göç dalgası yaşanabileceğini söyledi.

Hatice Saka
00:00 - 10/07/2022 Pazar
Güncelleme: 21:19 - 9/07/2022 Cumartesi
Yeni Şafak
Arşiv
Arşiv

Rusya, Cilvegözü Sınır Kapısı üzerinden Suriye'ye insani yardımın yapılmasına imkan tanıyan mekanizmanın süresinin uzatılmasını veto etti. BM Güvenlik Konseyi bugün aksi yönde bir karar alamazsa, Suriye'ye uluslararası insani yardımların gönderildiği Cilvegözü Sınır Kapısı kullanılamayacak ve ülkenin kuzeybatısında 4 milyondan fazla kişi açlık riskiyle karşı karşıya kalacak.

Bu durum büyük bir göç dalgasının Türkiye ve Türkiye üzerinden Avrupa'ya yönelmesi riskini arttırıyor. Konuyla ilgili Yeni Şafak'a açıklama yapan Kızılay Uluslararası İşler ve Göç Hizmetleri Genel Müdürü Alper Küçük, “Taraflar arasındaki görüşmeler henüz bitmedi. Tüm tarafların ortak bir zeminde buluşabilmesini ümit ediyoruz” dedi.

GÖÇ DALGASI OLABİLİR

Durumun endişe verici olduğunu kaydeden Küçük, “Bir ülkenin elini kaldırmasıyla 4 milyon insanın hayatının altüst olabilecek olması çok acı bir durum, utanç verici. Suriyelilerin en son ihtiyacı olan şey, insanların onlara sırtını dönmesi” dedi. Yardımların sekteye uğramasının göç dalgasına yol açabileceğine dikkat çeken Küçük, “Suriye'nin kuzeyindeki insanlar kendi ülkelerinde iç göç mağduru olarak yaşamlarını güçlükle sürdürüyor. Özellikle İdlib'de insanların tek yaşam kaynağı Türkiye üzerinden gelen yardımlar. Azalan insani yardım, daha fazla insanın zorla yerlerini terkedecek olması anlamına geliyor. Bu bağlamda Türkiye ve Avrupa'ya yönelik yeni bir göç dalgası yaşanabilir” şeklinde konuştu.

YASAL ZEMİN KALKACAK

  • Kızılay'ın her şarttı bölgeye yardım götürmeye devam edeceğini belirten Küçük, şunları kaydetti: “Sınırda iki tip yardım sistemi var. Birisi Kızılay ve yardımcı olduğu STK’ların yaptığı yardımlar. Bunlar aylık 800’e yakın TIR. Buna ek olarak aynı büyüklükte BM yardımları var. İki kanaldan giden bu yardımlar 4 milyondan fazla kişiye ulaşıyor. Bu karar kanalın birinin kapanması, BM'nin operasyon kabiliyetini yitirmesi anlamına geliyor. Bu durumda BM'ye destek olan donör kuruluşların bazılarının desteği azaltması veya durdurması gibi riskler de öngörüyoruz. Ayrıca sınır ötesi yardımlar üzerindeki güçlü bir yasal koruyuculuk zemini kalkmış olacak.”

SAĞDUYULU OLSUNLAR

İdlib'deki Tıh Kampı sorumlusu Abdusselam Muhammed el-Yusuf da yardımların durmasının insani felakete yol açacağını dile getirdi: “Ruslar hayat damarlarımızı kesmek istiyor. Bab el-Hava bize yardımları ulaştıran tek kanal. Onun kapanması büyük felakete yol açar. Sadece gıda yardımının azalması anlamına gelmiyor. Sağlık, eğitim ve yaşama dair tüm ihtiyaçların karşılanamaması demek. Vicdanların ölmediğine inanmak istiyoruz. Konseydeki diğer ülkelerin sağduyulu davranacağını ümit ediyor, bu insanlık suçuna ortak olmayacaklarına inanıyoruz. Uluslararası kuruluşların gönderdiği yardımlar 80 kilodan 40’a düştü. Çocuklarda yetersiz beslenmeden doğan sorunlar var.”

#​Rusya
#Hatay
#Cilvegözü Sınır Kapısı
#Suriye
#BM
#Kızılay
#Alper Küçük
#Abdusselam Muhammed el-Yusuf
2 yıl önce