Tercih sürecini doğru değerlendirmek için öneriler

Üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasıyla yüz binlerce öğrencinin sonuç heyecanı şimdi yerini tercih sürecine bıraktı. 5-13 Ağustos tarihleri arasında öğrenciler, hayallerini süsleyen üniversitelere yerleşmek için hummalı bir araştırma içinde olacaklar.

Haber Merkezi Diğer
İSTEK Okulları Lise PDR Koordinatörü Aydın Ataş.

Üniversite sınavına harcanan emeğin anlam kazanabilmesi için tercih sürecinin de en az hazırlık sürecindeki kadar disiplinle ve kararlılıkla geçirilmesi, doğru tercih yapmanın temel adımları arasındadır.

İSTEK Okulları Lise PDR Koordinatörü Aydın Ataş, tercih döneminde gençlere önemli tavsiyelerde bulundu.

Tercih hakkı kazanan öğrenciler, kendileri için doğru üniversiteleri ve bölümleri nasıl belirleyecekler?

Tercihin teknik yanı, öğrencinin nereye yerleşeceğini, nerede öğrenim göreceğini ve sonraki yaşantısını doğrudan etkileyeceği için, adaylar bu süreçte asla aceleci davranmamalı, aksine araştırmalarını derinleştirmelidirler. Her aday, kendisi için akademik, mesleki, toplumsal bakımdan en doğru rotayı çizebilmek için mutlaka araştırıcı olmalı, bilimsel ve somut ölçütleri dikkate almalıdır.

Tercih listeleri nasıl oluşturulmalı?

Üniversite sınavlarına hazırlık süreci, planlama ve uygulama aşamaları olan bir öğrenme etkinliğidir. Sınavlara hazırlık kadar önemli bir konu da üniversite ve bölüm tercihidir. Adaylar, tercihte bulunurken farklı dinamiklerle hareket ediyorlar. Öğrenciler, kendileri için “iş garantisi bulunan ve ekonomik getirisi yüksek olacak” bölümlere yerleşmeyi amaçlıyorlar. Bunun yanında üniversite ve bölüm tercihi, bilimsel, bütünlüklü bir yaklaşımla ele alınması gereken bir konu olarak öne çıkıyor. Adaylar öncelikle kendi yatkınlıklarını, becerilerini, ilgilerini ve yönelimlerini göz önünde bulundurarak gerçekçi adımlar atmalıdır. Sözgelimi, geçmiş akademik başarı ve adayın deneyimleri tercihlere kaynaklık etmelidir.

Hangi bölüm sorusu yerine hangi üniversite sorusu sorulmalı

Üniversitenin kurumsal yapısı, ulusal ve uluslararası saygınlığı, öğretim üyelerinin çeşitliliği ve nitelikleri, günün koşullarına uygunluğu, öğrenim programlarının çeşitliliği, dil olanakları, uluslararası bağlantıları, yerleşkesi, konumu, mezunlarının nerelerde bulunduğu gibi ölçütler mutlaka belirleyici olur. Bir üniversitenin niteliğini ortaya koyan ölçütler de yine sınanabilir ve somut biçimde ele alınabilir. Öğrenci başına düşen öğretim üyesi sayısı, öğretim üyelerinin akademik kariyerleri, yayın çeşitliliği, proje çeşitliliği, laboratuar ve diğer ekipman olanakları, sportif, sanatsal etkinliklere ayrılan alanlar, barınma olanakları, staj seçenekleri, çift ana dal ya da yan dal programlarının erişilebilirliği önemli başlıkları oluşturur. Yani, üniversite seçmek, bir yaşam biçimi seçmek gibidir aslında. Bu nedenle kişilerin hayata vuracakları damgada üniversitenin yeri belirleyici önemdedir. Dolayısıyla “hangi bölüm” sorusundan önce “hangi üniversite” sorusunu yanıtlamak daha gerçekçi bir yaklaşım olacaktır.

Bölümler gerçekçi bakış açılarıyla belirlenmeli

Üniversite seçimiyle birlikte anılan bölüm, dolayısıyla meslek seçimi de gençlerin önündeki kritik konulardan biridir. Kişi kendine her bakımdan en uygun bölümün hangisi olduğuna da kolay kolay karar veremez. Bölümler de yine bilimsel, gerçekçi bakış açılarıyla belirlenmelidir. Nasıl ki üniversiteler için somut ölçütlerden söz ediyorsak bölümler için de benzer durumlar geçerlidir. Özellikle pandemi sürecinde hızla değişen ve dönüşen dünyamızda mesleklerin de bu dönüşümle uyumlu biçimde gelişmesi kaçınılmazdır. Geleceğin dünyasına hazırlanan gençler, bugünün yaklaşımlarıyla değil, geleceğin bakış açılarıyla tercihte bulunurlarsa günü yakalamak için doğru adım atmış olacaklardır. “Gelecek bizden ne bekliyor?” sorusu, yanıtlanmadan tercih yapmak, bir şeylerin eksik kalmasına yol açacaktır.

Kontenjan, burs vb teknik konulara dikkat edilmeli

Tercih döneminde ülkemizde 200’ün üzerindeki üniversiteye yerleşebilmek için adaylar, adeta birbirleriyle yarışacaklar. Tercih yaparken eğer üniversitelere ve bölümlere karar verme aşamasına gelinmişse orada teknik konular belirleyici olacaktır. Artan-azalan kontenjanlar, ilgili bölümün son yıllardaki başarı sıralarının eğrisi, burs seçeneklerindeki değişiklikler, yeni açılan üniversitelerin ve bölümlerin etkisi, ekonomik süreçler nedeniyle devlet ve vakıf üniversitelerinin süreçten nasıl etkilendiği konuları dikkate alınmalıdır. Öğrenciler listelerinde en fazla 24 tercihe yer verebilecekler. Listeler hazırlanırken olabildiğince geniş aralıklarda tercih yapmak son derece önemlidir.