Yakalanan Filistinli firariden duygu dolu mektup:  Sana son kez sarılamadım anne

İsrail hapishanesinden kaçış operasyonunun lideri mahkûm Mahmud Abdullah el-Arida, yeniden tutuklanmasının ardından avukatı aracılığıyla hasta annesine duygu dolu bir mektup gönderdi. Bölge sakinlerinin firar eden bir mahkûma yardım etmekle suçlanmaması için Arapların kasabalarına kasıtlı olarak girmediğini söyleyen el-Arida, annesine hitaben yazdığı mektupta, “Sen bu dünyadan ayrılmadan önce sana sarılmaya çalıştım ama nasip olmadı. Gönlümdesin ve vicdanımdasın. Müjdeler olsun ki 25 yıllık mahrumiyetten sonra memleketimin tarlalarından incir ve nar yedim, kekik yedim, guava yedim. Cebimde size hediye olarak bir kutu bal vardı. Tutuklandığımda el koydular” ifadelerine yer verdi. Mektupta, tekrar tutuklanmadan önce Gilboa Hapishanesi’nden firar etmeyi başardığı beş gün boyunca yaşadıklarından ve özgürlüğünden bahseden el-Arida, bunun tüm hayatına değer olduğunu söyledi. Avukatı Halid Mahacna ise mahkûmun moralinin çok yüksek olduğunu belirtti.

İsrail'den ağır işkence

Özgürlüğe kaçış

“EN GÜZEL GÜNLERİMDİ”

• İsrail güçlerince yakalanan diğer bir mahkûm olan Yakup Mahmud Kadri de daha önce, yaşadığı sürece özgürlük arayışına devam edeceğini ifade etmişti. Filistin Esirler Heyeti’nin avukatı Hannan el-Hatib’in, Kadri’yi hapishanede ziyareti sonrası Filistin Kurtuluş Örgütü’nden yapılan yazılı açıklamada, tutuklunun, “Hayatta kaldığım sürece özgürlüğümü aramaya devam edeceğim. Hayatımın en güzel günleri, İsrail’in tutuklamasından kurtulmuş bir şekilde Filistin’in havasını soluduğum günlerdi. Sokakta çocukları gördüm, içlerinden birini öptüm ve bu özgür olduğumda yaptığım en güzel şeydi” dediği ifade edilmişti. Açıklamada, İsrail hapishanesinde battaniyeden başka bir şeyin olmadığı çok küçük bir yerde tutulduğunu, buranın insana direncini kaybettirdiğini belirten Kadri’nin, kendisini sorgulayanların “psikolojik işkence” yaptığını söylediği de bildirilmişti.