ABD ile müzakereler sonuçlandı

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) eğitim verilmesi için ABD ile süren müzakerelerin sona erdiğini belirterek, "Yakın zamanda ÖSO'nun eğitilmesine ilişkin mutabakat metni imzalanacak" dedi. 

Sözcü Tanju Bilgiç, haftalık olağan basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 

Üniversite öğrencisi Özgecan Arslan'ın hunharca katledilmesinin tüm bakanlık camiasını derinden üzdüğünü belirten Bilgiç, "Tüm bakanlık camiası adına saldırıyı kınıyor ve lanetliyorum" dedi.

Saldırının insanlıktan nasibini almamış kişiler tarafından vahşice yapıldığını vurgulayan Bilgiç, Arslan'ın ailesi ve yakınlarına başsağlığı diledi. Bilgiç, kadına yönelik şiddetin engellenmesi konusunda bakanlık olarak bundan sonra da çalışmaların devam ettirileceğini belirterek, "Umarım bundan sonra bu tarz olaylarla karşılaşmayız" ifadesini kullandı. 

ÖSO'nun eğitilmesi 

Bilgiç, ABD ile ÖSO'nun eğitilmesine yönelik devam eden görüşmelerin sona erdiğini açıklayarak, "Yakın zamanda ÖSO'nun eğitilmesine ilişkin mutabakat metni imzalanacak" dedi. 

Mutabakata dair teknik detayların imzalandıktan sonra paylaşılacağını ifade eden Bilgiç, mart ayından itibaren de mutabakatın uygulanmaya başlamasının öngörüldüğünü söyledi. 

Bilgiç, ABD'nin terör örgütü IŞİD ile mücadele kapsamında Erbil'de üs kuracağına ilişkin iddiaların hatırlatılması üzerine, bu konuda önemli soru işaretleri olduğunu belirtti. Söz konusu iddiaları basında gördüğünü kaydeden Bilgiç, "Ancak burada bahsedilenin bir askeri üs olup olmayacağı konusunda soru işaretleri var. Gerçekten bir askeri üs mü olacak, bunun belirlenmesi lazım" değerlendirmesinde bulundu. 

Türkiye'nin bu gelişmelerden bağımsız olarak Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKYB) destek verdiğini anımsatan Bilgiç, şunları söyledi: 

"IKYB'ye yönelik eğit-donat çerçevesinde, dün itibariyle Peşmerge'ye bir miktar askeri malzeme sağladık. Bu, şu ana kadar sağlanan yardımın ikinci grubu oluyor. Bu yardımlar askeri savaş malzemesi değil. Dürbün, kamuflaj, çadır gibi lojistik malzemeler içeriyor."

Bilgiç, Türkiye gibi ABD'nin de IKYB'ye yardım ettiğini belirtti. 

ABD'de üç Müslümanın öldürülmesi 

Bilgiç, ABD'de üç Müslüman gencin öldürülmesi konusunda ABD yetkililerinin sesiz kaldığı yönündeki eleştiriler ve Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki'nin eleştirilere yönelik ifadelerinin sorulması üzerine, son zamanlarda Batı'da ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve islamofobinin artmaya başladığını belirtti. 

Bu tür saldırılar olduğunda bir an evvel tepki verilmesi gerektiğini vurgulayan Bilgiç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bu noktada, haklı biçimde, ABD'li yöneticilerin neden sessiz kaldıklarını sorguladığını dile getirdi. ABD Başkanı Barack Obama'nın, Erdoğan'ın tepkisinden 72 saat sonra açıklama yaptığını anımsatan Bilgiç, şöyle konuştu: 

"Psaki'nin bu konudaki sözlerini okudum. Sayın Cumhurbaşkanımızın dile getirdiği husus, hepimizin ortak vicdanının sorduğu bir soruydu. Benzer saldırılara, özellikle Müslümanlar dışında başka bir gruba yapıldığında hemen tepki verildiğini görüyoruz. 72 saat sonra tepki verilmesini garipsedik. Bu noktada sayın Cumhurbaşkanımızın ifadelerini sorgulamak yerine, bu tarz olaylara daha samimi ve hızlı tepkiler verilmesi, bu tür tartışmaların doğal olarak önüne geçer. Bir an evvel tepki vermek, bu tür saldırılarda asıl yapılması gereken şeydir."

Ermenistan'ın protokolleri geri çekmesi 

Bilgiç, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan'ın, Türkiye-Ermenistan arasında 2009'da imzalanan ve ilişkilerin normalleşmesini öngören protokolleri Ermenistan Parlamentosu'ndan geri çekmesi hakkındaki soruya da Türkiye'nin protokollerin temel hedefi olan bölgesel normalleşme sürecine bağlılığını sürdüreceği yanıtını verdi. 

Protokollerin onaylanmasının sadece ikili ilişkilerin değil, Kafkasya'da da kapsamlı ve sürdürülebilir bir barışın sağlanması için önemli olduğunu anımsatan Bilgiç, "Ermenistan'ın bu yaklaşımını doğru bulmuyoruz, yanlış ve talihsiz bir adım" dedi. Ermenistan'ın kararının, baştan beri protokoller konusundaki tutarsız ve samimiyetsiz tutumunun bir göstergesi olduğunu ifade eden Bilgiç, "Bu karar, 1915 olaylarının yüzüncü yıl dönümüne giden bu süreçte, Türkiye'yi suçlamak için yeni bir gerekçe oluşturma çabası olarak da değerlendirmek mümkün" ifadesini kullandı. 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun halihazırda Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Pakistan'da olduğunu anımsatan Bilgiç, Çavuşoğlu'nun Türkiye'yi ziyaret edecek Kosova Dışişleri Bakanı Haşim Taçi ile perşembe günü bir araya geleceğini söyledi. Bilgiç, Çavuşoğlu'nun 23-24 Şubat'ta da Başbakan Davutoğlu ile Macaristan'a gideceğini kaydetti.