***
Okulların müdür koltuklarında oturanların
. Sözüm ona okulları Amerikalılara devretmişler… Anlayacağınız
maharetiyle okulları hala kontrol ediyorlar. Zaten bu örgütün elemanlarının Amerikan vatandaşlığı her daim ceplerinde hazır.
Sadece okullar üzerinden nüfuzlarını sürdürmüyorlar. FETÖ'cüler 15 Temmuz'dan sonra para dolu bavullarla Bosna'ya gelmişler. Birçoğunun oturma izni bile var. Bosna gibi karmaşık yönetim biçimine sahip bir ülkede oturma ve çalışma izni almanın zorluğunu biliyoruz. Ama bu zorluk FETÖ'cüler için geçerli değil. Zira devlet kademesinde görev yapan birçok Boşnak onların tezgahından geçmiş, (okullarından mezun).
***
FETÖ'cüler hem çalışma izni, hem oturma izni konusunda epeyce mahirler. Başçarşı'nın en gözde dükkanlarının bir kaçında faaliyet bile gösteriyorlar. Diğer yatırımlarını hiç saymayayım. Bazıları vatandaşlık için başvurmuş. Yakın gelecekte Türkiye'den firar etmiş FETÖ'cülerin bir kısmının Bosna Hersek vatandaşı olduğunu görürsek şaşırmayalım.
FETÖ'cülerin sahip olduğu ilk ve orta öğretim kurumlarının kampüsüne geçtiğimiz günlerde el koyulmuştu. O kampüste şimdi Türk ve Boşnak hayır severlerin kurduğu Sedef Vakfı'nın okulu var.
Sedef Vakfı'nın biraz da geç kalmış olarak açtığı ilk ve ortaokulun eğitim sistemiyle ilgili eleştirileri de dinledim ama konumuz bu değil…
Devam edelim.
Bosna Hersek'in yönetim boşluğunu iyi bilen FETÖ'cüler burada kök salıyor. Ve yıllardır bizim yakın ilgi alanımızda olan bir ülkenin entelijansiyası şu anda FETÖ'cülerin ciddi anlamda kontrolü altında.
Buralara FETÖ'cülerin dışında eli uzananlar da var. Onların yalan yanlış ve kasıtlı yönlendirmelerine de şahit oldum.
Darbe teşebbüsü sonrası ilan edilen Olağan Üstü Hal (OHAL) ve yayınlanan Kanun Hükmündeki Kararnameler (KHK) üzerinden hükümet ve Cumhurbaşkanı yoğun eleştiri altında. Çünkü
***
meselesine gelince…
Açıkçası FETÖ'nün Türkiye'de ne yaptığı konusunda sağlıklı bilgileri muhataplarına ulaştıran bir mekanizmadan söz etmek çok zor.
Çünkü görüştüğüm yazar, çizer ve siyasetçilerden anladığım o ki Türkiye'nin tezlerini burada güçlü bir şekilde dillendiren neredeyse yok.
Mücadeleyi oralarda yürüttüğünü söyleyenlerin ise inandırıcılık gibi bir problemi var!
***
Bosna Hersek sadece bir örnek. Siz Bosna Hersek ismini çıkarın oraya Arnavutluk, Kosova ya da Makedonya ismini koyun; sonuç aynı!
O halde acilen bir yol bulunmalıdır
Belki FETÖ ile mücadele için yurt dışında topyekun bir eylem planı lazım. Zira Washington'da, Brüksel'de, Londra'da, Berlin'de olup bitenler, Saraybosna'da olanlardan pek farklı değil.
Ama özelde yönü Türkiye olan gönül coğrafyamıza dönük bir plana acil ihtiyacımız var. Her şeyi devletten beklememek de gerekiyor (Aslında devlet adına bölgede söz söyleyenlerin önemli bir kısmında da sıkıntı var).
Neyse…
Kanaat önderleri, yazarlar, sivil toplum kuruluşları bölgede büyük organizasyonlara imza atabilir. Bölgenin kanaat önderlerini, sivil toplum kuruluşlarını, kitle iletiş araçlarının sorumlularını doğru ve etkili şekilde bilgilendirebilir.
Yoksa
nın yurt dışında ve özellikle yakın coğrafyamızda bir karşılığı neredeyse kalmamış!
Bir çuval incir boşa gitmek üzere…
Demedi demeyin!