Terim''in macera arayacağını sanmıyorum. Alex''e tedbir falan düşüneceğini de sanmıyorum. Galatasaray''ın rakibe önde basması, Elmander''in performansı Fenerbahçe''yi oyun kurmada zorlar. Galatasaray''ın forvetinden başlayan pres Selçuk ve bilhassa Engin''in direnciyle artar. Galatasaray topu ne kadar önde tutarsa Fenerbahçe o kadar üzerine gelemez. Emre Belözoğlu''nun yokluğunda Fener orta sahası da zor işler. Baroni tek kalınca gücü zayıflıyor. Aykut Hoca Caner''i tercih edebilir ancak Baroni ve Mehmet Topuz oyunu toparlayamaz. Alex''e servis yapmak zorlaşır. Alex''in de işlevi azalır. Orta sahada organize olamayan Fenerbahçe''nin Galatasaray karşısında tutunması zordur.
Muslera önemli bir oyuncudur ama Alex''in zekası ve tekniği de kalecileri çaresiz bırakabilir. Dikkat!
Aydın bu maç için önemli bir oyuncudur. Sürati Fenerbahçe savunmasını zorlar. Galatasaray kanatları kullanmazsa Fenerbahçe''nin ekmeğine yağ sürer. Maçın püf noktası kanatlardır. Fenerbahçe ortaya kümelenirse Terim''in işi zorlaşır. Galatasaray rakip savunmayı kanatlara yaymayı becerebilirse ortadan sürpriz adamları; Selçuk, Engin, Necati, Melo ile gole gidebilir. Hava toplarında Elmander Yobo''yu zorlar. O yüzden Aydın takımda en ihtiyaç duyulan oyuncudur, oyunu genişletir. Süratiyle rakip savunmanın ataklarına fren koyar.
Galatasaray savunması, Aykut Kocaman''ın oyun tarzına göre çok rahat bir maç da çıkartır, zorlanır da... Stoch ve Dia tehlikedir ama 6 yabancıya takılırlar.
Bu hafta sonu Süper Final Arena''da noktalanacak!
Ya Galatasaray ligden sonra bu yıl Süper Final''de ikinci kez şampiyon olacak.
Ya da Fenerbahçe''nin şampiyonluk ihtimali devam edecek.
Her ikisi de futbol adına güzellik. Umarım bütün hafta boyunca medyada süren derbi ateşi ortalığı yakmaz!
Galatasaray daha avantajlı. Ligi Fenerbahçe''nin 9 puan önünde lider bitirmesi bu görüşün kanıtı. Oyun içinde rakibe basması, oyunun temposunu elinde tutması, galibiyet için daha çok çaba harcaması ve fizik gücünü daha çok kullanması Galatasaray''ı bu maçta üç puana yakın gösteriyor. Arena''da oynuyor olması o kadar önemli bir faktör değil çünkü Fenerbahçe de Galatasaray''a karşı yıllardır içerde dışarıda iyi sonuçlar alıyor.
Fenerbahçe''nin avantajı Galatasaray''ın olmayan kanatlarını zorlamaktır. Bu maçta Stoch ve Dia olmazsa olmazlardır. Ancak Emre''nin olmaması Aykut Hoca''nın yabancı sayısıyla ilgili bütün şablonunu bozar. Yobo, Ziegler, Baroni, Alex, Sow ve (Stoch, Dia, Bienvenu) üçlüsünden biri. Zor karar. Caner''in Ziegler''in yerine savunmaya çekilmesi Kocaman''a kocaman bir yabancı kontenjanı açar. İki kanada Dia ve Stoch oturabilir. Ama Aykut Hoca bunu hiç denemiyor. Emresizlik ona bunu denetebilir;
Volkan; Gökhan, Bekir, Yobo, Caner, Mehmet Topuz, Baroni, Alex, Stoch, Sow, Dia...
Riskli bir diziliştir ama gole dönüktür.
Fenerbahçe entegre bir futbol oynar ve forveti savunmasına yardım ederse bu kadro en iyi kadrodur. Sorun; Dia ve Stoch''un topsuz oyunda varlıklarıdır. Alex''in de performansı orta sahaya katkı sağlamalıdır. Bu maç Fenerbahçe için senenin maçıdır.
