FETÖ’cü olduğu konusunda şüphe edilmeyen “
herif”
hala oturduğu yerde oturuyor. Hakkındaki şikayetler bir duvara tosluyor ve kalıyor. O da olduğu yerde öylece duruyor!
Ve çok güçlü bir siyasetçi,
“Demek ki korunuyor”
diyor!
“Acaba şu şu siyasiler tarafından mı?”
sorumuza,
“Yok onların gücü yetmez…”
diyor. Hafif sinirli haliyle,
“İçimizden birileri olabilir”
diye ekliyor.
Bir süre önce Sabah’tan Dilek Güngör gündeme taşıdı. “Bir FETÖ’cü kurtarma borsası” kurulmuş! Ben onun yalancısıyım. Parası olan, basmış parayı FETÖ’cülükten “yırtmış!”
FETÖ’NÜN KAÇ MASKESİ VAR?
FETÖ ile mücadele ettiğini düşündüğümüz birçok ismin FETÖ ile iltisaklı olduğunu 15 Temmuz’dan bu yana birçok vesileyle görmüş olduk. Polis şeflerinden savcılara, hakimlere kadar…
O kadar ki bazı mülki amirlerin
“kahraman”
mı “
hain
” mi olduğu konusundaki kanaatlerimizin bir günü bir gününe tutmaz oldu. Çünkü kahramanlık edasıyla da gördük, ihanet şebekesiyle iltisaklı olduklarını da…
15 TEMMUZ’DA DARBE
ERKENE ALINMIŞTI
15 Temmuz darbe ve iç işgal girişiminin yıl dönümünde
yeniden FETÖ’cülerin devlet içine yuvalanmış kriptolarını ve gizlenmişlerini ayıklamanın yöntemleri üzerinde kafa yoruyoruz.
Hatırlayın
15 Temmuz darbe ve iç işgal girişimi erkene alınmış bir teşebbüstü
. Yani, gece saat 03.00’te başlaması düşünülen darbe girişimi, deşifre edildiği için akşam 21.00’e alınmıştı.
Bir şeyi daha hatırlayın!
Ağustos şurasında tasfiye olacaklarını anlayan FETÖ’cü askerler, Yüksek Askeri Şura (YAŞ) öncesi darbe yapmak üzere harekete geçmişti!
Ve en nihayetinde 2016’nın baharından itibaren FETÖ’nün kalemşorları
, “Nevbahar’da kışlada çiçekler açacak”
diye yazılar yazarak darbenin işaret fişeğini çoktan ateşlemişti..!
AĞUSTOS’TA TASFİYE OLACAKLAR ŞİMDİ NE YAPIYORDUR?
15 Temmuz’un yıldönümü aynı zamanda YAŞ toplantısının hemen öncesine denk geliyor yine…
Yine listeler hazırlanıyor… FETÖ ile iltisaklı kimler var araştırılıyor!
“Bir tasfiye olur mu”
sorusuna verilen cevap belli…
“Evet!”
Peki
“Tasfiye olacaklarını bilen FETÖ’cüler Ağustos ayına kadar ne yapabilir?
”
Soru biraz beklesin.
KATİLLER VE DARBECİLERDEKİ
CÜRETE BAKIN…
FETÖ davaları devam ediyor, Silivri’de, Sincan’da, vesaire… Davaları takip edenlerin gördükleri bir gerçek var.
FETÖ’cü alçaklar, özgüven patlaması yaşıyor bugünlerde
. Sanki mağdurlar, şehit yakınları, gazi yakınları değil de kendileri! Sanki darbe teşebbüsünde bulunanlar, kan dökenler, can yakanlar onlar değil.
Sanki darbe teşebbüsünde bulunanlar yargılanan sanıklar değil de ecinniler!
Sanki sanık sandalyesinde oturanlar savcı edasında, hakim edasında, savcılar ve hakimler sanki yargılanan sanıklar…
Dahası,
hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan hem Başbakan Yıldırım’dan talimat geldiği halde FETÖ davalarını takip etmeyen Ak Parti teşkilatlarının yüzünden davaların görüldüğü salonlarda FETÖ’cülerin hakimiyeti söz konusu.
En son Silivri’deki davada müşteki avukatlarının on katı sanık avukatı vardı. Davanın müdahilleri yine yoktu.
Ve belli ki yine kulaklarına bir şey söylemiş olmalı ki,
“Eylül’de cezaevleri boşalacak”
lakırtılarını dillendirmeye başladılar.
CEZAEVLERİ FETÖ’NÜN EĞİTİM KAMPI MI?
Askerliğini yapanlar bilir. Askerliğin başladığı günden bittiği güne kadar fısıltı gazetesi sürekli aynı baskıyı yapar,
“Askerlik düşecek. Erken terhis var. Bedelli çıkacakmış; tüh biz niye bedelliyi kaçırdık!”
Askerlik boyunca sürekli aynı cümleleri duyarsınız.
Mapus damındakilerin de bir farkının olmadığını biliyoruz. “Af çıkacak. Cezada indirim olacak
” filan!
Fakat FETÖ’Cülerinki daha bir başka!
1990’lı yıllarda Bayrampaşa Cezaevi’ndeki koğuşlar sol terör örgütü militanlarının eğitim kampına dönmüştü. Tıpkı o yıllardaki gibi bu
kez FETÖ’cülerin koğuşları eğitim kampına dönmüş görünüyor
.
Motivasyonları, dil ve söylem konusundaki ortak tutumları cezaevi koğuşlarında aldıkları eğitimden kaynaklanıyor.
Dışarıdan içeriye, içeriden dışarıya bilgi akışının da olduğu gözlemleniyor
. Zira, bırakın aynı cezaevindekilerin söylem birliğini; farklı şehirlerdeki farklı cezaevlerinde tutuklu bulunan sanıkların mahkeme salonlarındaki söylem ve davranışları bile neredeyse birebir.
Hal böyleyken, FETÖ’cüler yine bir şeye bel bağlamış görünüyorlar.
BİRLEŞİK HAZİRAN HAREKETİ’Nİ CHP’YE KİM EKLEMLENDİRDİ
Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki FETÖ’cülerin en azından bir kısmının Ağustos Şurası’nda tasfiye edileceğini biliyoruz.
Peki bunu bile bile
“boyunlarını giyotine uzatırlar mı?”
Hiç sanmıyorum!
Geçen gün Emekli Genelkurmay Başkanı
İlker Başbuğ
şuna benzer bir cümle kurdu,
“Darbe olmaz demeyelim. Şuralara bir bakalım. Tehlike var demiyorum. Ama bir bakın diyorum!”
Toparlayalım.
Yargılanan FETÖ’cülerin cüretkar tutumlarının arkasında, bel bağladıkları bir girişim var görünüyor
. Bu girişimin boyutlarının ne olduğunu bulmak devletin işi.
Ancak,
“Birleşik Haziran Hareketi”ni CHP’nin yürüyüşüne kim eklemlendirmişse… O odağın daha belirgin bir şekilde ortaya açık seçik çıkarılması gerekiyor.
Yoksa “
Eylül’de cezaevleri boşalacak”
diyenlerin umudu tükenmeyecek!
Son bir cümle
: Ak Parti teşkilatları ve milletvekilleri 15 Temmuz darbe ve iç işgal girişimiyle ilgili davaları takip etmeyi bıraktığı sürece FEÖT’cü alçakların ekmeklerine yağ sürülüyor!
#FETÖ
#AK Parti
7 yıl önce
FETÖ davaları, mücadele, tasfiye ve Ak Parti’nin hali
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi
