Geçen hafta fındık sezonuna girildiğini, hatta pazara inmeye başladığını ve halen fiyatının belli olmadığını yazmıştık.
Yazının kaleme alındığı esnada Tarım Bakanlığı'nın TMO kanalıyla 10.5 ve 10.00 lira fiyattan fındık alımı yapılacağı açıklaması geldi.
Bu açıklama sonrasında tartışmalar daha alevlendi ve muhalefet partisinin bölge milletvekilleri üretici sorunları, fındık fiyatları ve tekelleşme konusunda Meclis araştırma önergesi verdikleri basına yansıdı.
Yani, fındık fiyatları görsel, yazılı ve sosyal medyada gündemdeki yerini koruyor. Bu nedenle biz de konuya kaldığımız yerden devam edelim dedik.
***
TMO’nun regülasyon amaçlı piyasaya girmesinin doğru olacağını, çünkü rekabet şartları oluşmadığından gerçekçi fiyatlardan bahsetmenin mümkün olamayacağını (çok sayıda satıcı-az sayıda alıcı), fiyatların az sayıda alıcı tarafından baskılandığını belirttik.
Rekabet kurulu müdahale etmediğine göre, bu yanlış bir algıdır (!) diye düşünülebilir.
***
Kamuoyunda da kararın doğruluğu değil, belirlenen alım fiyatının düşüklüğü tartışılıyor.
Maliyet hesabı yapılarak bir fiyat belirlenmiş, maliyet dışında bahçe sahiplerinin geçimlerine katkı sağlayacak ek bir getiri olmayacağı için eleştiri yapılıyor.
***
Yani 10 liradan satılan fındığa 2 ila 2.5 lira arası da bir arazı desteği alınıyor.
Burada alan desteği yerine kg başına devlet 3 lira veriyorum deseydi, hem desteğin farkındalığı söz konusu olacaktı, hem de verimi artırmaya yönelik gayretler (gübreleme, ilaçlama, budana v.s.) artabilecekti.
***
Önceki yazımızda belirttiğimiz gibi, fındık fiyatları sadece üreticilerin gelirini değil, ihracat fiyatlarını, dolayısıyla gelirini de etkiliyor. Fiyatlar ile ihracat gelirleri doğru orantılı. Yani iç piyasada fiyatlar tavan yaptığında ihracat gelirlerinin rekor kırdığını, fiyatlar dibe vurduğunda çok fındığı ucuz fiyattan sattığımızı ve bunun toplam ihracat gelirlerini de artırmadığını belirtmiştik.
Bu nedenle, iç fiyatları düşük tutmanın ne üreticiye ne de ihracat gelirlerine olumlu bir katkı yapmayacağına işaret ettik.
Yine istikrarlı bir ihracat geliri ve fındık piyasası için istikrarlı bir fiyata ihtiyaç duyulduğunu, bunun da fındığın arz-talep dengesini sağlayacak regülasyon müessesesiyle mümkün olabileceğini söylemiştik.
***
TMO 6 Eylül sonrası alım yapmaya başlayacak.
Şu anda piyasaya inen fındığın kilosu 8.50 - 9.50 TL arasında işlem görmektedir.
TMO’nun depolarının yeterliliği, randevulu sistemin gecikmelere neden olup olmaması ve alacağı fındık miktarı piyasa fiyatlarını belirleyecektir.
Hükümetin, fiyatların 10 liranın altına düşmemesi için (üreticinin korunması) aldığı karar, doğrudan fiyatı devlet düşük belirledi algısıyla, aleyhine dönüşmüştür.
***
Bu sayede hem üretici geliri, hem de ülkeye girecek döviz miktarı (ihracat geliri) artacaktır.
***
Konu bugünden siyaset malzemesi yapılmış ve muhalefetin bölge milletvekillerinin hazırladığı soru önergesiyle Meclis'e taşınmıştır.
Konuyla ilgili başta iktidarın bölge milletvekilleri olmak üzere hükümet kanadından bir açıklama gelmemesi, verilen fiyatın(TMO alım fiyatı) iktidar tarafından da beğenilmediği anlamına gelmektedir.