|

İlk ders Davutoğlu'ndan

AK Parti Sürekli Eğitim Merkezi'nde konuşan Başbakan Davutoğlu, "AK Parti'nin kaderi Türkiye'nin kaderidir dedi. AK Parti'nin milliyi temsil ettiğini belirten Başbakan, "Biz bu ülkenin asli sahipleriyiz ve siyasetimiz her zaman bu ülkenin asli sahipleri olarak devam edecektir" dedi.

Yeni Şafak
14:05 - 10/04/2016 Pazar
Güncelleme: 15:12 - 10/04/2016 Pazar
Yeni Şafak
Başbakan Davutoğlu, gençlere AK Parti'yi anlattı. Partinin ilkelerine sadık kalmaları yönünde gençlere çağrıda bulunan Başbakan, "Bizim aramızda çıkar hesabı yapanların yeri yoktur" dedi.
Başbakan Davutoğlu, gençlere AK Parti'yi anlattı. Partinin ilkelerine sadık kalmaları yönünde gençlere çağrıda bulunan Başbakan, "Bizim aramızda çıkar hesabı yapanların yeri yoktur" dedi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu AK Parti Sürekli Eğitim Merkezi'nde konuştu.




Davutoğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:



AK Parti hareketinin diğer hareketlerden 10 farkını bahsederek dersi başlatmak istiyorum.



AK Parti insanlık tarihinde insanlık değerlerini ifade eden kadim bir kökenden gelmektedir. AK Parti konjonktüre hapsedilemez köklü bir gelenekten gelmektedir.



Mekke'den Medine'ye yürüyen o kutlu gençler ve Medine'yi kurmak üzere yola çıkan o önümüzdeki aydınlık önderler aslında bugün de bizim yolumuzu aydınlatıyor. Allah hepimizi onların ahlakıyla ahlaklananlardan eylesin.



Selçuklu, Osmanlı, Türkiye Cumuhriyeti birbirinden kopuk değil, birbirini tamamlayan siyasi geleneklerdir. Biz Türkiye Cumhuriyeti tarihinde cumhuru, milliyi temsil edenin bugünkü çizgisiyiz. AK Parti Türkiye Cumhuriyeti itibariyle milli bir çizgidedir. "Yeter, söz milletindir" diyen Adnan Menderes'in de bugünkü çizgisi biziz. Biz bu ülkenin asli sahipleriyiz ve siyasetimiz her zaman bu ülkenin asli sahipleri olarak devam edecektir.



"AK Parti mazlumların bugünkü sesidir"


Üçüncü özelliğimizi anlamak için Çanakkale Savaşı'nı, Sarıkamış'ı, İstiklal Harbi'ni anlamak lazım. Sadece Türkiye'nin değil, bütün mazlumların siyasi hareketi olma niteliği taşımamızdır. AK Parti hareketi hem milli bir harekettir, hem de mazlum milletlerin bugünkü sesidir ve olmaya da devam edecektir. Biz siyasetin nesnesi değil, öznesi olmaya geldik.




Suriye'den gelen bir çocuğa bir doktor hanımefendi, insani yardım kampanyasına gittiğinde başını okşuyor. Okula gidiyor musun diyor. Suriyeli çocuk okuduğunu söylüyor. Peki büyüyünce ne olacaksın diye soruyor. Suriyeli çocuk ise büyüyünce Türk olacağım diyor. 14 yıl önce bırakın mazlum coğrafyaya yardım etmeyi, kendi işçisine helal rızk sunamayan aciz bir devlet vardı. Gururla ifade ediyoruz, bütün oyunlara, bütün planlara rağmen her biriniz bu davanın savunucusu olacaksınız. AK Parti, siyasette adaletin vicdanın ve mazlum milletlere sahip çıkmanın adıdır.



Bu sözümü unutmayın... Eğer Somaliler bize yardım edecek kimse yok mu diye dua ettiğinde, Somali semalarında oraya yürüyen ay yıldızlı bir uçağın içinde Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olmazsa bu hareket ruhunu kaybeder.



"Kul kul olmadığımız gibi, kimsenin kula kul olmasına izin"


Dördüncü temel ilkemiz. Dünyanın neresinde olursa olsun insan onuruna kim saldırırsa, kim insanın en önemli hakkı olan özgürlük ve güvenliği tehdit ederse karşısında bizi bulur. İnsan onuru bizim evrensel özümüzdür. Kula kul olmadığımız gibi, kimsenin kula kul olmasına da izin vermeyiz. Biliniz ki, bütün insan hakları sözleşmelerinde yer alan temel esaslar bizim Veda Hutbesi'nden beslenerek içselleştirdiğimiz esaslardır.



"Her alanda zihnimizde bir rüya var"


Beşincisi, AK Parti bir vizyon hareketidir. AK Parti tefekkürden büyük bir hizmet üreten bir partidir. AK Parti hareketi Türkiye Cumhuriyeti tarihinde en kapsamlı vizyonu üretmiş ve hizmet anlayışıyla hayata geçirmiş bir partidir. Her alanda bizim zihnimizde bir hayal var, bir rüya var. Biz kudret ve şefkat eli aynı şekilde güçlü Türkiye Cumhuriyeti'ne yeni bir vizyon, yeni bir misyon kazandırdık. 2023 hedeflerinde inşallah küresel bir güç olmanın bütün iddiasını taşıyacağız.



14 yıl önce bu ülkenin vakur insanları dünyada başı önünde dolaşıyorlardı. Çünkü aciz bir devlet vardı, borç isteyen bir devlet vardı. Şimdi ise, borç isteyen değil borç veren bir Türkiye var. Güvenliği söz konusu olduğunda kendi helikopterini kullanan, kendi tankını kullanabilen bir Türkiye var. İşte bu vizyon hareketinin ürünüdür.



AK Parti siyasi olmadan önce ahlaki bir harekettir. Ahlaki özümüzü her şekilde koruyacağız. Modern siyaset bilimi ne derse desin, ben AK Parti gençlerine, AK Parti hanımlarına güveniyorum. Her zaman diyecekler ki: Biz bir çıkarın değil, ahlaki bir idealin peşindeyiz. Bizim aramızda siyaseti çıkar aracı olarak görenler olmayacak. Ola ki çıkarsa onlardan hesap soracağız.



"Her saldırı bizi güçlendirdi"


14 yıl içinde Sayın Cumhurbaşkanımıza, bana, AK Parti teşkilatlarına nice saldırılar oldu. Emin olun, bunların hiçbirisi bizi yıkamaz. Hiçbirisi imanımızı, yeni dünya idealimizi yıkamaz. Her saldırı bizi güçlendirdi. 7 Haziran'da ayağımızın tökezlediğini zannedenler, 1 Kasım'da derslerini aldılar.



"Bizim aramızda çıkar hesabı yapanların yeri yoktur"


Biz terörün zulmünden, yeni düvelin saldırmasından, paralel çetelerden, bütün bu hareketi durdurmak isteyen vesayet odaklarından korkmayız ama ahlaki özümüzü kaybedersek, 28 Şubat'ın zor şartlarında sahip olduğumuz devrimci ahlakı kaybedersek en büyük tehlike o zaman başlayacak. Bizim aramızda şahsi çıkar hesabı yapanların yeri yoktur ve olmayacaktır. Şu benim yakınımdır, bu daha yakınımdır diyenlerin bizim aramızda yeri olmamalı.



"Fırat'a, Sakarya'ya aşık olmazsanız AK Parti hareketini anlayamazsınız"


İkinci prensibimiz: Biz bir muhabbet hareketiyiz. Milletimizin gönlünü kazanmaya yürümüş bir hareketiz. Mekana, zamana, tabiata, bu ülkenin insanlarına olduğu kadar, bu ülkenin dağına, taşına, Fırat'ına, Sakarya'sına her bir zerre suyuna, havasına aşık olmazsanız AK Parti hareketini anlayamazsınız.



Diyarbakır ile ilgili bir hatıramı paylaşayım: Dışişleri Bakanı olduğum dönemde, Cuma namazı hutbesi çok sıcak olduğu için terledim. Mendilimi aradım. Arka saftan bembeyaz bir mendil uzandı. "Sayın Bakanım hiç kullanmadım, buyurun" dedi. Terimi sildim, döndüm dedim ki: Keşke kullanmış olsaydın da terin terime değseydi. Ne mübarek ki o ter helal rızk peşindeyken akmış. Hiçbir arkadaşımın vatandaşlarımla karşılaştığında uzaktan selamlaşmasını istemem. Siyasetin uygulama esası bakımından, ikinci önemli şey muhabbet ve gönül ilişkisi olmasıdır. Bu gönül ilişkisini muhakkak vatandaşlarımızla kurun. Biz öyle bir aileyiz ki 23 milyonu aşkın bize oy veren seçmenimizle çok büyük bir aileyiz. Bize oy vermeseler bile, biz öyle bir aileyiz ki 78 milyona muhabbetle bakarız.



"Sadece coşkulu değil, geleceği düşünerek çalışan gençler istiyoruz"


Uygulamadaki üçüncü önemli prensip: AK Parti ortak akıl hareketidir. Biz paralel çete gibi aklımızı birine ihale etmeyiz. Bir gün bu ağır yük omzumda kalır diye kendini geleceğe hazırlayan gençler istiyoruz. Sadece coşkuyla siyaset yapan gençler değil, 20 sene sonra bu görev benim üstüme kaldığında hiçbir eksiğim kalmasın diye çalışan gençler ve dava adamları istiyoruz. Biz, gerektiğinde Hazreti Ömer'e kalkıp edeple hesap sorabilen teşkilat mensupları istiyoruz.



Kılıçdaroğlu'nun evine asmak istiyorum


Uslüpta nezaket, söylemde, sözde edep ve nezaket en önemli kural. Başta Kılıçdaroğlu olmak üzere bütün evlere, bütün okullara her yere "Edep ya hu" yazmak, asmak isterdim. Bizim nihai hedefimiz makamlarda uzun zaman kalmak değildir. Biz makam hırsının karşısında "Mahfiyet" ile yani ahlakın esası, Allah'ı hakkıyla tanıyabilmek ile kadir olanın Allah olduğunu bilerek iş yapmak, siyaset yapmak gerekir. Edebi hiç terk etmeyeceğiz, Mahviyet onun karşısında yok olmak zalimin karşısında dimdik durmaktır. Edeple muamele edeceğiz.



Konuştuğumuzda dilimizle değil yürekle konuşacağız. Sözünüzü etkili kılacak şey sözün karşı tarafta yürekte çıktığını belirtecek şekilde yürekten çıkmasıdır.



2014 yılında Bosna Hersek'e yaptığım ziyaret sırasında yaptığım konuşma sırasında "Bütün şehirler yıkılsa, Saray Bosna kalsa dünya oradan yeniden imar edilir." demiştim, daha tercümanımız tercüme etmeden herkes tarafından alkışlanmaya başladı. Eğer ben dilden kulağa konuşsaydım tercümeye tercümana ihtiyaç vardır, ama gönülden gönle konuştuğumuzda ne tercümeye ne tercümana ihtiyaç olmaz.


#Başbakan Ahmet Davutoğlu
#AK Parti Eğitim Merkezi
8 yıl önce