|
Gayrimeşru kardeşler, PKK ve diğerleri...
Madde madde ilerleyelim...

* Çözüm Süreci gibi bedel ödemeyi gerektiren barış projeleri siyasi değil, ahlaki niteliklidir. Sadece oy düşünen bir siyasi parti, böyle bir projeye girişmez, girişemez, girişse de etkili olamaz.

* Kürt sorunu Cumhuriyet'in dışlayıcı, ötekileştirici kurucu iradesinin bugünlere acı bir hediyesidir. Kuruluş tercihi kapsayıcı, etnik kimliklere kör eşit vatandaşlık zihniyetinde olsaydı, bugün bu çapta bir soruna sahip olmayacaktık.

* Soğuk Savaş döneminde ve darbeden sonra sorunun soyut/somut alanını domine etmeye başlayan PKK ise vesayetin manivelası olarak kullanılmıştır.

* AK Parti öncesi dönemde Kürtler özellikle 1990'lı yılların şiddet pratiğiyle ülkeden duygusal olarak kopmuş, fiziki kopuş ise konjonktüre kalmıştı.

* Özal görece erken dönemde bu riski görmüş ve bu nedenle tasfiye edilmişti. Erbakan'a darbenin bir nedeni de bu soruna çözüm odaklı yaklaşmasıydı.

* Milli bir lider ve partinin bu sorunu çözmeden yol alması mümkün değildi. PKK sorunu bu ülkenin ayağına pranga olarak geçirilmişti. Elektronik denetim sistemine benzer bir işlevi vardı ve sivil siyaset güçlendiği anda alarm veriyordu.

* Türkiye büyümek için demokratikleşmek, demokratikleşebilmek için bu sorunu çözmek durumundaydı.

* Ahlaken de insanların doğuştan getirdikleri haklarını devletin gasp etmesi kabul edilemezdi. Hele bunu dindar bir parti asla kabul edemezdi.

* Çözüm Süreci toplumsal barışın tesisi, bölünmeyi durdurma ve demokratik Türkiye için kaçınılmaz bir tercihti.

* Süreçte Cumhurbaşkanı, Başbakan ve AK Parti hükümeti tamamen yalnızdı. Bir ittifaka karşı tek başına millete giderek süreci ilerletmeye çalıştı.

* Bugün hepimizi kahreden can kayıplarını Erdoğan ve hükümete yüklemek tam anlamıyla bir ahlaksızlıktır.

* Bu süreçler inişli çıkışlı ve risklidir. Ne İrlanda, ne İspanya ne de Güney Afrika'da süreci yürütenler medya, siyasi parti ve diğer bileşenler tarafından sırtından bu kadar hançerlenmiştir.

* Bugün şehitlerimizi seçimlere ve darbe planlarına alet edenler, dün bizzat bu sürecin düşmanı olmuşlar, çökmesi için ellerinden geleni yapmışlardır.

* 3 Ocak 2013 ile 22 Temmuz 2015 arasındaki sükunet döneminde, tersi durumda ölecek olan en az birkaç bin insanımızı bu süreç hayatta tutmuştur.

* Aynı dönemde Erdoğan ve hükümete dönük sayısız zelil darbe girişimlerinin en büyük nedeni Çözüm Süreci'ni başlatmış olmaktır.

* Süreçte Öcalan'ın bir imkan olarak kullanılması en mantıklı olan seçimdi. Anlaşma riskini gören üst ve yerli akıl, Öcalan'ı Paris, 6-8 Ekim katliamları ile etkisizleştirmiş, yerine şahin eşbaşkanları yerleştirmiştir.

* Öcalan devrik bir liderdir.

* Bu durum Öcalan'a sonsuz kredi vermek anlamına gelmez. PKK'nın modüler iktidar yapıları birbirine karşı mücadele verdikleri gibi, bir anda yan yana gelebilir. Sabit bir PKK, HDP ve Öcalan analizi başarısızlığı garanti eder.

* Kobani ve baraj konusu, aynı anda hem parlamento hem de sahayı felç etmek için özellikle kurgulanmıştır. İki alandaki başarı organizasyonun mükemmelliğini göstermektedir.

* HDP 30 Eylül 2013 demokratikleşme paketindeki barajı sıfırlama veya indirme teklifine hayır derken, Kobani'ye perşmerge geçişi için gereken tezkereye de hayır demiştir.

* Çözüm Süreci'nin Türkler ve Kürtler arasında oluşturmaya başladığı birlik duygusu, Kobani üzerinden geliştirilen milliyetçilik ile etkisizleştirilmeye çalışılmıştır.

* Karayılan, ta en baştan beri Öcalan'la hemfikir olmadıklarını, savaş için hazır/istekli olduklarını ama bunu itiraf edemediklerini ifade etmiştir.

* Kandil ve bir kısım HDP'linin bu gönülsüzlüğü, Kobani ve DAEŞ üzerinden üst aklın kurduğu stratejiye eklemlenmelerini kolaylaştırmıştır.

* Sürecin en kritik yönü, Kürt ve PKK sorununun içiçe geçmiş, geçirilmiş durumuydu. Erdoğan bu iki sorunu birbirinden ayırmaya gayret etti.

* “Kürt ve PKK sorunu birbirinden ayrılamaz” diyenler, örgütün siyaset üzerindeki manivela etkisini kaybetmesini istemeyenler veya ahmak olanlardı. İlk gruptakiler PKK'nın darbe mekaniğinden ayrılmasını istemediler çünkü en etkili silahları buydu.

* Bugün PKK'yı sıkıştığı köşeden kurtarmak isteyenlerin çoğu süreç sağlıklı ilerlerken ona düşmandılar.

* Oslo, İmralı zabıtlarını sızdıranlar, süreci sürekli olarak sabote edenler ile bugün PKK'ya nefes aldırmak için didinenler aynı kesimlerdir.

* Türkiye'nin devlet yapısı ve sistemi sürekli vesayet ve paralel yapılar üretmeye programlanmıştır. Paralel örgüt ve PKK'nın anlaşması, buna beyaz Türk üst yapılarının destek vermesi şaşırtıcı gelmemelidir.

* Demirtaş'ın “Seni başkan yaptırmayacağız” çıkışı vesayet ünitelerine gönderilmiş bir paroladır.

* Türkiye ya başkanlık sistemine geçmeli, ya da parlamenter sistemi güçler ayrılığını ve millet iradesinin üç kuvvete de tahakkümünü tesis edecek şekilde ihya etmelidir.

* Sistem millet iradesine zimmetlenmeden darbe süreçleri bitmez.

* Şu anda yaşadığımız bir darbe sürecidir ve başrolü PKK ve medya oynamaktadır. Yan rollerde paralel örgüt, elit üst yapılar vardır.

* Bu bir ortak yapımdır.

* Meşrebi, ideolojisi, partisi, dini, ırkı ve mezhebi ne olursa olsun, sivil demokrasi ve barıştan yana olanların güçlerini birleştirmeleri, PKK ve bu yapılar üzerinde baskı kurmaları, onları yalnızlaştırmaları gerekmektedir.
#Çözüm Süreci
#kobani olayları
#pkk
#kandil
9 yıl önce
Gayrimeşru kardeşler, PKK ve diğerleri...
Kara dinlilerle milletin savaşı
Eşleşmelerin düşündürdükleri
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından