Geçtiğimiz günlerde gruplarımızdaki iki değerli hadis alimi; Bünyamin Erul ve Raşit Küçük hocalarımız eş zamanlı olarak Arapça aslıyla paylaştıkları, Hz. Ali’ye nispet edilen aşağıdaki güzel sözleri özellikle ehli ilim duysun diye çevirerek vermek istiyorum. Böyle sözler Nasrettin Hoca’ya nispet edilen fıkralar gibi çoğu zaman anonimdir, söyleyenine nispeti kesin değildir. Ama güzel ve anlamlı olmaları onları herkesin kabulü haline getirmiştir. Değerli bir zata nispet edilmeleri sadece iltifatı artırır. Yoksa böyle sözlerde önemli olan söyleyenlerden önce söylenenlerdir. Hz. Ali’nin bu sözleri, rivayeti zayıf bulunmakla birlikte pek çok önemli alim tarafından nakledilmiştir. İşte o sözlerden:
Malı olanın pek çok düşmanı vardır, ilmi olanın ise dostları çoktur. Malı harcarsan azalır, ama ilim harcadıkça çoğalır.
Mal sahibi cimrilik ve pintilikle de anılabilir, ilim sahibi ise her zaman saygı ve ikramla anılır. Mal çalınır diye korkulur, ilim için böyle bir endişe olmaz.
(Bu cümleye şöyle bir not düşmeliyiz: Aslında ilim sahiplerinin hesabı da diğerinden daha kolay değildir. Ama kavram olarak ilmin amele dönüşen bilgi olduğu düşünülürse bu ilmin sahibi onunla amel etmekle hesabını zaten vermiş sayılır. Şatıbi, Muvafakat adlı şaheserinin girişinde bilgilerin sıralaması yaparken, bir bilgiye ilim denebilmesi için onun sahibini gereğiyle amel etmeye zorlayacağını söyler).
Devam edelim.
Mal kalbe kasavet verebilir, ilim ise aksine kalbi aydınlatır.’
Bir başka hocamız da bunlara yine onun şu sözlerini eklemiş:
Ben de sanırım Razi’nin tefsirinde Hz. Ali’nin şu sözünü okumuştum: