Ne zaman bir doğal afet olsa senaryo aynı… Muhalefet her türden olumsuzluğu olduğu gibi bunu kullanıp hükûmeti ‘beceriksizlik’ ve ‘acz içinde’ olmakla suçlayıp duruyor…
Oysa muhalefet bile olsa insan biraz insaf biraz izan arıyor… Pandemi yalnızca Türkiye’yi sarsmış, ekonomik kriz bir bizde varmış, küresel ısınma sadece bizi vuruyormuş gibi davranmanın açıklanabilir yanı yok…
Tepelerinde uçuşan helikopterlere rağmen, “Helikopterler gelmedi… Helikopterler alınamadı…” diyebiliyorlar…
Biraz daha zorlasalar “Yangınları AK Parti çıkardı” deyiverecekler…
Öte yandan Elâzığ ve Malatya depremlerinden sonra kısa zamanda inşa edilerek sahiplerine teslim edilen dört başı mamur evlerden tek kelime etmezler…
Yapılmışla ilgilenmez, bulandırabilecekleri suya dalar, aksi ispatlanana kadar tezvirattan beslenmeye devam ederler… Gerçekler ortaya çıktığında ise yeni bir gri alana doğru seyrediyorlar…
Oysa bu sefer hem yangın krizini hem de krizin iletişimini,
Tarım ve Orman Bakanı ile İçişleri Bakanı
gayet iyi yönettiler…
Sık sık kameralar karşısına geçip bilgileri tüm Türkiye ile paylaştılar… Yangının failini de kısa zamanda yakaladılar…
Her ne kadar 3 ayrı noktadan başlayan yangını tek kişinin ateşlemiş olma ihtimali düşükse de bir vatan haininin yakalanması önemli bir adımdır…
İki konuda ‘idam cezasını’ destekleyenlerin sayısı hiç de az değil: 1. Hunharca işlenen kadın cinayetleri. 2. Kasten yakılan ormanlar.
Aslında böylelerini idam etmek, onlar için kurtuluş olabilir. Ağırlaştırılmış müebbet ya da hücre hapsi daha etkili bile olabilir.
Nereden nereye?... Bazıları “Gereksiz, ne lüzum var, kuşların göç yolunda, endemik bitkileri yok ediyor, ormanlar gidecek” diye yalan yanlış itirazları peş peşe sıralarlarken dünya çapında ödülleri toplayan
, bu kez bir başka zafere imza attı.
Kurumun CEO’su
, dünya havacılık sektöründe beş kıtayı temsil eden alt konseylerin çatısı olarak görev yapan
Uluslararası Havalimanları Konseyi (ACI World) Yönetim Kurulu Üyeliği’
ne seçildi. Samsunlu böylece,
‘dünya havacılığını yöneten’
28 kişi arasına girdi.
Bu arada İGA İstanbul Havalimanı’nın
İK politikaları ve sürdürülebilirlik
çalışmalarındaki başarıları da iki ayrı ödüle layık görüldü.
Belediye yayınları ve ‘
’ medyanın şimdi ne diyeceği merak konusu…
ACI World’ün, 185 ülke ve bölgede faaliyet gösteren, 1950 havalimanını bünyesinde barındıran toplam 717 üyesi bulunan bulunuyor.
Geçen yıl ACI Europe’un yönetim kuruluna seçilen Samsunlu, konuyla ilgili şunları söylemiş:
“Bu görev, büyük bir sorumluluğu da beraberinde getiriyor. World’un yönetim kurulu üyeliği görevimiz süresince; ACI’ın Türk havacılık sektörü ile her düzeydeki ilişkisini güçlendirmek ve sürdürülebilir büyüme ile tüm paydaşlar için en yüksek değeri oluşturmak üzere çalışmak, öncelikli hedeflerimiz arasında olacak.”
En içten dileklerimizle kutluyoruz…
-+
“Ankara’ya Deniz Geliyor, Kürekler Gölbaşı’nda Çekiliyor”
başlığıyla iletilen basın bülteni ilgimizi hayli çekti…
Türkiye Kürek Federasyonu
’nun düzenlediği “Gençler Türkiye Kupası” ve “Deniz Küreği Türkiye Kupası” yarışları 26 Haziran’a kadar sürecekmiş. Ankara Gölbaşı’nda düzenlenen etkinlik için elbette Mogan Gölü seçilmiş… Hatırlanacağı gibi
Ulaştırma Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı, Mogan Gölü
’nün temizliği için iş birliği yapmış, çevre düzenlemesi için kolları sıvamıştı… Bu öyle basit bir iş de değilmiş: Avrupa’da 1., dünyada da 2. ‘büyük içsu taraması’ olduğu ifade edilmişti. Tüm bu çalışmalarla ve
i’nin de katkılarıyla 25 yıl sonra başkentte kürekler tekrar çekilebilmiş… Emeği geçen herkesi kutlarız. (Dilara Yurtseven, MAG PR)
-
, yeni sushi markası
’yı 18 Haziran
nde piyasaya sunmuş. Sushi meraklılar için iyi haber! Ancak, basın bültenindeki bilgiye güvenerek satış noktalarını öğrenmek için sosyal medya hesaplarına bakarsanız eliniz boş kalabilir… “Önce ateş edip sonra nişan alma!” derdi yayıncılık hocam
… (Dilek Keçeci, Ogilvy)
- Çimsa, Afyon fabrikasında Türkiye çimento sektörünün en büyük güneş enerjisi santrallerinden birini kurmaya hazırlanıyormuş. 52 milyon liralık yatırımla kurulacak santral, 3,3 MW kurulu güce sahip olacak ve yıllık 4,2 milyon kWh elektrik enerjisi üretecekmiş. Bu çalışmaları iklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilirlik stratejileri kapsamında ele alıyorlarmış. ‘
’ ile ‘
’ sürdürülebilirlikle bütünleşirse anlam kazanabiliyor… (Arzu Şener, Mena İletişim)
-
Lila Group, Maylo ve Sofia
ürünlerini lanse ettiğinden bu yana ‘marka konumlandırması’nı çevre duyarlılığı ve doğa dostluğu eksenine odaklıyor. Endüstriyel ormanlar, sinema sanatçımız ve ekolog
ile yürütülen “Sofia Ormanları Yok Etmez” kampanyası hâlâ hatırlardadır. Ağaç tohumlarını en ücra köşeler taşıyan
ile yaptıkları iş birliğiyle, satın alınan her Sofia paketi bir tohum topuna dönüşmüş ve toplam 2 milyon tohum topu toprakla buluşturulmuş. 1 milyon tohum topu daha hedefleniyormuş. ‘Toplumsallık odaklı pazarlama’ (Cause-related marketing) tam da yangınlar sırasında daha da önemli oluyor. (Ayben Cumalı, Bersay İletişim)
