Soykırımcı ülke ilan edin

Irkçılığın esir aldığı Hollanda, Türkiye düşmanlığını bu kez 1915 tezlerini parlamentodan geçirerek gösterdi. Kamuoyu TBMM’den, Srebrenitsa’da 8 bin Müslümanın katledilmesinden sorumlu olmasına rağmen hesap vermeyen Hollanda’nın “soykırımcı ülke" ilan edilmesini bekliyor.

Yasemin Asan Nur Banu Aras Yeni Şafak
Sırp kasabı Ratko Mladiç, kendisine Boşnakları teslim eden Hollandalı komutan Thom Karremans birlikte kadeh kaldırırken görüntülenmişti.

Türkiye ile krizi tırmandıran Hollanda bu sefer elindeki 8 bin Boşnak’ın kanını unutup sözde Ermeni iddialarına sarılarak bunu soykırım olarak tanıdı. Kamuoyunun beklentisi üzerinden 23 yıl geçen Srebrenitsa katliamın mağdurları için TBMM’den mukabelede bulunacak bir karar çıkması. Hollanda Parlamentosu, hükümet protokolüne aykırı olarak hafta içinde 1915 olayları ile ilgili Ermeni iddialarını “soykırım” olarak tanıyan skandal bir karara 3’e karşı 142 oyla imza attı. Karara sert tepki gösteren Türkiye kararın bir bağlayıcılığının bulunmadığını vurguladı.

AYIPLARINI UNUTTULAR

Skandal karara imza atan Hollanda, 23 yıl önce Bosna-Hersek’te yaşanan Srebrenitsa katlimanındaki payını unuttu. 1993 yılında Birleşmiş Milletler Srebrenitsa’yı Boşnaklar için “güvenli bölge” ilan etti. Bosnalı Sırpların iki yıl süren kuşatması sonrası Temmuz 1995’de Srebrenitsa düştü. Binlerce Boşnak erkek, kadın ve çocuk Potocari’de bulunan Hollandalı askerlerin denetimindeki BM barışgücü karargahına sığındı. Ancak Hollandalılar Sırp güçlerin kampı kuşatması üzerine binlerce Boşnak’ı teslim etti. Sırp güçler karargaha sığınanlar arasından ayırdıkları 300 erkeği kamyonlarla götürüp öldürdü. Kadın ve çocuklar da Bosna’nın diğer kesimlerine götürüldü. Kasabada birkaç gün içinde 8 binden fazla Müslüman öldürüldü. Resmi olmayan rakamlara göre bu sayı 12 bin olarak ifade ediliyor.

LAHEY SOYKIRIM DEDİ

BM başlıca yargı organı olan Lahey’deki Uluslararası Adalet Divanı 2007 tarihli kararında Srebrenitsa’da yaşananların “soykırım” olduğuna ancak sorumlusunun Sırbistan olmadığına hükmetmişti. 2016’da da Uluslararası Ceza Mahkemesi, Bosnalı Sırpların eski lideri Radovan Karadzic’e Srebrenisa’da işlediği soykırım suçu nedeniyle 40 yıl hapse mahkûm etmişti. Bosna Hersek’teki katliamların sorumlusu olarak Ratko Mladiç, Slobadan Miloseviç gibi isimler cezaya çarptırılmıştı. Lahey’in kararları ortada dururken Boşnak soykırımı konusunda bir adım atmayan Hollanda, Türkiye ile yaşadığı krizleri fırsat bilerek herhangi bir yargı kararı bulunmayan sözde Ermeni soykırımına “evet” diyerek çifte standart sergilemiş oldu.

TBMM’YE DÜŞEN GÖREV

Hollanda’nın kararı kamuoyunda büyük infial uyandırırken karşı yönde adım atılması beklentilerini yükseltti. Bu konuda gözler TBMM’ye çevrilirken, Meclis’ten üzerinden 23 yıl geçen ve az 8 bin masum Boşnak’ın hedef alındığı katliam için tarihi bir karar alması bekleniyor. Meclis’in alacağı kararla Hollanda’ya bu insanların katlinde parmağı olduğunun hatırlatılması isteniyor.

ENDONEZYA’YA BAK

AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş da, alınan kararın zamanlamasına dikkat çekerek, “Hollanda, bugünkü Türkiye karşıtı politikalarını daha da arttırmak için soykırım iftirasını kullanmaya tevessül etmiştir. Bu karar, Hollanda ile Türkiye arasındaki ilişkileri bozmak için alınmış art niyetli bir karardır” dedi. Unutulmasın ki; asıl soykırımcı, Endonezya’da binlerce insanı katleden Hollanda sömürge güçleridir.”

HOCALI’YI HATIRLATTI

Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hikmet Hacıyev ise, Hollanda'nın kararının kasıtlı ve ön yargılı olduğunu belirterek, Hollandalı milletvekillerini Hocalı katliamı konusunda da görüş bildirmeye davet etti. Hacıyev, konuya ilişkin yayınladığı yazılı açıklamada, sahte tarihi bilgilerin kasıtlı siyasi amaçlar için kullanılmasını doğru bulmadıklarını vurgulayarak, Hollanda Temsilciler Meclisinin kararının kasıtlı ve önyargılı olduğunu söyledi.

