Gıda ihtiyacı dikey tarımla çözülecek: Maliyet düşüyor toprak ve suda büyük tasarruf sağlanıyor

Dünyada nüfusun etkisiyle gıdaya talep her geçen yıl artıyor. Bu ihtiyacı karşılamak için birçok ülkenin uygulamaya başladığı dikey tarım modeli Ankara’da da hayata geçti. Modele göre, atıkların yakılması ile ortaya çıkan ısı enerjisi tarım ürünlerinin üretiminde kullanılıyor. Bu sayede su ve toprak ihtiyacı yüzde 95 azalıyor, ürün maliyeti de yüzde 60’a yakın düşüyor.

Nur Banu Aras Yeni Şafak
Ali Rıza Öner

Türkiye, Sıfır Atık Projesi’nde yeni bir safhaya geçiyor. Tüm dünyada artan nüfusun beraberinde getirdiği hızlı yapılaşmayla tarımsal alanlar azalıyor. Bu gelişme üzerine, ülkeler hızla dikey tarım modeline geçmeye başladı. Dikey tarım modeli Türkiye’de ise Ankara’da hayata geçti. Türkiye'nin 13 şehrinde katı atık bertarafı yapan ITC’nin İş Geliştirme Direktörü ve 4 T Platformu Kurucu Başkanı Ali Rıza Öner, eskiden Mamak çöplüğü olarak bilinen bugünlerde ise modern bir katı atık tesisine dönüşen alanda kurdukları dikey tarım modelini gazetecilere gezdirdi.

10 METREKAREDE ÜRETİM

Öner, uzmanların hesaplamalarına göre mevcut tarım uygulamaları ile artan nüfusun gıda ihtiyacını karşılayabilmek için Brezilya büyüklüğünde ek tarım alanına ihtiyaç duyulduğuna dikkat çekti. Öner, “Dahası, bu kadar ek alanda tarım yapabilmek için ihtiyaç duyulacak su da dünyada mevcut değil. O zaman tek çözüm, tarımsal teknolojinin geliştirilmesi yolu ile en az alan ve su kullanarak en yüksek miktarda gıdanın üretilmesi. Bunun bilinen yollarından birisi dikey tarım. Dikey tarımda 10 metrekarelik bir konteynerde ilaç-pestisit kullanımını neredeyse sıfırlayarak, su ve toprak ihtiyacını yüzde 90-95 azaltarak üretim yapmak mümkün” dedi.

TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI İNCELEDİ

  • Tesiste yaktıkları atıklardan ürettikleri enerjiyi ısıya çevirerek kullandıklarını vurgulayan Öner, yerinde üretim sayesinde ilk hasatları olan marulda maliyeti yüzde 60 düşürdüklerini belirtti. Modeli Tarım ve Orman Bakanlığı yetkililerinin de incelediğini ifade eden Öner, şu an dünya çapında yaklaşık 5 milyar dolarlık bir pazara sahip olan dikey tarımın 2026 yılında 12 milyar doları aşmasının beklendiğini anlattı.

APARTMAN ALTINDA, SIĞINAKTA

Öner sözlerini şöyle sürdürdü: “Dahası gıda üretim alanlarının yerleşim alanlarının dışında-uzağında olması zorunluluğu dikey tarımla ortadan kalkıyor. Dikey tarım bizzat şehirlerin içinde uygulanabilir nitelikte. Şehir içerisindeki kampüs alanlarda, köylerimizde, evimizin, apartmanımızın ya da apartman altındaki sığınaklar dahil boş alanlarda konteyner tipi dikey tarım ya da yeni adıyla kontrollü çevre tarımı yapmak mümkün. Böylece insanlar oturdukları apartman ya da sitelerde tükettikleri sebze ve bazı meyvelere özel led ışıklarla tasarlanmış, kimyasal ilaç ve gübre kullanılmayan, kanserojen etkisi olan pestisitten yoksun üretim yapabilecekler.”

Avrupa israf birliği: 153 milyon ton gıda çöpe gidiyor