'Milli irade nöbetleri yeniden başlatılmalı'

Yeni Şafak yazarlarının Türkiye ve dünyadaki gündeme dair analizlerini sizler için özetledik... Yusuf Kaplan köşesinde Türkiye’yi vurmak için bahane arayacak odaklara işaret etti. Hasan Öztürk, Faruk Beşer, Özlem Albayrak ve Kemal Öztürk de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Haber Merkezi Yeni Şafak
Yusuf Kaplan, Hasan Öztürk, Kemal Öztürk, Faruk Beşer, Özlem Albayrak.
Yusuf Kaplan, Hasan Öztürk, Faruk Beşer, Özlem Albayrak ve Kemal Öztürk'ün yazılarının en dikkati çeken bölümleri:
0. 16 Nisan'a kadar Türkiye'yi rahat bırakmayacaklar
Önce Fransa'da ortalık karıştı. Ardından Londra'da bir saldırı olayı yaşandı. Son olarak Belçika'da bir taşıt AVM'ye daldı

Bütün bunların bir anlamı var: Batılılar için, hem İslamofobinin tırmandırılması hem de Türkiye'nin “hedefe konulması” için bahane olacak bunlar!

Referandumda kritik eşiğe girildi Özellikle son iki hafta bütün Türkiye, devletiyle, milletiyle, teyakkuzda olmalı, her tür seçeneği ve ihtimali gözönünde bulundurarak gerekli önlemler alınmalı.


Yusuf Kaplan'ın yazısının tamamını okumak için tıklayınız:
1. Ve yeni modelimiz onay aldı
Salı günkü yazıda “Osman Kavala'nın parmak izini yerli oto projesinde bulduğumu” söylemiştim.

Ve, “Meğer bizim Kızıl Soroz Osman Kavala, Türkiye'nin yerli ve milli projesi “yerli otomobil” işine de merak sarmış. (…) Meğer 65'nci Hükümet kurulduğunda Bilim ve Teknoloji Bakanlığından Milli Savunma Bakanlığı'na geçen Fikri Işık'tan sonra Osman Kavala “yerli otomobil projesi”ne el atmış. Bir önemli adamını projede önemli bir yere atatmış.

Sonrası malum… Yerli otomobil işi, yılan hikayesine dönmeye başlamış.


Hasan Öztürk'ün yazısının tamamını okumak için tıklayınız:
2. Bu dönemde bunu yapmak kolaydır
Geçen yazımızda Zekât bir Sosyal Güvenlik Kurumu mudur, diye sorduk ama cevabını veremedik, devam edelim. Bu soruya günümüzdeki bazı sosyal güvenlik uzmanları, değildir diye cevap verirler. Çünkü derler, Sosyal Güvenlik zorunlu bir devlet görevidir, zekât ise gönüllü bir sadakadır.

Bu düşüncenin bilgi eksikliğinden kaynaklandığı açıktır. Çünkü zekât hem bir devlet görevidir, hem de zorunludur. Hz. Ebubekir'in zekât vermeyenlere karşı savaş başlatacağını söylemesi bunu gösterir ve bu olay bu konudaki ilk devlet müdahalesidir.


Faruk Beşer'in yazısının tamamını okumak için tıklayınız:
3. Bavulların külçe gibi atıldığı alt bagaj birimi
İlgililer haberi çoktan duymuştur; ABD, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu 8 Müslüman ülkeden uçacak yerli havayolu şirketlerine bağlı uçakların, yolcu kabininde cep telefonu dışında elektronik alet taşınmasına izin vermeyecek.

Uygulama, ABD'ye direkt uçuş yapan Kahire, Amman, Kuveyt, Kazablanka, Doha, Riyad, Cidde, İstanbul, Abu Dabi, Dubai şehirlerini kapsayacak, buna göre ABD'ye sözgelimi Lufthansa'yla Almanya aktarmalı uçtuğunuzda kindle'ınızı, ipad ya da laptopunuzu yolcu kabininde bulundurmanız ve kullanmanız sorun teşkil etmeyecek, ama İstanbul'dan THY ile New York'a uçuyorsanız cep telefonunuz dışındaki bütün elektroniklerinizi bagaja vermek durumunda kalacaksınız.

Özlem Albayrak'ın yazısının tamamını okumak için tıklayınız:
4. Muhafazakar camianın ilk insan hakları deneyimi
İstanbul Aksaray'da, kötü bir apartmanın üçüncü katında toplanmıştık. Sağdan soldan toplanmış eşyalar arasında, plastik sandalyelerde oturmuş, Mazlumder İstanbul Şubesi'nin neler yapacağını konuşuyorduk yönetim kurulu olarak. 1991 yılıydı sanırım.

Birinci gündem maddemiz, parasızlıktı. Kirayı ödeyemiyorduk. Ancak insan hakları ve hukuku için son derece önemli faaliyetler planlıyorduk. Herkes gönüllüydü ve kendi cebinden derneğin masraflarını karşılamak için aidat ödüyordu.


Kemal Öztürk'ün yazısının tamamını okumak için tıklayınız: