ESKİ KRALIN ONAYI VAR
Gazeteye konuşan ve kimliğinin gizli kalmasını isteyen bin Nayef’e yakın isimler, prensin terörle mücadele programını yönetirken karton şirketler ve özel banka hesapları kullanarak söz konusu paraları yasaya aykırı şekilde kendi hesabına aktardığı iddialarını reddediyor. Bu harcamaların, eski Kral Abdullah’ın 2007 yılında imzaladığı gizli bir kararname kapsamında, terörle mücadele faaliyetlerinde kullanıldığını belirtiyorlar. Gazeteye göre kaynakların sunduğu belgeler, Kral Abdullah’ın, bin Nayef’e gizli finansman sağlanmasını onayladığını ortaya koyuyor ve harcamalarla ilgili yıllık rapor sunulmasını öngörüyor.
1,3 MİLYAR DOLAR
Kral Abdullah’ın imzaladığı gizli kararname, hassas faaliyetlerin gizlenmesi için bin Nayef’e “özel sektörde uygun araçlar” oluşturma yetkisi veriyor. Yine kaynaklar tarafından sağlanan ve gazetenin gözden geçirdiği, Muhammed bin Nayef’in 2013 yılının mayıs ayında Kral Abdullah’a sunduğu raporda, terörle mücadele programında yapılan harcamalar, (8 proje için 1,3 milyar dolar) detaylandırılıyor.
BELGELER YURT DIŞINDA SAKLANIYOR
Gazeteye göre belgeler, raporun 3 gün sonra Kral Abdullah tarafından onaylandığını ortaya koyuyor. Söz konusu belgelerin, Nayef’in avukatları tarafından İngiltere ve İsviçre’de tutulduğu ve gelecekte uluslararası hukuki işlemlerde kullanılabileceği belirtildi.
“Yolsuzluk” kılıflı operasyon
- Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Kasım 2017’de başlattığı “Yolsuzluk” operasyonu ile ülke içinde etkili onlarca prensi, bakanı, eski bakanı ve bürokratı gözlatına aldırmıştı. Gözaltına alınanlar arasında dünyanın en zengin isimleri arasında yer alan Prens El Velid bin Talal da bulunuyordu. Operasyon sonucunda birçok presnin mal varlığına el konurken, çoğundan da haber alınamadığı biliniyor. Bin Selman’ı eleştiren isimler arasında yer alan Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı, Ekim 2018’de Suudi Arabistan’ın İstanbul başkonsolosluğunda vahşi bir cinayetle öldürülmüştü. Bin Selman’ın ülkede tahta geçmesinin önünde engel olduğun inandığı güç odaklarını bu suikastler ile ortadan kaldırmayı hedeflediği değerlendiriliyor.
