Suriye'nin geleceği neredeyse ABD Başkanı Barack Obama'nın iki dudağı arasındaymış gibi algılanmaya başladı. Nitekim gelişmeler bunu teyit eder nitelikte. Önceki akşam Obama'nın yaptığı ve tüm dünyanın dikkat kesildiği Suriye konuşmasında, kimsenin beklemediği Kongre açıklaması çıkınca dikkatler ABD Başkanı'nın yakın çevresine yoğunlaştı. Cuma gecesine kadar Obama'nın Suriye'ye hemen bir müdahale yapılması gerektiğini düşündüğü biliniyordu. Ancak Cumartesi günü ani bir karar değişikliği ile Amerikan Kongresi de sürece dahil edildi ve müdahale belirsiz bir tarihe ertelendi. Bunun üzerine Beyaz Saray kulislerinde, Obama'nın askeri müdahaleleri dışlayan politikasının arkasındaki isim olarak bilinen başdanışmanı Denis McDonough etkisi konuşulmaya başladı.
Beyaz Saray yetkililerinin Amerikan NBC News televizyonuna yaptığı açıklamada Obama Suriye'ye müdahale kararı için sona yaklaşıyordu. Öyle ki Dışişleri Bakanı John Kerry Cuma akşamı yaptığı sert konuşmada ülkesinin, Suriye'de Esed rejiminin kimyasal kullandığından emin olduğunu, Esed'in bir katil olduğunu belirterek saldırı sinyali vermişti. Ancak bu konuşmadan sadece bir kaç saat sonra Obama, McDonough ile Beyaz Saray önündeki South Lawn bahçesinde uzun bir yürüyüş gerçekleştirdi, ardından ekibini toplantıya çağırarak Kongre fikrini paylaştı. Obama toplantıda Kerry'nin 'Hçbir şey yapmıyor görünüyoruz' itirazına rağmen fikrinden vazgeçmedi.
Son günlerde Amerikan Kongresi ve kamuoyunda Obama'nın Suriye stratejisi eleştirilmeye başlamıştı. NBC'nin son yayınladığı ankette halkın yüzde 80'inin istişare istediğini ortaya konuyordu. Yetkililer ayrıca Obama'nın, İngiltere Başbakanı David Cameron'ın, kendi parlamentosundan çıkan 'hayır' kararına riayet etmesinden etkilenerek ülkesindeki 'barışçı-demokrat' kimliğini korumak istediğini belirtiyor. Nitekim konuşmasında şu ifadeyi kullanmıştı: 'Ben dünyanın en eski anayasal demokrasisinin başındaki kişiyim.' Esasında Obama'nın sürpriz kararının en büyük nedenlerinden biri BM'den karar çıkaramayan, İngiltere'yi arkasına alamayan ve Kongre'siz yola çıkan bir liderin, yüksek risk alması ve yalnızlığının ciddi anlamda artması. Bu atmosferde Obama topu Kongre'ye atmış oldu.
ABD Başkanı Barack Obama'ya en yakın isimlerin başında danışmanı Denis McDonough geliyor. 1969 Minnesota doğumlu McDonough 2013 yılının Ocak Ayı'nda Obama'nın ekibinden en güvendiği kişilerden biri olarak bu göreve getirildi. McDonough 2004'te senato seçimlerinden başlayarak neredeyse 10 yıl boyunca Obama'nın emrinde görev yaptı. 2008'deki seçim kampanyasında ulusal güvenlik sözcüsü görevinde bulunan McDonough, Obama'nın ilk döneminde Ulusal Hizmetler Danışman Yardımcılığı yaptı. Bu süreçte güvenilir bir sırdaş olarak ABD Başkanı'nın Beyaz Saray'daki çalışma ofisiyle doğrudan bağlantıdaydı. Obama'nın dış politikada askeri müdahalelere sıcak bakmayan tavrının önemli ölçüde Mcdonough'dan kaynaklandığı söyleniyor. Mcdonough çoğu kez askeri müdahalelere karşı çıktığı ve eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'la girilen tartışmalarda çoğunlukla McDonough'un kararının ağır bastığı belirtiliyor. McDonough Georgetown Üniversitesi Dış Politika Çalışmaları mezunu.