Sistematik katliam

1992'de Birleşmiş Milletler’in güvenli bölge olarak ilan ettiği yerler arasında bulunan Srebrenitsa’da Boşnakların silahları toplatıldı. Ratko Mladiç komutasındaki Sırp orduları, Srebrenitsa’ya saldırırken Hollandalı komutan Thom Karremans, 25 bin mülteciyi ve şehri Sırplara teslim etti. Tanjarz Kırsalı’nda, 10 bin kişi esir alındı. Sırplar, Mladiç’in emriyle en az 8 bin Boşnak tek tek öldürüldü. Bir videoda, Sırp generalin kenti boşaltan Hollandalı komutana bir hediye verdiği ve birlikte kadeh tokuşturdukları ifşa edildi. Katliamdan 13yıl sonra Mladiç kaçak yaşadığı Sırbistan’ın Sermiyan köyünde Radovan Karadzic ile beraber yakalanarak tutuklandı ve Mladiç’in cezası müebbet hapis olarak belirlendi.

Karar, İslâm düşmanlığının yansıması

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Hollanda’nın sözde soykırım kararının bir bağlayıcılığı yok, İslâm düşmanlığının bir yansıması” dedi. Çavuşoğlu, “Soykırım tabiri hukuki bir tabirdir, siyasi bir tabir değildir” dedi. “Kararın hiçbir bağlayıcılığı yoktur. Ama niye bu kararı aldılar, o başka. Neden hiçbir geçerliliği yok? Soykırım tabiri hukuki bir tabirdir, yani siyasi bir tabir değildir. Bunun zaten tanımı da bellidir. Bir olayın soykırım olup olmadığına nasıl karar verileceği de BM tarafından belirlenmiştir” ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, söz konusu kararın hiçbir bağlayıcılığının olmadığını bildirdi. Çavuşoğlu, “Maalesef Avrupa’da artan ırkçılığın, Türkiye karşıtlığının, İslâm karşıtlığının bir yansımasıdır. Hollanda zaten bu aşırı akımların merkezi olmuştur” diye konuştu.

Bizim için yok hükmünde

Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Hollanda Temsilciler Meclisinin, kararına ilişkin, “Bu parlamentonun aldığı kararı kınıyoruz, bizim için yok hükmündedir.” dedi. “Bizim arzu ettiğimiz şey, Srebrenitsa gibi bir soykırım meselesinde son derece sorumluluğu olan, son derece yanlış işlere imza atmış olan, bu soykırım konusundaki sorumluluğu açık olan Hollanda’nın bu konularda daha dikkatli davranması gerektiğiydi. Dolayısıyla Türkiye açısından bir geçerliliği yoktur.” diyen Çelik, “Tabii ki Hollanda hükümetinin, parlamentonun aldığı bu karara karşı bir bilgi notunu göndermesini not ediyoruz. Bu önemlidir ama her halükarda bu parlamentonun aldığı kararı kınıyoruz, bizim için yok hükmündedir.” değerlendirmesinde bulundu.

Asla kabul edilemez

Türkiye Büyük Millet Meclisi Basın, Yayın ve Halkla İlişkiler Başkanlığından yapılan açıklamada, "Hollanda Temsilciler Meclisinin 1915 yılında Osmanlı Devleti'nde yaşanan olaylar ile ilgili asılsız iddiaları esas alan haksız kararını Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak kabul etmiyor, şiddetle kınıyor ve yok sayıyoruz" denildi. Açıklamada şunlar kaydedildi: "Hollanda Temsilciler Meclisi bu kararıyla kendini uluslararası mahkemelerin yerine koymuş, gerçekleri yok sayıp aslı olmayan bir tarih yazmaya kalkışmıştır. Avrupa’nın merkezinde Srebrenitsa’da gözleri önünde yaşanan soykırıma göz yuman bir ülkenin, aramızdaki dostane ilişkilerle ve kendi hükümetlerinin beyanları ile çelişen bu kararının bölge ve dünya barışına hiçbir katkısı olmayacaktır."

Dışişlerine çağrıldı

Hollanda’nın Maslahatgüzarı Erik Westrate, yaşanan son gelişmeler üzerine Dışişleri Bakanlığına çağrıldı. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Maslahatgüzar Weststrate’ye, önceki gün Hollanda Temsilciler Meclisi’nde alınan 1915 olaylarına ilişkin kararla ilgili Türkiye’nin kaygıları iletildi.

Madalya bile verdiler

Bosna savaşında henüz yedi yaşında olan ve bir ağabeyini kaybeden annesiyle Kurtuluş Tüneli’ni kullanarak kuşatma altındaki Saraybosna’dan çıkabilen Emine Şeçeroviç Kaşlı, Hollanda’nın kararına şaşırmadığını söyledi. Kaşlı, “Çünkü aynı Hollanda Srebrenisa’da 1995'te BM altında görev yapmış Hollandalı askerlerine zor şartlar altında görev yaptıkları için 2006'da madalya vermişti” dedi.

İKİ YÜZLÜLÜĞE ŞAŞIRMIYORUZ

“Bosnak sivilleri Sırp güçlerine teslim ettikleri için Lahey’de Srebrenisalı anneler dava da açmışlardı” diyen Kaşlı, “Maalesef Hollanda sadece kısmî suçlu bulunmuştu. Oysa asıl soykırımın yaşandığı yer Srebrenisa idi ve orası Hollandalı BM askerlerinin koruması altında olan bölgeydi. Sivilleri korumadıkları gibi bir de BM karargahına sığınan 300 kadar Boşnak’ı Sırplara teslim etmişlerdi. Bu şekilde davranan bir ülkenin Ermeni konusunda da ikiyüzlü davranması saşırtmıyor” şeklinde konuştu.