Ayrımcılığa karşı hakkınızı arayın

Merve Safa Akıntürk Yeni Şafak
Arşiv.

Uluslararası ve Türkiye’deki hukuki metinlerde, eşitlik ve ayrımcılık başlığı altında ele alınan kılık kıyafete dayalı ayrımcılığın birçok yaptırımı bulunuyor. Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Uzmanı Özlem Demir Yazar, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler'in (BM) ayrımcılık ve eşitliğe dair birçok sözleşme olduğunun altını çizerek “Bütün bunlarda kişilerin dinleri ya da inançları nedeniyle ayrımcılığa uğrayamayacakları, yine bu ayrımcılığın çalışma hayatında da yasak olduğuna ilişkin genel hükümler var” dedi.

ANAYASAL GÜVENCE VAR

Türkiye’de de başta anayasa olmak üzere birçok hukuki metinde ayrımcılık ile ilgili maddelerin bulunduğunu belirten Yazar, “Anayasa’da eşitlik ilkesi, eşitliğin herkes açısından geçerli olduğu, ayrımcılık yapılamayacağı düzenleniyor. Ayrımcılık yasağının kapsamı belirtiliyor. Burada, insanlara hizmet sunarken ve bu hizmetlere ilişkin bilgilendirme yaparken kişilere hiçbir şekilde sayılan temeller nedeniyle işte bunlar engellilik, cinsiyet, dini inanç, mezhep veya felsefi siyasi görüş gibi kanunda geçen temeller nedeniyle ayrımcılık yapılamaz diyoruz. Yapıldığını tespiti halinde bu kişiler bize başvuru yapabiliyorlar” ifadelerini kullandı. Başvurunun ön inceleme şartlarını taşıyorsa ayrımcılık yasağının ihlal edildiğine karar verildiğini vurgulayan Yazar, “Bu kararı vermemizin üzerine de

idari yaptırım yetkimiz var. Bu da 141 bin 934 TL idari para cezası demek. Tüm iç hukuk yollarını tükettikten sonra AYM’ye gidilebiliyor. KDK’ya başvuru yapılabiliyor” bilgisini verdi. İstanbul 2 No’lu Baro Başkanı Yasin Şamlı da “TCK’nın nefret ve ayrımcılık başlığını taşıyan bölümünde, 'Dil, ırk, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep farklılığından kaynaklanan nefret nedeniyle, bir

kişiye kamuya arz edilmiş olan bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya kiraya verilmesini, belli bir hizmetten yararlanmasını, işe alınmasını, olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyen kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.' maddesi yer alıyor. Dolayısıyla bu ayrımcılığı yapanlar TCK’ya göre suç işler” şeklinde konuştu.

BU AHLAKİ BİR SORUN

Bu gibi ayrımcılıkların ahlaki bir sorun olduğunu vurgulayan Şamlı, şunları söyledi: “Özü itibariyle bu ayrımcı yaklaşım yabancı menşelidir. Milletimizin inancına, örfüne, ahlakına aykırıdır. Dünya geneline bakarak rahatlıkla söyleyebiliriz ki ayrımcılık ve nefret suçları Müslüman olmayanlar tarafından Müslümanlara karşı çokça işlenmektedir. Sömürü, köleleştirme ve soykırım şu anda dünyaya hâkim olan batı medeniyetinin insanlığın başına getirdiği felaketlerdir. Ülkemizde de bu zihniyetin esiri olan kimseler maalesef var.”


Bakan Tunç'tan AYM'nin Can Atalay kararına ilişkin açıklama: Yetkisizlik nedeniyle ret kararı vermeliydi

MHP'den AYM'ye '85'inci madde' tepkisi: Anayasa'ya bağlı kalmama tavrını sürdürüyor

Anayasa'ya yargı ayarı

Fiyat anarşistleri FETÖ'cüdür