Körfez'de büyük krizin kapısını aralayan Katar ablukası, 2017 yılından bu yana Ortadoğu'da büyük kamplaşmalara neden oldu.
Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn öncülüğünde başlatılan abluka 3 yılda hiçbir sonuç vermediği gibi, Katar krizden daha güçlü bir şekilde çıktı.
- Cemal Kaşıkçı olayı, İran tehdidi ve ARAMCO tesislerine yönelik saldırıyla kabus dönemi geçiren
- dair haberlerin sayısı artıyor.
Son gelişmeleri yenisafak.com'a değerlendiren Ortadoğu Uzmanı Ali Bakeer, "Son gelişmeler elbette iyi niyet göstergesi ancak her şey abluka uygulayan ülkelerin krizi çözmek için adım atmaya hazır olup olmadıklarına bağlı olacak. 2017'de abluka uygulayan ülkeler çok ileriye gittiler. Abluka konusunda somut adımlar atılmadıkça, küçük jestlerin krizi sona erdirmesinin imkanı yok." değerlendirmesinde bulundu.
BAE İLİŞKİLERİN DÜZELMESİNDEN ENDİŞELİ
Birleşik Arap Emirlikleri'nin Katar krizinde çözülmesindeki politikasına da değinen Baker, "Geçtiğimiz ay boyunca Suudi Arabistan Katar'a karşı küçük jest adımları attı. Bu adımlar küçük olmasına rağmen Riyad yönetimi Doha ile ilişkileri düzeltmek için olumlu olabileceğine dair izlenim bırakıyorlar. BAE yönetiminden ise bu bağlamda sorunların çözümü için iyi niyetli bir adım yok. Birleşik Arap Emirlikler'nin Müslüman Kardeşler konusundaki korkuları bunun bir nedeni olabilir ancak Abu Dabi yönetimi, Suudi Arabistan-Katar ilişkileri düzelirse kendileri açısından bunun ters tepeceğinden korkuyor" dedi.
SUUDİ ARABİSTAN DIŞ POLİTİKASI DEĞİŞİYOR MU?
"ARAMCO saldırıları sonrası Suudi Arabistan, dış politikada vizyon mu değiştiriyor?" sorusuna yanıt veren Bakeer, "Trump yönetimi son aylarda İran'ın Körfez'deki gerilimi tırmandırmasına bir yanıt vermedi. Bu yüzden hem Suudi Arabistan hem de Birleşik Arap Emirlikleri İran'a yönelik politikalarını yeniden düzenlemek ve düşünmek durumunda kaldı. Ancak bunu Suudi Arabistan dış politikası için yeni bir vizyon olarak nitelendiremem. Bu Katar'la Körfez krizini manasız kılıyor" ifadelerini kullandı.
KÖRFEZ'DE KRİZ NASIL ÇÖZÜLECEK?
Bakeer'e göre, Katar ile Körfez arasındaki krizin sona ermesi için haksız şekilde uygulanan ablukaya son vermek ilk adım olabilir ancak bu sorunların biteceği anlamına da gelmiyor:
- "Abluka krizinin ardından Katar'ın bu ülkelere yönelik güven tazelemesi kolay değil ancak krizin sona erdirecek adımların atılmasıyla taraflar arasında güven arttırıcı adımlar atılabilir"
KATAR İLE TÜRKİYE İLİŞKİLERİNDE SINAVLAR VAR
Al Jazeera'nın Barış Pınarı Harekatı sonrası Türkiye karşıtı birçok haber yayınlaması sonrası Türkiye-Katar ilişkileri de sorgulanmaya başlandı. Bu gelişmeleri yenisafak.com için değerlendiren Bakeer, şu ifadelere yer verdi:
- "Bence hiçbir stratejik ilişki zorluklardan muaf değil. Bu Türkiye ile Katar arasındaki ilişkide de böyle. Katar-Türkiye ilişkileri sonbirkaç yılda zorlu testlerden geçti ve birkaç zorluğun üstesinden gelindi. Yeni sınavların ortaya çıktığını düşünüyorum ve bunları çözümü için karşılıklı anlayışa ve dirayete ihtiyaç var. Bence hem Ankara hem de Doha'nın bunu gerçekleştirecek doğru araçları var"