SAVCI İTİRAZ ETTİ
Duruşma savcısının itirazı üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesi, beraat hükmünü bozdu. Daire bozma gerekçesinde polise adeta “Ceza Muhakemesi Kanunu (CMUK) ve insan hakları” dersi verdi. Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere atıfta bulunulan gerekçede, şöyle denildi: “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin yanında anayasa ve yasalarla güvence altına alınan 'kişi özgürlüğü ve güvenliği, kişilerin özel hayatı, aile hayatının gizliliği ve konut dokunulmazlığı' ilkeleri çağdaş hukuk düzeninin vazgeçilmez bir parçası olarak kabul edilen insan haklarının en temel ilkeleri arasında yer almaktadır. Kolluk görevlilerinin yasal olarak verilmiş bir görev olmadıkça, hak ve özgürlükleri sınırlayıcı işlemler yapmasına olanak bulunmamaktadır. Kişilerin isteği olmaksızın kısa süre için de olsa kolluk görevlileri tarafından alıkonulması, gözaltına alma olarak tanımlandığından, kendi isteği olmaksızın kişilerden böyle bir muameleye tabi tutulması, ancak yukarıda sayılan düzenlemeler çerçevesinde gerçekleştirilmelidir. Sözü edilen düzenlemelerde aranan koşullar bulunmadığı ve uymak zorunda bulundukları yasal bir zorunluluk olmadığı sürece kişilerin tutulması, alıkonulması, araçla ya da karakolda bekletilmesini ise haksız gözaltına alma olarak nitelendirmek gerekir.”
BERAATİN GEREKÇELERi YETERSİZ
Bozma gerekçesinde, dava konusu olayla ilgili bilgi verilirken, “Yakınlarının evlerinde arama yapmayı hak gösterecek arama konusunda verilmiş ve hakim kararı olmadığı gibi hakim kararı olmadan arama yapılabilecek durumlara ilişkin yasada öngörülen koşullardan herhangi biri gerçekleşmemiştir” denilerek verilen beraat hükmünün hukuka aykırı olduğu belirtildi.