Gol atması şarttır. Beraberlik faydasız olandır.
Sonuç ne olursa olsun.
Galatasaray''la Fenerbahçe kol kola şampiyonlar Ligi''ne gidecektir.
Mühim olan TFF''nin vereceği karar ve UEFA''nın şikeye koyacağı noktadır.
Aydın, A takımına geçtiği günden itibaren; Kalli, Rijkaard, Bülentler, Hagi hepsi ona şans verdi. Bütün hocalar Aydın''ın üzerinde durdu, Aydın bu şansları iyi değerlendirmedi.
Terim geldi Aydın yine sıradan bir futbolcu olarak yola devam etti. Kayseri ve Sıvasspor''a kiraya verileceği bekleniyordu...
Son birkaç maçta Terim; Semih ve Emre''de olduğu gibi çaresizlikten Aydın''a şans tanıdı. Aydın her zamanki gibi vasat oynadı ama güzel bir gol attı. Tıpkı 2009''da şampiyon olunduğu sene Konyaspor''a attığı gol gibi.
O golle Aydın gündeme gelmişti. Otuz metreden pası veren de Sabri''ydi.
Sabri de belli bir sınıfın futbolcusu olarak kalmış, ''söz dinlemiyor kafasının dikine oynuyor'' diye Kalli tarafından aforoz edilmiş, satılması istenmişti.
Sonuçlar ortada.
Aydın; o kadar yeteneğine, mükemmel fiziğine, çağdaş futbol düşüncesine ve de hocalarının desteğine rağmen vasatı aşamadı. Sabri de...
Benim medyam da her seferinde bu iki futbolcunun ufak güzelliklerini fiyonklayıp sattı. Şimdi yine aynıları tekrarlanıyor.
Aydın iki maçta parladı diye medya Aydın''ı uçuruyor.
Bu yalan rüzgarlarını atlatamazsak, içinde değerli isimler barındırmasına rağmen Türk futbolu mahvolur gider. İnsanlar hak etmedikleri ölçüde abartılarak alkışlanıyor, alkışlanan da kendini başarılı sanıyor ve gelişimini durduruyor.
Bu kısır döngü hep tekrarlanıyor.
Aydın büyük bir değerdir ama o değeri önce kendisi bilmelidir.
Bir maçla bir golle as olunmaz!
TSYD''nin İletişim Ödülü bu yıl kimin?
a) Medyayla her hafta bilgilendirme toplantısı yapan hocanın
b) Medyaya hiç röportaj vermediğini açıkça söyleyen bir hocanın
c) İdmanı basına kapalı yapıp medyayı idmana almayan bir hocanın,
d) Yayıncı kuruluşa yakın olan bir hocanın
e) Medyayı tehditlerle korkutan bir hocanın
f) Arkadaşını gaddarca döven oyuncusunu affeden bir hocanın
Siz hangisini işaretlediniz bilemem ama TSYD İletişim Ödülü''nü bu yıl Fatih Terim''e verdi!
Tebrikler...
Zokora''ya ''pis zenci'' demek ayıp.
O da bana ana avrat küfretti demek daha da ayıp! Bir suç ötekinin suçuyla hafiflemez ki. Ödeşmez de...
Önce ettim deyip, sonra demedim demek de iş değil!
Şimdi PFDK bakalım ne yapacak. Çeşitli söylentiler var; Dudak okumayla ceza verilmez... Emre''ye ırkçılıktan mı yoksa hakaretten mi ceza verilecek?
Verilen ceza Tahkim''den dönecek mi dönmeyecek mi?
Bu kadar bilinmez arasında bilinen tek şey; Düzenin insanları suça ittiğidir.
Emre asi bir oyuncu ama etraf da çok mu uyumlu? Sen Emre''yi her yaptığı hatadan sonra affeder, kitabına uydurursan, Emre bilekten yumruğu basına salladığında ört bas edersen, gırtlak işareti olayında, milli maçta korur kollarsan olacağı budur. Emre düzenin kurbanıdır.
