Tavanının çökmesiyle ortaya çıktı
Kaklık Mağarası'nda bilimsel inceleme ve çalışma yapan Pamukkale Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halil Kumsar, Kaklık Mağarası'nın Türkiye'de tek yer altı traverten oluşumlarının devam ettiği mağara olduğunu söyledi.
Pamukkale ne kadar önemliyse, Kaklık Mağarası'nın da turizm için o kadar önemli olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Kumsar, söz konusu mağaranın, üzerinde çalışan bir traktörün ağırlığına dayanamayıp tavanının çökmesiyle ortaya çıktığını aktardı.
"Çatlaklar var, depremin etkisiyle çökebilir"
- "Mağara içindeki açıklıklar çok fazla. Stabilite analizleri yapılarak destekler yapılarak depremlerde hasar görmeden ayakta kalabilmesi için projeler geliştirilmesi gerekiyor. Biz elimizden gelen desteği veriyoruz. Mağara, deprem olmadan tavan bloğu çökerek ortaya çıkıyor. Traktörün ağırlığına dayanamayıp çöküyor. Burası hakkındaki raporumuz uluslararası literatürde yayınlandı. Böylelikle daha çok tanınır hale gelecek. Kaklık Mağarası, Denizli'deki Pamukkale, Karahayıt, Yenice fay zonunun doğu ucunda yer alan bir mağaradır. Çevresinde Türkiye'nin en büyük mermer traverten ocakları var. Bu bölgede yer alan aktif faylar çok büyük su çıkışları sağlamış. Aktif fay zonları boyunca sular çıkmış, bunun örneği mağaradaki travertenlerdir. Buranın stabilitesi açısından incelemesini yaptık. Dinamik yüklerde çatlakları değerlendirdik. Uzun vadede büyük depremlerde sıkıntı yaşanabilir."
Mağarada ayrıntılı çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Kumsar, "Mağarada farklı noktalarda farklı çatlaklar var. Günümüzde bu çatlak sistemleri taşıyan bölgeyle birleşiyor ve taşıyıcı ana kayaya bağlıyor. Böylece çökmesini önlüyor ve tutuyor. Göçük olan başka bir alanda ise açıklık var. Bu alanın üzerinde yüzey yükünün yapılmaması gerekiyor. Mağaranın üzerine kesinlikle yeni tesis ya da başka bir şey yapılmamalıdır. Bu haliyle korunması gerekiyor. Burada mağarayı taşıyıcı destek sistemlerinin gerilimleri taşıması gerekiyor. Taşıyıcı sütün ya da başka bir şey yapılırsa üzerinden su akıtıp, mağarayla özdeşleşen bir yapı kurulmalıdır. Mağaranın doğal ortamıyla bütünleşmesi gerek. Betonla her yeri kaplayıp, bozmamak gerek. Bu mağaranın uzun vadede turizme kazandırılması önemlidir" diye konuştu.