Anadolu'nun seferberlik ruhu: Ateşin kahramanları

Karabük’teki orman yangını kısmen kontrol altına alındı. Orman işçileri canlarını ortaya koyarak müthiş bir mücadele sergiliyorlar. 5 gündür gece-gündüz bölgedeler. Ormanda yatıyor, burada yiyip içiyor, duş almadan, elbise değiştiremeden, uyumadan yangınla mücadele ediyorlar. Ama asıl güzel olan, bölgedeki köyler, ilçeler, Karabük merkezde yaşayanlar, hatta komşu il ve ilçeler, işçiler için seferber olmuş durumdalar.

Yeni Şafak yazarı Aydın Ünal, Karabük’te orman emekçilerinin yangınla fedakarca mücadelesine ve vatandaşların desteğine tanıklık etti.

Sahada bambaşka bir tablo var. Orman işçileri canlarını ortaya koyarak müthiş bir mücadele sergiliyorlar. Devlet tüm imkanlarını seferber etmiş durumda. Halk işçilerin yanında. Soğukkanlılık içinde işini bilen yetenekli eller yangın canavarını dizginlemişler.

Açıkçası yöneticiler, işçiler, bölge sakinleri yangınlar hakkında yazılanları, yapılan yorumları şaşkınlıkla izliyorlar. Sahadaki duygu ile Türkiye genelinde estirilen tahrik havası birbirini asla tutmuyor.

ÇANKIRI’DAN EKMEK GETİRDİ

İşçilerle sohbet ederken bir araç duruyor yanımızda… Şoför bagajı açıyor, çıkardığı sıcacık ev yapımı ekmekleri işçilere ikram ediyor. Abimizle tanışıyoruz: Çankırı Çerkeş’in bir köyünün muhtarıymış, ekmekleri eşi pişirmiş, kilometrelerce yol gelmiş, ekmekleri emekçilere dağıtıyor.

YOL BOYUNCA ARAÇLAR VAR

Yol boyunca böyle sivil araçlar var: Kimi su getirmiş, kimi karpuz, kimi çamaşır, çorap, kimi ilaç. Bir araç duruyor, işçilere, “Çiğ köfte ister misiniz?” diyor. Bir başkası duruyor, ev yapımı şerbet ikram ediyor. Mücadele, gücünü Anadolu’nun seferberlik ruhundan alıyor.

Bir güzel insan: Hakan Doğancı

Hakan Doğancı 33 yaşında. 2016 yılı Ağustos'unda, daha 24 yaşında, 1 yıllık bir uzman çavuş iken, Şemdinli’de, sürdüğü Kirpi zırhlı aracına EYP saldırısı yapılmış. O metal hücrenin içinde, kuvvetli patlamanın etkisiyle Hakan’ın kafatası ve omuriliği ağır hasar görmüş. Aylarca hastanede yatmış, ameliyatlar geçirmiş. Bölgeyi avucunun içi gibi biliyor. Hiç durmadan, duraksamadan, altındaki arazi aracıyla orman işçilerinin hizmetine koşturuyor.

Aydın Ünal'ın yazısının devamı için: