|

Rusya’dan özür dilemeyeceğiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya lideri Putin’in açıklamalarına sert tepki gösterdi. Erdoğan, “Böyle ifadeleri nasıl söylersin” diye seslendiği Putin’in özür beklentisine de “Rusya’dan özür dilemeyeceğiz. Hava sahamızı ihlal edenler bizden özür dilemeli” dedi. Erdoğan, hava sahası ihlali halinde aynı karşılığın verileceğini söyledi.

Yeni Şafak
04:00 - 27/11/2015 Cuma
Güncelleme: 08:20 - 27/11/2015 Cuma
Yeni Şafak

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in açıklamalarına ve Türkiye'ye yönelik suçlamalarına sert tepki gösterdi. CNN International'a konuşan Erdoğan, Putin'in 'Türkiye özür dilemeli' çağrısına, “Rusya'dan özür dilemeyeceğiz. Hava sahamızı ihlal edenler bizden özür dilemeli. Pilotlarımız ve silahlı kuvvetlerimiz, angajman kurallarının ihlal edilmesi üzerine görevlerini yerine getirdi" karşılığını verdi. Cumhurbaşkanı, gerilim peşinde olmadıklarını da sözlerine ekledi.



SİPARİŞLE MÜCADELE VERMİYORUZ


Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki 15. muhtarlar buluşmasında da Putin'e yönelik eleştirilerini sürdürdü. Erdoğan, özetle şunları söyledi:



Suriye konusu tıpkı Irak, Mısır, Libya, Balkanlar, Kırım, Kafkasya gibi bizim asli meselemizdir. Bizim bu coğrafyaya bakışımız asla diğer ülkeler gibi olamaz. Suriye'deki kardeşlerimizin kurtuluş mücadelelerinde yanlarında olmayı sürdüreceğiz. Biz sipariş üzere mücadele vermiyoruz. Daha önce Afganistan'da oynanan bir senaryonun şimdi farklı bir isimle Irak ve Suriye'de tedavüle sokulduğunu biliyoruz.



TÜRKİYE'NİN YÜZDE 99'U MÜSLÜMAN


DAİŞ meselesinin açıkça ortaya çıkmasını istiyoruz. Böylece bu örgütü bahane ederek bölgeyi dizayn etmenin, bölgeyle ilgili farklı projeleri hayata geçirmenin peşinde olanların asıl yüzlerini hep birlikte görmüş olacağız. Dikkat ediniz, DAİŞ ile mücadele görüntüsü altında Suriye'de askeri faaliyet yürüten ülkelerin bir kısmı, sadece rejim karşıtı muhalifleri hedef almıştır.


Şöyle bir açıklama yapılabilir mi? Bu ülkede 'idarenin, idarecilerin, Türkiye'yi İslamlaştırma gayreti var' diye bir açıklama yapılabilir mi? Demek ki ben, hükümet, bizler, 'Türkiye'yi İslamlaştırma gayreti' içerisindeyiz. Ya Türkiye'nin yüzde 99'u Müslüman, bunu nasıl söylersin? Böyle bir ifade nasıl kullanılır? Ben kalkıp da Rusya için, 'Rusya'yı yönetim Hristiyanlaştırma gayreti içerisinde' diyebilir miyim? Orada da 30 milyon Müslüman var. Tayyip Erdoğan Müslümandır. Yüzde 99'u bu ülkenin Müslüman. O zaman ben neyin gayreti içerisinde olacağım ki?





SİYASİLERE YAKIŞMIYOR


Ama tespite, şu yanlışa bakın. Bizim büyükelçiliğimizin taşlanması, camların, çerçevelerin indirilmesi doğru bir yaklaşım mı? Biz bugüne kadar bu tür şeylerde her zaman bu tür eylemlere giren aşırı uçlara, fanatiklere hep emniyet teşkilatımızla karşı durmuşuzdur, hep engellemişizdir. Bunlar önemli mi? Biz bunları çok da önemsemiyoruz ama biz stratejik ortağız. Ve biz şu ana kadar getirdiğimiz süreci bu noktada bazı tehditlerle, 'ortak projeler durdurulabilir, aramızdaki şu andaki bazı münasebetler kaldırılabilir...' Ya bu yaklaşımlar siyasilere yakışıyor mu? Bunlar olacak şeyler mi?



BİZLERİ ÜZMÜŞTÜR


Nerede hata yapıldığı konusunda, siyasilerin, askerlerin konuşması, ondan sonra bu hataların karşılıklı olarak giderilmesi gerekir. Eğer buna bakmayıp da bu şekilde duygusal açıklamalar yapacak olursak, bunlar doğru olmaz. Suriye olayını daha önce de defaatle görüşmüşüz ama ardından böyle bir şeyin olması bizleri üzmüştür.



