ABD’nin başkenti Washington’da Türkiye’nin Deniz Sınırı Politikası & Doğu Akdeniz’deki enerji konularını ele alan toplantı bir skandala sahne oldu. Türkiye’yi temsilen toplantıya katılan Büyükelçi Çağatay Erciyes, Türkiye’nin Mavi Vatan stratejisini savunamadı.
Dışişleri Bakanlığı İkili Siyasi İşler ve Denizcilik-Havacılık-Hudut Genel Müdürü Büyükelçi Çağatay Erciyes, Washington’da Turkish Heritage Organization’un düzenlediği, Türkiye’nin Deniz Sınırı Politikası & Doğu Akdeniz’deki enerji konuları konulu toplantıya katıldı. 18 Şubat’ta düzenlenen ve yaklaşık bir buçuk saat süren toplantıda Erciyes, Türkiye’nin deniz yetki alanlarına ilişkin detaylı bir sunum yaptı.
Sunumun Türkiye-Libya deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşmasına ilişkin bölümünde Büyükelçi Erciyes, “Anlatmam istendiği için anlatıyorum” dedi ve Türkiye-Libya sınırını göstererek “(Türkiye’nin) tezi diyemiyorum. Çünkü ülkemi temsil ediyorum ve sadece burası Türkiye’nin kıta sahanlığı diyebiliyorum” ifadelerini kullandı. Erciyes, açık bir şekilde, Türkiye-Libya sınırını doğru bulmadığını ima etti.
Erciyes, Türkiye’nin İsrail ile benzer bir anlaşma yapacağı ve İsrail’in bu anlaşmadan önemli bir deniz yetki alanı kazanacağına ilişkin bir soru üzerine, Türkiye ile İsrail arasında deniz sınırı olmadığını iddia etti. Erciyes, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de bütün ülkelerle konuşmaya hazır olduğunu ancak bunun herkesle anlaşma yapmaya ihtiyacı olduğu anlamına gelmediğini belirterek, “Ben kişisel olarak Türkiye ve İsrail arasında deniz sınırı olduğunu düşünmüyorum. Ama bu bir işbirliği olmayacağı anlamına gelmez” dedi.
- Oysa ki Türkiye’nin Libya ile denizden komşu olduğunu ortaya koyan diyagonal haritaların benzer izdüşümleri doğuya kaydırıldığında Türkiye ile İsrail’in denizden komşu olduğu, uluslararası deniz hukukuna göre çizilen haritalarla ortaya konulmuştu. Bölgede Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin de diyagonal haritalar üzerinden MEB sahalarını belirlediği biliniyor. Bulunduğu görev itibariyle Türkiye’nin bölgedeki haklılıklarını bilen ve savunması gereken Büyükelçi Erciyes’in şahsi fikirlerini bağlayıcı olarak sunarak İsrail ile anlaşmaya karşı olduğu imasında bulunması ve bir büyükelçi olarak devletin hilafında tavır sergilemesi büyük tepki topladı.
