|

Yasin Aktay'dan tarih sosyolojisi denemeleri

Hz. İsa'nın, Yahudi tarafından çarmıha gerildiğini öğrenen bir Hristiyan, Yahudi arkadaşına “Onu siz öldürmüşsünüz” diye çıkışarak dayak atar. “İyi de o 2 bin yıl önceydi, benle de ilgisi yok ki” diye serzenişte bulunan berikine cevabı gecikmez: “Olsun, ben şimdi öğrendim.” Prof. Dr. Yasin Aktay, Tarih Bozumu adlı yeni kitabında tarih sosyolojisi üzerine zihin açıcı geziler yapıyor

Mehtap Güneş
00:00 - 9/02/2011 Çarşamba
Güncelleme: 22:06 - 7/02/2011 Pazartesi
Yeni Şafak
Yasin Aktay'dan tarih sosyolojisi denemeleri
Yasin Aktay'dan tarih sosyolojisi denemeleri

“Dün tarih 'galiplerin tarihiydi', bugün ise dünya 'egemenlerin dünyası' olmayı sürdürüyor... Tarihin bozumu aynı zamanda toplumsallığın da bozumuna işaret ediyor.” Arka kapağından okumaya başladım kitabı. Prof. Dr. Yasin Aktay'ın tarih sosyolojisi üzerine yaptığı denemeler, Tarih Bozumu adıyla Açılım Kitap'tan okurlarıyla buluştu. Tarihin nesnel bir bakış açısıyla yazılmadığının artık çok net bilindiğini söyleyen yazar, herkesin tarihi bulunduğu yerden yazacağı görüşünde. Tarihin her türlü siyasi ve ideolojik önyargıdan bağımsız yazılabileceğini iddia edenler için ise, Nietzsche'nin uygun gördüğü tanımı anımsatıyor Aktay: “Tarihin şehvetli hadımları.”

Gelecek nesillerin algısına ipotek koymak

Kitapta “Fransa'nın Ermeni İlgisini Doğru Okumak” başlığı hemen ilgimi çekiyor. Parlamento'dan çıkan 1915 olaylarının bir soykırım olduğunun inkarını yasaklayan tasarıdan dem vuruyor yazar. Böylelikle, 50 sene önce 1.5 milyon insanın hayatına mal olan Cezayir soykırımını unutan ya da bizzat ülkesine gelip yerleşen Ermeniler'e kendilerini kabul ettirmek uğruna çektikleri sıkıntıları yadına bile getirmeyen Fransa'nın, tasarıyı meclisinden geçirerek 1915 olaylarına dair tarihsel bilgide sözüm ona “hiçbir ihtilafın olmadığını parlamento marifetiyle karara bağlayışının” ve bir anlamda Ermeniler'in hamiliğine soyunuşunun ne kadar şaşırtıcı olduğunu dile getiriyor.

Fransa'nın benzer bir kararı Yahudi soykırımı için aldığını hatırlatan Aktay, “Soykırım iddialarının 6 milyon değil de belki 3 milyon olabileceğini” belgelemeye çalıştığı için hakkında dava açılan, “6 milyondan bir kişi bile eksik” denilemeyeceği meyanındaki yasağa muhalefetten yargılanarak mahkum edilen Komünist Partisi'nin eski bir üyesinin, Roger Garaudy'nin başına gelenleri dillendiriyor.

Olsun ben şimdi öğrendim ya!

Kitapta “tarih” denilen olgunun ve “insan” öğesinin onu algılayışı çok yerinde bir fıkrayla özetlenmiş:

“Günün birinde Hz. İsa'nın çarmıha gerilişiyle ilgili vakayı okuduktan sonra ilk rastladığı Yahudi'ye saldıran bir Hristiyan'ın hikayesi... “Ne vuruyorsun” diye kendini savunan Yahudi'ye Hristiyan, “Hz. İsa'yı siz öldürmüşsünüz” diye cevap veriyor. Yahudi ise, “İyi de o ta 2 bin yıl önceydi, benimle de ilgisi yok” deyince, Hristiyan yapıştırıveriyor cevabını: “Olsun, ben yeni öğrendim!”

“Olayın ne zaman cereyan ettiği bir yerden sonra önemli değil” diyor Aktay: “Güncel ile irtibatı bir bağlam içinde ve kendini o tarihe mirasçı farz eden insanlar varsa mümkün olabiliyor. ”

Aydınlatan Cumhuriyet ile Şımartan Demokrasi

Prof. Dr. Yasin Aktay, satırlarında bu kez de Cumhuriyet ile demokrasi ayırdına sürüklüyor zihinleri... Fransa'nın ünlü solcularından ve Mitterand'ın da önemli danışmanlarından Regis Debray'ın bu iki terim arasındaki ilginç kıyasına yer veriyor: “Cumhuriyet çocukta insanı arar ve çocuğu ortadan kaldırmak pahasına onda yalnızca büyümesi gereken şeye hitap eder. Demokrasi ise insanda çocuğu şımartır; çünkü o ona yetişkin muamelesi yaparsa onu sıkacağından korkar. Cumhuriyet çocukları sevmez, demokrasi ise yetişkinlere saygı göstermez.”

“Bir Fenomen Olarak Tarih”i irdeleyen yazarın kitabında öne çıkan bölümler ise, “Medeniyet Bilinci, Liberal Sona Gitmeyen Tarihler: 11 Eylül ve Etrafı, Tarih Eskatolojisinin Cennet ve Cehennemi, Sivil Toplumun Osmanlısı, Cuma Hutbeleri ve Dini Medyanın İletişim Kanalı, Srebrenitsa, Oryantalizm, Doğu Diye Bir Yer Yok Artık, Alevi, İslamcı, Solcu ve Modernlik Diasporaları” başlıklarından oluşuyor. Şiddetle tavsiye edebileceğim keyifle okunası bir kitap.



13 yıl önce