Yazıklar olsun


IŞİD'in en büyük destekçisinin Esed rejimi olduğunu vurgulayan Erdoğan, Putin'in 'Türkiye'nin IŞİD'den petrol aldığı' iddialarına da tepkisini, “Şimdi diyorlar ki 'DAİŞ'ten, Türkiye, petrol alıyormuş'. Yetkili makamlarda olanlar bunu söylüyor. Çok ayıp. Yazıklar olsun. Türkiye, şu anda petrolünü de doğalgazını da aldığı yerler bellidir. Biz en büyük bu noktadaki ithalatı Rusya'dan yapıyoruz. İkinci derecede İran'dan yapıyoruz. Azerbaycan'dan doğalgaz alıyoruz. Kuzey Irak'tan aynı şekilde alıyoruz. Bunun yanında Cezayir ve Katar'dan alıyoruz. Bizim aldığımız yerler belli" sözleriyle gösterdi. Cumhurbaşkanı, “DAİŞ'ten bizim bu şekilde petrol aldığımızı iddia edenler, bu iddialarını ispatla mükelleftir aksi takdirde bu ülkeye kimse iftira atamaz ben onları müfteri olmakla sıfatlandırırım. DAİŞ, çıkardığı petrolü Esed'e satıyor. DAİŞ'in hem silah hem finans gücünün arkasında illa bir yer aranacaksa ilk bakılacak yer Esed rejimi, onunla birlikte hareket eden ülkeler olmalıdır" dedi.





Aynı karşılığı yine veririz


Türkiye'nin ne Rusya ne de başka herhangi bir ülkeye karşı doğrudan askeri müdahalesinin söz konusu olmadığını belirten Erdoğan, “Herkesten egemenlik haklarımızı bir defa gözetmesi ve bu haklarımıza hassasiyet göstermesini bekliyoruz. Tüm dünyanın, bizim haklı olduğumuzu kabul ettiği bir hadisenin, siyasi ve ekonomik ilişkilerimizi kapsayacak şekilde genişletilmesini de doğru bulmuyoruz. Aynı ihlal bugün yapılsa, Türkiye yine aynı karşılığı vermek durumundadır. Bu konuda ihlale maruz kalan değil, ihlali yapan ülkenin kendisini sorgulaması, hadisenin tekerrürünü önlemek için tedbirlerini alması lazımdır" dedi.



Ilımlı muhalifleri destekleyeceğiz


Esed rejimine karşı mücadele eden muhalif unsurların desteklenmesinin, uluslararası meşruiyete haiz bir çaba olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Esed rejimi ve terör örgütlerinin desteklenmesi ise tamamen ilgili ülkenin kendi kararıdır. Uluslararası meşruiyete sahip değildir. Buradan bir kez daha ifade ediyorum; biz Bayırbucak Türkmenleriyle Esed rejimine karşı mücadele eden ılımlı muhalifleri, ılımlı muhalif grupları destekliyoruz, destekleyeceğiz. Çünkü bunlar mazlumdur, mağdurdur. Oradaki toprakların bunlar sahipleridir. Akrabayız ve onlar bizim soydaşlarımızdır" dedi.





Putin'i aradım yanıt vermedi


France 24 Kanalı'na da Rus uçağının düşürülmesiyle ilgili konuşan Erdoğan, “Olaydan sonra Putin'i telefonla aradım ama o andan bu ana kadar henüz bize bir dönüş söz konusu değil" dedi. Erdoğan, Moskova'daki Türk Büyükelçiliği'ne yapılan saldırıyla ilgili olarak da “Moskova'daki elçiliğimize saldırıdan üzüntü duyduk. Benzer şeyler benim ülkemde de olabilir ama ben, benim ülkemde buna asla müsaade etmem." diye konuştu. Uçak düşürüldüğünde hangi ülkeye ait olduğunun bilinmediğini vurgulayan Erdoğan, olayın angajman kurallarının otomatik işlemesinin sonucu olduğunu ifade etti. “Bir Rus uçağı olduğu belli olmuş olsaydı belki uyarıların türü farklı olabilirdi" diyen Erdoğan, “Yani bu uyarılar çok daha farklı bir zeminde ulaştırılarak farklı yerler devreye sokulmak suretiyle bu ihlalinin önü kesilebilirdi ama bu konuda hassasiyetin devam etmesinde fayda var. Yani bu tür ihlallerin olmaması gerekir" şeklinde konuştu. Türkiye'nin terörden arındırılmış bölge ısrarına dikkat çeken Erdoğan şöyle konuştu: “Şimdi oraya kuşkuyla bakarsanız peki Türkiye olarak ben ne yapacağım? Ben nereye kadar gelen mültecileri alacağım. Şu anda 2.5 milyon mülteci var. Bu nereye kadar devam edecek. Biz 2.5 milyona çözüm ararken kapımızı açıyoruz ama Avrupa şu anda 200 bin için telaşa düşüyor, O daha büyük bir alan, mali imkanları bize göre çok daha fazla. Peki o zaman Türkiye olarak biz ne yapacağız? Külfet paylaşımıyla gelin bunu beraber yapalım"





#Cumhurbaşkanı Erdoğan
#rusya türkiye
#putin
8 yıl önce