Hamas Sözcüsü Dr. Sami Abu Zuhri'nin TVNET'te katıldığı programdaki açıklamalarından satır başlıkları;
- İsrail'in var olan güçle işgal edilen topraklar vardı. Daha önce silah, füzelerle yaptılar. Şimdi ise bunu meşrulaştırmaya, kağıt üzerinden yapmaya çalışıyorlar. İlhak planını siyaset üzerinden yapacaklar.
İlhakın diğer anlamı ise başlangıç noktası olarak Batı Şeria'nın yüzde 30 kısmından başlıyor. Filistin bir kutu şeklinde kalacak. İlhak edilen yerler ziraat ve ekonomi açısından en önemli yerden başlayacaklar.
Trump ve Netanyahu arasında özel bir durum var: Evangelizm
Trump ve Netanyahu'nun arasında özel ilişkilerden kaynaklı bir durum. Trump'ın bir takım seçim planları var. Yahudi lobisinin desteğini istiyor.
İlhakı desteklemesinin diğer bir sebebi ise Evangelist ortak konuları.
Filistin, Netanyahu ve Gantz'ın arasındaki seçim durumuna nasıl bakıyor?
Netanyahu ve Gantz arasında işgalin konusu noktasında bir anlaşmazlık söz konusu değil. Her iki taraf da işgali istiyor ve destekliyor. Hangisi başa gelirse bu ablukaya devam edecek. Ama ayrıntı konusunda anlaşmazlıkları var. Nereden başlayalım hangi kısma geçelim gibi.
Kim gelirse gelsin bu planı ve işgali devam ettirecek.
Filistin'i savunmaya hazırız
İlhak planı uygulanırsa coğrafya ve bölgede yaşayan kişiler açısından çok tehlikeli bir durum. Ne olursa olsun biz buradayız. Bu planın gerçekleşmemesi için her zaman hazırız.
- Bu ilhakın etkileri ve tehlikelerinden dolayı Filistin bir oldu. Bir olmaya devam edeceğiz.
'Büyük Dönüş Yürüyüşü' dünyada ses getirdi
Her cuma yürüyüşü haftalık olarak başladı ve durdurulmadı. Faaliyet devam ediyor kesilmedi. Bu yürüyüşün çok büyük bir önemi var.
- Gazze ve Batı Şeria'nın ayrılması en büyük sıkıntımızdı. 'Büyük Dönüş Yürüyüşü'nün devam etmesi ve Filistin'i özgürleştirmek bizim devamlı bir görevimizdir.
Dünyada şöyle bakılıyor; Gazze ayrı Batı Şeria ayrı. Ama bizim bildiğimiz Filistin tek bir parça. Ayrı bölgelermiş gibi görülmemeli.
Türkiye, Ayasofya ile ilgili ne karar verirse onu destekleriz
Ayasofya, Türkiye mülkiyetindedir. Türkiye egemenliğinde bulunan bu mülk için ne karar verilirse biz onu destekleriz. Türkiye'nin vereceği karara kimsenin karışmaması gerekmektedir.
Filistin toprakları sadece Filistinlilerin değil Türkiye'ninde toprağıdır
Filistin, sadece Filistinlilerin toprağı değil bütün Müslümanların toprağıdır. Özellikle Türk kardeşlerimizin toprağıdır.
- Türkiye zaten Osmanlı döneminde Filistin'de 4 asır kalmıştır. Ve oradaki izleri bugüne kadar şahitlik ediyor bu döneme.
Biz Türk kardeşlerimizden bir ricada bulunacaksak bu dava sizinde davanızdır ve buna sahip çıkmanızı istiyoruz diyebiliriz ancak.
Türkiye'den Filistin davası ile ilgili çıkan sesler ABD'yi ve İsrail'i çok rahatsız ediyor.
Biz artık yalnız değiliz. Filistinliler olarak yalnız olmadığımızı yanımızda olduğunuzu hissediyoruz. Batı ülkeleri her ne kadar İsrail'in yanında olsa da sizin bizim yanımızda olması, bu ruhun olması bizi iyi hissettiriyor.