Ankaralı okurum H. Taşçı, ekonomik sistem(sizlik) sorununa karşı sessiz kalınmaması gerektiğini belirtiyor. Sayın Taşçı''nın köşemize ulaşan faks mesajının devamı şöyle: "Bizler (tüketici halk) haklarımızı için nasıl mücadele edebiliriz? Kanuni haklarımız nedir? Bu haklarımızı nasıl kullanabiliriz? Bu konuda aydınlatılmak istiyoruz. Sırtımıza saplanan bıçağın tahribatını sizlerin yardımıyla atlatabileceğimize inanıyorum."
Biliyorsunuz bu köşede yazılarımız haftanın Cumartesi ve Pazartesi günleri yayınlanıyor. Bir önceki yazımızın başlığında "Kriz tüketicinin sırtında!" demiş, tüketicinin temel evrensel haklarından biri olan dolaşım özgürlüğünü tehdit eden %200''lük otoyol zammını, köprüleri geçilmez kılan turnike ücreti artışını ve bütçelere gelen ek vergi yükünü "büyüteçe" almıştık. Hatta "Duydunuz mu?" bölümünde tüketicinin eylem hazırlığında olduğunu söylemiş ve şöyle demiştik: "Ekonomik kararlar alınırken tüketicinin görüşünü sormayan hükümete tepkiler, yargı süreci başlatmakla sınırlı kalmayacak. Birbiri ardına zam açıklayan hükümet yetkililerine şunu hatırlatmalıyım; evrensel tüketici haklarının öngördüğü ve ülkemizde yürürlükte bulunan Tüketici Kanunu''yla da teyit edilen TÜKETİCİNİN SESİNİ DUYURMA HAKKI vardır."
Bu uyarıyı yaparken sinyalleri tüketici örgütlerinden gelen haberler ve köşemize yapılan şikayet başvurularından almıştım. Tüketici derneğine üye olmanın önemine inanan sadık okurum da sanırım yükselen seslere kulak verecek, köşemizi bu hassas günlerde daha büyük bir titizlikle takip edecektir. Tevafuk; Cumartesi gecesi televizyonda ertesi sabah yayınlanan gazete köşe yazımızın konusu vardı. Müstakil Tüketiciler Birliği, Tüketiciyi Koruma Derneği ve Tüketici Derneği''nin başkanlarıyla sivil toplum örgütü gönüllüleri Kanal 7''nin canlı yayınlanan İskele Sancak Programı''nda bir aradaydı. Tüketici sorunlarına farklı açılardan bakan dernekler burada eylem kararı aldılar. Ertesi gün gazeteye gittiğimde Müstakil Tüketiciler Birliği''nin eylemi haber veren faks mesajıyla karşılaştım. Dernek Başkanı Av. M. Bülent Deniz''in gönderdiği "Siyah kurdele geri döndü!.." başlıklı faks mesajında şunlar yazılı:
"Özverinin sadece kendisinden beklendiği, IMF''ye verilen her mektubun ardından vahşi zamlarla yüzyüze kalan ve bütün sabır ve desteğine rağmen durumunda hep kötüye gidişi yaşayan yurttaşlar için, otoyol ve köprü zammı ile birlikte ek vergilerin getirilmesiyle hakem maçı iptal etmiş ve artık itirazlar başlamıştır... Artık iş yurttaşın kendisine kalmıştır. Şubat ayından bu yana sessizce, sabırla ve destekle bekleyen yurttaş için gün; itiraz etme, protesto günüdür." Protestolarla ilgili gelişmeleri bu köşeden takip edebilirsiniz.
Kaliteli yönetim için eylem zamanı
Müstakil Tüketiciler Birliği gönüllüleri, fahiş otoyol-köprü özelinde halkın belini büken ekonomik kararları protesto etmek ürere 1 Temmuz Pazar günü TEM Otoyolu Mahmutbey Gişeleri önünde başlatılmak üzere "siyah kurdele eylemi" kararı aldı. Tüketici Derneği''nin merkezinden yapılan açıklamada eylemle ilgili olarak şu bilgiler verildi: "Geçmişte kitlesel itirazlarımızın simgesi haline gelmiş bulunan ''siyah kurdele''yi geri çağırıyoruz. Yaşanan tüm olumsuz ekonomik gelişmelere karşı itirazlarımızı ve protestomuzu yakalarımıza, antenlerimize siyah kurdele takarak göstermeye başlıyoruz."
Şikayetler nereye bildirilecek?
Tüketicinin gündemini oluşturan köşemizde, şikayetleri çözmekle yükümlü merciler konusunda bilgi verirken siz okurlarımızın sorunlarıyla ilgili faks ve internet mesajlarını da takip ediyoruz. Satın aldığınız mal ve hizmetlerle ilgili şikayetlerinizin yaşanmadan önlenmesini ve ''biz kızdık çözdüler'' mantığıyla değil, doğal seyrinde çözümünü hedefliyoruz. Bu bakımdan, Adapazarı''ndan Remzi Güler isimli okurumuzun şikayeti birçok insanın sorununa ışık tutacak gibi. Sayın Güler satmak üzere satın aldığı çamaşır makinasının ayıplı olduğunu ifade ediyor ve Merloni Elettrodomestici A.Ş. yetkililerine yazılı başvurularının cevapsız kaldığını belirtiyor. Aslında bu yasal olarak bir tüketici şikayeti değil. 4077 Sayılı Tüketici Kanunu''nda tüketici "Bir mal veya hizmeti özel amaçlarla satın alarak nihai olarak kullanan veya tüketen gerçek veya tüzel kişi" olarak tarif ediliyor. Bu nedenle Sayın Güler''in TSE Kurumu''na yazdığı dilekçenin bir örneğini Sanayi Bakanlığı Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü''ne ve bir örneğini de Bakanlığın İstanbul İl Müdürlüğü''ne vermesini öneririm.
