Dün kaleme aldığımız iPhone'dan Android'e geçme sebepleri başlıklı haberimizde iPhone'dan Android'e geçmenin gerekçelerini madde madde, detaylı bir şekilde yazmıştık ama elbette bunun bir de ters senaryosu var. Şimdi de iPhone'un kıskandıran özelliklerini ele alıyoruz. Hem de bu vesileyle adalet de yerini buluyor. :)
Dikkat ederseniz iPhone'u Android'in önüne geçiren özelliklerin (5 ve 6. maddeler hariç) tümü de aslında tek bir sebebe dayanıyor: iOS platformunun kapalı kaynak ve tekil bir ekosistem oluşu.
Haliyle telefonlarıyla fazla haşır neşir olmayan, 'ince işlere' girmeyen yani kısacası işlevsellikten ziyade basit kullanıma ve kararlılığa önem veren kişilerin tercihlerini iPhone'dan yana kullanmaları çok daha isabetli bir seçim olacaktır. Çünkü bir gerçek var ki, Android platformunun en üstün donanım bileşenlerine sahip üyelerinde dahi iPhone'daki kararlılığı yakalamanız imkansız. Bunun değişmesi de keza olanak dışı çünkü bu durum üreticiyle değil doğrudan işletim sistemiyle alakalı.
Bir örnekle tamamlayalım yazımızı:
Android ekosistemini güneş sistemindeki uydulara, iOS'u ise doğrudangezegenlere benzetebiliriz. iOS ekosisteminde tüm gezegenler (iPhone, iPad vs) sadece tek bir güneşe (Apple'a) bağlıyken, Android ekosistemindeki cihazlar gezegen değil uydu statüsünde. Yani hepsinin bir gezegeni (yani üreticisi) ve bir de güneşi (yani Google) var.